Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ D ] / Dinle

Dinle перевод на португальский

56,382 параллельный перевод
Dinle, bir şeylerin arasında kalmak istemiyorum.
Não quero meter-me no meio de nada.
Sadece bir kelime söylemen gerek. "Evet." ya da "Hayır." Beni dinle, tamam mı?
Só tem de dizer uma palavra. Sim ou não. Ouça, está bem?
Dinle, teklifi sadece programı, çocukları ve seni kötülersem geçerli.
A oferta só se mantém se desacreditar o programa, os homens e a si.
- Aferin, onu dinle.
- É isso mesmo.
Frank, lütfen az dur da dinle.
Frank, por favor, sê razoável.
Dinle.
Escuta.
Dinle sadece.
Escute.
Bir dinle beni abi.
Escute-me, homem.
Beni dinle piç kurusu.
Ouça, seu sacana.
Gretchen, beni dinle.
Gretchen, ouve-me.
Lütfen beni dikkatlice dinle.
Precisa de me ouvir com muito cuidado, por favor.
Dinle, kahpe Lupe köpeğini aldı. Tamam mı?
Ouve, aquela cadela da Lupe levou o teu cão, hum?
- Dinle bu kahpe neredeyse, köpeğin de oradadır.
- Ouve onde quer que esteja esta cadela, o teu cão também está.
Dinle, hayatım boyunca kararlarına saygı duydum.
Ouve, conto contigo para seres o equilíbrio da minha vida.
Dinle, bir daha benden borç alma, tamam mı?
Escuta, não me peças dinheiro emprestado, hum?
Dinle. Hesaplardan anladığıma göre Batı Hindistan Limanları'ndaki bürolar işletilmek üzere 50 yıllık sözleşmeyle kiralanmış ve sürenin bitmesine 32 yıl kalmış.
Ouve, segundo a contabilidade o arrendamento é por cinquenta anos nos escritórios, nas docas da West India, ainda nos restam trinta e dois anos.
Dinle beni Godders. Uzaklara yelken açacağım.
Escuta com atenção, Godders, vou sarpar, está bem?
Zamanın ve mekânın rüyasını izle ve dinle.
Observe e escute o sonho do tempo e espaço.
Beni dinle, dinle bak.
Escuta-me. Escuta-me.
Rodney, milyonda bir ihtimal ama kutunun içindeyse bana söz vermen gerek. Dinle beni.
Rodney, é uma hipótese num milhão, mas se estiver lá dentro, tens... tens de me prometer.
Ben de "Dinle dostum, ben sadece tek eldiveni almak istiyorum ve sana tam kutu parası ödeyeceğim."
Eu digo, "Escute, amigo. Quero comprar só uma luva, e pago-lhe o preço normal."
Biliyorum ama lütfen dinle.
Eu percebo, mas, por favor ouve-me.
çok iyi dinle.
Ouve-me, ouve-me muito atentamente.
dikkatli dinle.
Ouve-me, ouve-me muito atentamente.
- Dinle, galiba bir sonraki eşimi buldum.
Acho que encontrei a minha próxima mulher.
Beni dinle Meksika çorbası. Kendini, onun önüne atan ilk para avcısı jigolo olduğunu mu sanıyorsun?
Ouve, Menudo, achas que és o primeiro gigolô aproveitador a atirar-se à minha patroa?
Dinle. Celeste hakkında ne bulabilirsen bul.
Descobre o que puderes acerca da Celeste.
Dinle, kadınlar isteyip de kendi sipariş ettikleri şeyi yemektense istemeyip senin sipariş ettiğin şeyi yemeyi tercih ederler.
Ouve, uma mulher prefere sempre uma coisa que pedes para ela, e que ela não quer, do que uma coisa que ela peça para ela e que ela queira.
Dinle, bazı fikirlerim var.
Ouve, tenho umas ideias.
Ayrıca dinle bak. Tek müvekkilin ben olacağım.
Além disso, eu seria a tua única cliente.
- Frank, dinle.
- Frank, ouve.
Kalk. Beni dinle.
Devasena.
Dinle. Benimle gel.
Vamos morrer juntos!
Gel, dinle ve öğren.
Vem, ouve e aprende.
Beni çok dikkatli dinle.
Ouve-me com muita atenção.
Sadece dinle.
Ouve.
Dinle beni, bunu yapma!
Ouve-me, não faças isto!
Dinle, Lucas, Büyücü hakkında...
Olha, Lucas, acerca do Feiticeiro...
Sadece dinle.
Atenção. Ouves isso?
Beni dinle. Sence "Avenue Q" uğruna mücadele etmeye değer mi?
Olha, achas mesmo que vale a pena lutar pela "Avenida Q"?
- Dinle gerçekten harika bir baba.
Oiça, ele é um excelente pai.
Dinle beni Gabe.
Ouve-me, Gabriel.
Dinle, Julia.
Ouve, Julia.
Holt dinle, sana bir kuyruk buldum.
Holt, ouve, tenho um substituto para ti.
Beni bir dinle. Bu iyi bir tane.
- Ouve-me, vais gostar.
Evet, dinle.
Escuta.
Beni dinle.
Escuta-me.
- Beni dinle.
Por quê?
Beni dinle.
Ouve-me.
Ablanı dinle.
Ouve a tua irmã.
Dinle, pekala.
Ouve, está bem?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]