Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → русский / [ Y ] / Yürüyüşe çık

Yürüyüşe çık перевод на русский

322 параллельный перевод
Öğrenci arkadaşlarla yürüyüşe çıkmıştık çok geçmeden arabada oturan bir ejderhayla karşılaştık ormanda sihirli bir göl olduğunu söyledi bize.
Мы с друзьями совершали пеший поход. И вот мы подошли к дракону, сидевшему в автомобиле, который сказал нам, что недалеко в лесу есть волшебный водоем.
- Hiç tahmin edemezsin. - Yürüyüşe çıktık.
Ни за что не догадаешься - мы пошли гулять.
Öğrenci arkadaşlarla yürüyüşe çıkmıştık hatırladığım kadarıyla, çok mutluydum.
Я был в походе с друзьями. Насколько я помню, я был очень счастлив.
Hiç tahmin edemezsin. Yürüyüşe çıktık.
Ты никогда не догадаешься - мы пошли гулять.
Yürüyüşe çıkıyorum.
Я пошел гулять.
Şimdi, yalnız başına küçük bir yürüyüşe çıkıyorsun.
Теперь прогуляйся один. По дорожке, один в темноте.
Giyindi ve yürüyüşe çıktık.
Она переоделась и мы вышли прогуляться.
Ben de seni her yerde aradım. Yürüyüşe çıkalım sonra geri döneriz diye düşündük, ama konuşmaya daldık.
Мы же вроде собирались прогуляться и вернуться, правда?
Elaine ve ben yürüyüşe çıktık.
Мы с Элейн пошли прогуляться.
Nehir kenarında yürüyüşe çıkmıştık,..
Мы гуляли у реки.
- Bir yürüyüşe çıkmıştık.
Мы пошли на прогулку.
"Ormanda yürüyüşe çıkmıştık." "Durmuş ve kemerimden tutmuştun."
"Мы гуляли в лесу, вы остановили меня, придержав за ремень..."
- Yürüyüşe çıkıyoruz biz. - Şimdi olmaz.
- Мы пойдем прогуляемся.
John ile yürüyüşe çıkıyoruz. Hadi ama, hadi ama.
Давай, давай, давай.
Yürüyüşe çıkıyoruz!
Мы повезём тебя на прогулку.
Sonra Ljupce'la Mira arabada kaldı... ve ben diğer kızla, Violeta'yla yürüyüşe çıktım.
... Потом Люпче и Мира остались в машине, а я с той, второй, Виолеттой, пошёл прогуляться.
Hey, yürüyüşe çık!
А вы вообще идите отсюда!
Dinleyin beni kızdırıyorsun yürüyüşe çıkıyorum.
А меня достали вы оба. Поэтому я пойду гулять один.
Ama yürüyüşe çıkmıştık.
Мы просто путешествуем автостопом.
Sanırım, kısa bir yürüyüşe çıkacağım.
я хочу немного прогул € тьс €.
Yürüyüşe çıkın.
Поступайте по любви. "
Biz yürüyüşe çıkmıştık ve...
Мы пошли прогуляться, и..
Birlikte yürüyüşe çıkın.
Прогуляйтесь немного.
- Bildiğiniz gibi beraber yürüyüşe çıkmıştık.
Ну, как Вы знаете мы все ушли на прогулку. - Да.
Yürüyüşe çıkıyoruz Bayan Boynton.
Мы собираемся на прогулку, миссис Бойнтон.
Hemen her gün yürüyüşe çıkıyoruz.
" Мы гуляем вместе почти каждый день.
Hava böyle giderse artık pek yürüyüşe çıkamayacağız demektir.
Боюсь, что при такой погоде, нам не на что рассчитывать.
Evet, evet, "Bay herşeyi bilir" yürüyüşe çıkıyor.
Ну-ну, "Мистер Вселенная" вышел на прогулку.
Yürüyüşe çık.
Гуляй.
Ben biraz yürüyüşe çıkıyorum.
Пожалуй, я пойду прогуляюсь.
Yürüyüşe çıkıyorum.
Пойду прогуляюсь.
Evine gidip, onlarla yürüyüşe çıkıp kahve almak ve kendilerini iyi hissetmelerini sağlamak olduğunu söylediler.
Они сказали, что вся работа заключается в том, чтобы приходить в их квартиру выводить на прогулку, приносить кофе и от этого им должно становиться лучше.
- Sen git yürüyüşe çık minik kız.
Иди отсюда, подруга.
Artık burada yiyemiyoruz, çünkü o bir garsonu yürüyüşe çıkardı.
Мы больше не можем здесь есть, потому что он пригласил официантку на прогулку.
Paul, Dougal yürüyüşe çıkıyor.
Пол, Дугал собирается на прогулку.
Yürüyüşe çıkıyoruz.
- Мы пойдем на прогулку.
Biraz yürüyüşe çıkıyorum.
Думаю, я пройдусь.
Neden yataktan kalkıp yürüyüşe çıkıyorsun?
Что ты пытаешься догнать во время своих прогулок?
Küçük bir yürüyüşe çık, şehirde istediğin yere çişini yapabilirsin.
Мы немного прокатимся с тобой. А потом, можешь, обоссать хоть весь город. Иди сюда.
Hadi gel, Jesse. Yürüyüşe çıkıyoruz.
Пошли, Джесси, прогуляемся.
Ben yürüyüşe çıkıyorum.
Я просто прогуляюсь.
Biraz yürüyüşe çık istersen.
Может, тебе лучше пойти пройтись.
Bu sabah Duke'le yürüyüşe çıktık.
Утром мы с Дюком вышли погулять. Мы прошли здание городского совета и там была какая-то толпа.
Biz yürüyüşe çıkıyoruz Bayan Faraday.
Мы уходим на прогулку, миссис Фарадей.
Yürüyüşe çıkıyorum.
Мне хочется пройтись пешком, вдохнуть свежего воздуха.
Biraz yürüyüşe bile çıktık ve bu benim için büyük bir olay özellikle de uzun süredir dışarı çıkmadığım düşünülürse.
"Я намного лучше себя чувствую". "Мы даже немного погуляли". "Для меня это такое событие!".
- Lawrence, yürüyüşe çıkıyoruz. - Jack!
Лоуренс, идём прогуляемся.
Yürüyüşe çıkıyorum.
Пойду погуляю.
- Birlikte yürüyüşe çıkıyoruz sanmıştım.
Я думал, мы все собираемся на прогулку.
"11 veya 12'de uyanıyor..." "gevrek veya tost yiyor, gazete okuyor..." "ön kapıdan bakıyor, yürüyüşe çıkıyor..."
Он просыпается в 11 или 12, завтракает хлопьями или тостом, читает газету, выглядывает за дверь, выходит на прогулку, идет на утренний киносеанс, слушает радио, смотрит повторы сериалов до часа ночи, и обычно к 2 часам он уже спит.
Ben yürüyüşe çıkıyorum.
- Отлично! Пойду пройдусь.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]