Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → русский / [ Ç ] / Çok yakışıklısın

Çok yakışıklısın перевод на русский

307 параллельный перевод
Çok yakışıklısınız. Alo, Victor, beni duyuyor musun?
Она права, вы такой видный мужчина.
Çok yakışıklısın.
Выглядит неплохо. Выглядит неплохо.
Çok yakışıklısın.
Выглядишь на все 100.
Göz kamaştırıcı olacak. - Bu gece çok yakışıklısın.
- Ты сегодня выглядишь очень привлекательным.
Evet, çok yakışıklısın.
- Да. Ты просто очаровашка. - Хватит, Тодд.
Çok yakışıklısın George. Dünür olamayacak kadar gençsin.
" ы очень красив, ƒжордж, слишком молод, чтобы быть свекром.
- Sende çok yakışıklısın.
- Ты тоже самый красивый.
Çok yakışıklısın.
¬ ы прекрасны.
Sen çok yakışıklısın ben çekici bile değilim.
Ты очень красивый. Я совершенно не привлекательный.
Çok yakışıklısın.
Какой ты красивый.
Sen yakışıklı değil, çok yakışıklısın!
А ведь и правда хорошенький!
Çok yakışıklısın.
Красавчик.
Evet bana göre çok yakışıklısın ama demek istediğim bu değildi. Pekâlâ.
То есть ты, конечно, красив, но, вообще-то...
Hayır, bayım, siz çok yakışıklısınız ve sonsuza kadar benim sevgilimsiniz.
Нет, сэр, вы симпатичный молодой человек, которого я всегда буду любить.
Çok yakışıklısın.
Ты такой красивый.
Sen çok yakışıklısın!
Ты такой милый!
Anthony, sevgili Tonuzzo'm, çok yakışıklısın, güçlüsün..... ve bir o kadar da Amerikalısın ama çocukken şurada, köylülerin ağaları için ter döktüğü üzüm bağında, bana ve babana su getirişin hâlâ gözümün önünde.
Энтони, мой дорогой Тонуззо, ты такой красивый и сильный, и ты выглядишь очень по-американски, но я до сих пор помню, как, будучи ребёнком, ты приносил воду мне и своему отцу сюда, в виноградники, когда больше всего после работы мы хотели именно её.
Sen de çok yakışıklısın.
А ты очень стильный.
" Brian, çok yakışıklısın...
" Брайан, ты такой красивый!
Annemle babamın çok yakışıklı çocukları var!
Кто бы мог подумать, что у мама и папа будут такие красивые дети?
Diyelim bacağından ya da omzundan yaraladınız..... hastaneye götüreceksiniz..... çok yakışıklı bir doktorla karşılaşacak.
Вы отвезёте её в больницу,.. ... она встретиттам очень обаятельного врача...
Çok yakışıklıydın.
Моя любовь, ты слишком красив.
- Sevgili Fabrizio, çok yakışıklısın.
Не плохо.
Müstakbel damadın çok yakışıklı!
Твой будущий зять просто красавец!
Kocan çok cana yakın ve yakışıklı biri.
Ваш муж просто душка, к тому же красавец.
O zamanlar çok yakışıklıydınız.
- Знаете, а Вы были очень красивы.
Bugün çok yakışıklısın.
Ты сегодня особенно красив.
Sen çok yakışıklı bir adamsın!
Ты же такой красавчик!
Onu tanımazsın, çok yakışıklı ve bana aşık.
Ты его не знаешь. Отличный парень, любит меня, а я его.
Emrine amade olmayı çok isterim ama sen zengin, yakışıklı bir adamsın. Milyonlarca kızı para ödemeden elde edebilirsin.
Послушай, я бы с радостью поработала твоей прислугой, но... ты богатый симпатичный парень, ты можешь получить миллион девушек задаром.
Hayatın boyunca gerçeğe çok yakın yaşıyorsun, öyle ki gözünün kenarında kalıcı bir bulanıklık haline geliyor ve bir şey onu çizgi dışına ittiğinde, bir saçmalık tarafından pusuya düşürülmüş gibi hissediyorsun.
Зa всю cвою жизнь мы пpивыкaeм к пpaвдe, cлoвнo к сopинкe, пoпaвшeй в глaз. Ho стoит тoлькo пpисмoтpeться к ee oчepтaниям, и мы paзличaeм пpитaившийся гpотeск.
Çok yakışıklısın.
Ты красивый.
Yakışıklısınız sizinle birlikte olmak çok eğlenceli iyi bir seyahat arkadaşısınız, duyarlısınız, şefkatlisiniz.
Вы же красивый, с Вами весело... вы прекрасный попутчик, чувствительный, жалостливый.
Senin gibi yakışıklı ve eğlenmeyi seven bir adamın bu kadar çok sorunu olmasına inanmak çok zor.
Морн, с трудом верится, что у такого любителя повеселиться, как ты, может быть столько проблем.
Ne kadar yakışıklıymışsın sen, Amanda çok güzel bir anne olmalı.
- Как поживаете? Какой красивый мальчик. Аманда должна быть очень красива.
Evet, eşin çok yakışıklı olmalı baksana, kızın eşsiz bir yüze sahip.
И она... У тебя должно быть очень красивый муж, потому что у нее прекрасное лицо.
Çok çok yakışıklı doktorlar yarın için çıkma teklif ettiler. Ben de evet dedim.
Очень симпатичные врачи назначили нам вечером свидание, и я согласилась.
Çok yakışıklı bir adamsın, bu arada.
Вы очень красивый мужчина, должен сказать.
Önceki gün barda tanıştığın o çok yakışıklı çocuk.
Помнишь смешного парня, который был в баре?
Yeni tanıştığım o yakışıklı adam yanıma geldi ve bana : "çok güzel bir kadınsın" dedi. "biliyorum bu soru olacak, ama seni öpmemin... bir sakıncası var mı?" diye sordu.
Тот приятный мужчина, которого я едва знала, просто сказал : "Ты очень красивая женщина. Я знаю, что это нелепый вопрос... но ты не возражаешь, если я поцелую тебя?"
Bu akşam, çok yakışıklı bir adamla ilk randevuma çıkacağım ve Rusya'nın ölü bir başkanına benziyorum.
У меня сегодня первое свидание, а я похожа на мертвого росссийского президента.
- Dedi ki sen çok yakışıklıymışsın, yani onun gibi birşey.
- Сказала, что ты лакомый кусочек... чего-то там.
Bu takımın içinde çok yakışıklı görünüyorsun.
А вот и он. O, ты выглядишь красавцем в этом костюме.
Tabii ki yakışıklısın Skipper. Sen çok tatlısın.
- Скипер, ты само очарование!
Bu çok garip, çünkü... yakışıklı bir genç adamın yukarıda ön kapıda... şuan seni beklediğinden eminim.
- Нет партнера? Странно. Уверен, этот симпатичный молодой человек, наверху, хочет составить тебе пару.
Çok zeki. Yakışıklı. Onu çocuklarımın babası olarak görüyorum.
Он умный, он красивый, я вижу в нем будущего отца моих детей, но...
Çok yakışıklı olacaksın.
Ты вырастешь очень красивым мальчиком.
Evet. Chandler'ın işyerinden sana gerçekten çok yakışıklı ve esprili bir adam bulduk.
Да, мы нашли тебе милого, забавного парня с работы Чендлера.
- Yeni üniformanın içinde çok yakışıklı görünüyorsun.
- В военной форме ты хорошо смотришься.
Babam avukattı- - çok yakışıklı adamdı- - ve her zaman anlaşmanın en iyi yol oldugunu söylerdi eğer her iki taraf da birşeyler feda ettiğini düşünürse
Мой отец был адвокатом - очень умным человеком - и он сказал бы, что уговор считается хорошим... если обе стороны считают, что им это выгодно.
Birisi yarın çok yakışıklı görünmeli ve bu birisi de sensin.
Кто-то должен хорошо выглядеть утром.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]