Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ O ] / Onu durdurmaya çalıştım

Onu durdurmaya çalıştım перевод на португальский

196 параллельный перевод
Ben öyle sandım. Şaka değilmiş. Sandalda onu durdurmaya çalıştım.
Antes que a pudesse deter, pôs-se de pé no barco.
Onu durdurmaya çalıştım, ama bir anda ortadan kayboldu.
Eu tentei impedi-la. - Mas ela desapareceu com o vento.
Onu durdurmaya çalıştım.
Tentei impedi-Io.
Onu durdurmaya çalıştım.
Tentei impedi-lo.
Yemin ederim ki madende onu durdurmaya çalıştım.
Juro que tentei detê-lo nas lagoas.
- Onu durdurmaya çalıştım.
Tentei detê-lo, mas não me ouviu.
Onu durdurmaya çalıştım.
Eu tentei pará-lo.
Ben onu durdurmaya çalıştım!
Eu tentei travá-lo.
Onu durdurmaya çalıştım.
Eu tentei impedi-lo.
Onu durdurmaya çalıştım.
Tentei detê-lo, Capitão.
Onu durdurmaya çalıştım ama bana silah çekti.
Quando tentei imobilizá-lo, ele bateu-me com a arma.
Onu durdurmaya çalıştım.
Tentei detê-lo.
Onu durdurmaya çalıştım.
Eu tentei detê-lo.
Onu durdurmaya çalıştım, bana tehditler...
Tratei detê-la e ameaçou de...
Onu durdurmaya çalıştım, fakat güvenlik görevlileri kendileri gelene kadar onlardan uzak durmamı istediler.
Eu o tentei impedir, mas a segurança mandou segura-los aqui até que chegassem aqui.
Onu durdurmaya çalıştım Ama Mike dahada deliye döndü Ve beni kenara itti.
Tentei fazê-lo parar, mas estava cada vez mais histérico e empurrou-me.
Onu durdurmaya çalıştım, ama beni dinlemedi.
Tentei impedi-lo, mas ele não me deixou.
Onu durdurmaya çalıştım, fakat hiç kuşkusuz benim pencereyi kırdığı için onu tutuklamak isteyen bir polis memuru olduğumu sandı.
Tentei detê-lo, mas ele pensou que eu era um polícia e que o ia prender por ter partido a janela.
Onu durdurmaya çalıştım ama elinde silah vardı.
Tentei detê-lo, mas estava armado.
Onu durdurmaya çalıştım ama gitti.
Pirou-se. Tentei impedi-lo mas ele raspou-se.
Onu durdurmaya çalıştım ama beni kolumdan vurdu...
Tentei detê-la, e deu-me um tiro no braço.
Onu durdurmaya çalıştım ama işe yaramadı.
Já tentei dissuadi-lo, mas não consigo.
Onu durdurmaya çalıştım, ama çok güçlü.
Eu tentei detê-lo, mas é poderoso demais.
Onu durdurmaya çalıştım!
Eu tentei detê-lo.
- Onu durdurmaya çalıştım, ama o ilk önce Paris ve Helen'ı görmekte ısrar etti.
Tentei detê-la, mas insistiu em ir ver Paris e a Helena.
Şırıngayı elimden kaptı. Onu durdurmaya çalıştım.
Fez voar a seringa da minha mão...
Onu durdurmaya çalıştım ama başaramadım.
Tentei detê-lo, mas... não fui capaz.
Aviva'nın seni yaralayacağını gördüm, ve onu durdurmaya çalıştım.
Tive uma premonição... em que a Aviva te ia magoar. Por isso tentei detê-la. Devia ter-te dado ouvidos, Prue.
- Bir kızı taciz eden bir çocuk vardı, ben de onu durdurmaya çalıştım ve olan oldu.
- Um rapaz estava a assediar uma miúda, por isso, tentei detê-lo, e zás.
Yaratık saldırdı. onu durdurmaya çalıştım, ama...
A criatura atacou. Tentei detê-la, mas...
Onu durdurmaya çalıştım.
- Tentei detê-la.
- Başka kim vardı? - Onu durdurmaya çalıştım.
- Quem mais estava lá?
Onu durdurmaya çalıştım, ama beni de zorla kaçırdı, ve başka bir gemiyle savaşmaya başladı.
Eu tentei pará-lo mas ele me raptou, e ele começou a disparar em outra nave.
Onu durdurmaya çalıştım.
Eu tentei. Eu tentei para-la.
Onu durdurmaya çalıştım, ama gitti.
Tentei impedi-lo, mas fugiu.
Onu durdurmaya çalıştım, ama...
Eu tentei pará-lo, mas...
Onu durdurmaya çalıştım. Hareket etmedi... fakat onun bedeninden benimkine bir mesaj iletildi.
E eu fiquei louco de medo, ou algo assim, louco.
Onu durdurmaya çalıştım, ama çok güçlüydü.
Tentei detê-la, mas ela é muito forte.
Onu durdurmaya çalıştım, ama beni dinlemiyor ki.
Eu tentei detê-lo mas ele não liga ao que digo.
Onu durdurmaya çalıştım ama bana da saldırıp burada bıraktı.
Tentei detê-la, mas ela atacou-me e deixou-me aqui.
Onu durdurmaya çalıştım. Bu herifin kim olduğunu bilmiyorum.
Tentei detê-lo, não sei quem é.
Vaughn kaçarken, daha önce de söylediğim gibi onu durdurmaya çalıştım.
Quando o Vaughn fugiu, como eu já te referi, eu tentei pará-lo.
Onları durdurmaya çalıştım. Ama onu götürdüler.
Chegaram e eu intentei detê-los, mas a levaram.
Onu durdurmaya çalıştınız mı?
Tentou impedi-lo?
Onu durdurmaya çalıştım,
Tentei pará-la, mas antes que pudesse dizer,
Hiçbir şeye mazeret göstermek istemiyorum. Bence olanlar korkunç şeyler. Bir keresinde onu durdurmaya çalışmıştım.
Uma vez tentei impedi-lo de fazer essas coisas terríveis.
Onu durdurmaya çalıştığımı bilmeni istiyorum.
Quero que saibas que eu tentei impedi-la.
Onu tek başıma durdurmaya çalıştım ama doğrusu şu ki bu tek kişinin yapabileceği birşey değil.
Eu tentei fala com ele, mas é verdade é que, esse não é um trabalho para um homem só.
- Onu durdurmaya çalıştın mı?
- Não o impediste?
kız arkadaşını durdurmadı, şimdi de içki ve köpeklerle oturuyor her gün serselilik yapıyor niye onu durdurmaya çalıştın tüm hayatım olsa bile hiç bir şey söylemeyeceğim
Ele está sentado com uma garrafa e um cão... e lamenta-se todos os dias, se eu a tivesse impedido Há anos atrás... ele não foi atrás da mulher que amava. Eu não quero dizer isso, nunca em toda a minha vida
Durdurmaya çalıştım ama onu ikna edemiyorum.
Tentei evitar que fosse embora, mas não consigo chamá-la à razão.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]