Off and on Çeviri Türkçe
7,383 parallel translation
No, no, I've been seeing someone off and on, but nothing serious.
Hayır, ara sıra biriyle görüşüyorum ama.. ... ciddi bir şey yok.
Come on, you're just used to being home, but you got to rip off that bandage and just go.
Evde olmaya alışmışsın sen. Ama o sargıyı söküp hayatına devam etmelisin.
No matter what you do, you can shrug it off and blame it on me.
Ne yaptığının önemi yok, omuz silkip... beni suçlayabilirsin.
Some crazy bastard pissed off Zeus and he's on the war path.
Birkaç çılgın piç de Zeus'un tepesini attırmış ve o da savaş hazırlıklarında.
Annabelle will be doing Andy Cohen tonight and Hoda and Kathie Lee tomorrow before heading off on her ten-city book tour.
Annabelle bu gece Andy Cohen ile çalışıyor olacak Hoda ve Kathie Lee de onun 10 şehirli kitap turunu engellemeden önce, yarın olacak.
You just took your panties off in a coffee shop bathroom and sold them to a pervert on Craigslist.
Daha yeni bir kafenin tuvaletinde kilodunu çıkarıp sapığın birine sattın.
Yeah, I would've never even known about this place, except I got off at the wrong stop one day on my way to work and...
- Merhaba. Aslında bu yeri daha önce hiç duymamıştım ama bir gün işe giderken yanlış durakta inmemin haricinde... 09 : 00'dan önce Tolstoy mu?
They drove me to an airport. And, put me on a plane, took me off the plane.
Beni havaalanına götürüp bir uçağa bindirdiler, sonra o uçaktan indirdiler.
And honestly, I did not mean to go off on all of you last night like that.
Ve gerçekten dün gece hepinize öyle bağırmak istememiştim.
My feeling is... if you're the CEO of a company and you're dumb enough to leave your login info on a Post-it note on your desk, while the people that you fucking ripped off are physically in your office, it's not a hack.
Bence bir şirketin CEO'suysan ve çalıntı yaptığın insanlar fiziksel olarak ofisindeyken giriş bilgini masandaki bir postitte bırakacak kadar aptalsan hack sayılmaz.
Honey, I'm about to lose you. I'm on a plane, and we're taking off.
- Uçaktayım ve kalkıyoruz.
Oh, come on, blow off your 6 : 00 p.m. and get a drink with me.
Ah hadi ama boş ver saat 6'daki işini. Benimle bir içki iç.
- Five years, on and off. Yeah.
Bir ayrı bir barışık beş yıldır.
So, there's a downtown shuttle that leaves every hour on the hour and it's going to drop you right off at the mall on North Milwaukee street.
Şehir merkezine her saat başı giden bir servisimiz var. Servis sizi Kuzey Milwaukee Caddesi'ndeki alışveriş merkezine bırakacaktır.
I had to shift here after my mum went on a massive meth bender, and tried to suck off a Santa Claus in a crowded mall.
Annem hayvan gibi uyuşturucu alıp kalabalık bir AVM'de Noel Baba kılıklı birine sakso çekmeye çalışınca, buraya taşınmak zorunda kaldım.
I tried on Wednesday, I tried yesterday, and I would've tried today, but you went off to play in that volleyball game, which I later found out actually was coed... whatever.
Çarşamba günü çabaladım, ertesi gün çabaladım, ve buğün de çabalamayı istiyordum, ama sen şu voleybol oyununu, oynamaya gittin, sonra öğrendim ki, aslında kız erkek karışık oynamışsın... herneyse işte.
And far be it for me to weigh in on my daughter's personal life, but you will regret breaking off your engagement to Major till the end of time.
Her ne kadar öz kızımın özel hayatına karışıyor da olsam Major'la olan nişanını bozduğun için hayatının sonuna dek pişman olacaksın.
For decades, our country has been led by Lopez and other families that are wealthy who made their fortune off exploiting the poor.
On yıllardır, ülkemiz Lopez ve diğer servetini fakirleri sömürerek kazanan zengin aileler tarafından yönetildi.
But on behalf of the entire staff, I'd like to invite you to continue attending our bi-annual bake-off, both spring and autumn sweet and savory categories, best dish wins a gift certificate to McGillicutty's Seafood!
Ama tüm personel adına seni şirketimizin yemek pişirme etkinliğine... davet etmek istiyorum. İlkbahar ve sonbahar tatlı ve tuzlu kategorileri dahil,... en iyi yemek McGillicutty'nin Deniz Ürünlerine hediye çeki... kazanıyor!
Well I had it years ago, but, then I left it on the roof of my car at a gas station and drove off.
Aslında yıllar önce benimde iyi bir yaşantım vardı fakat sonra arabamı bir benzin istasyonunda bıraktım, ve uzaklaştım.
Look, you're dropping me off, going back to that hovel of yours, actor boy, and that's the last word on the subject.
Bak, sen beni bırak da, virane evine dön aktör çocuk. Konu da burada kapansın.
But you see, the problem with Jules Island is that there is no dock, so everyone you know is crammed on the island all the time, and they can't get off, ever.
Ama baktığında Jules Adası'nda rıhtım olmaması sorunu var o yüzden herkes sürekli adaya doluşuyor ve hiç gitmek bilmiyor.
And earlier, Clay's eyesight was off and the wound on his head wouldn't heal.
Öncesinde de Clay'in gözleri bozulmuş ve alnındaki yara iyileşmemişti.
I've been fighting this lung cancer for a year, and when I was taking some time off, this son of a bitch goes on excursion all over my body.
Akciğer kanseriyle bir yıl savaştım biraz dinleneyim derken musibet vücudumun her yerini sardı.
And for those of you who are staying on to work on our new venture, you'd better wash off the coal dust. Governor Odegard wants that glacier hotel spotless.
Kalıp yeni yatırımımızda çalışacak olanlarınız da kömür tozunu yıkasanız iyi olur çünkü Vali Odegard buzul otelin tertemiz olmasını istiyor.
And I left a rusty hacksaw on the table, so the first person who hacks their face off gets release.
Ayrıca masaya paslı testere bıraktım. Kendi yüzünü ilk kim keserse salıvereceğiz.
Oh, about time to drop Baby Bobby off with Jules so mommy and I can get our freak on.
Bebek Bobby'i Jules'a bırakmanın zamanı geldi böylelikle anneyle biz de biraz kendimizden geçelim.
And then he takes off his shirt, and he's got this really tight tank top on, and it says... "Will you marry me? Love, Trav."
Sonra tişörtünü çıkartıyor, acayip de sıkı durmuş böyle üstünde şöyle yazıyor : " Benimle evlenir misin?
It's pretty cool how she can just turn that on and off like that.
Şöyle anında aç / kapa yapabilmesi süper ya.
I turned the ringer off, and now it's like I'm living on this silent desert island.
Sessize aldım ve sanki şu sessiz bir ıssız adada yaşıyorum gibi.
Just because he made some mistakes doesn't mean that you can run off and go sleep in your mother's room at the first sign of white caps on the ocean.
Birtakım hatalar yapması, okyanustaki daha ilk dalgada annenizin evinde kalmaya kaçabileceğiniz anlamına gelmez.
It's like, we still live in the same place. It's not like I can just go take off, and visit my slacker cousins in California for a few weeks while I lick my wounds and stalk her on Facebook.
Kalkıp birkaç haftalığına California'daki kuzenimin yanına gidip üzülürken onu Facebook'tan sapık gibi takip edecek halim de yok.
She should be grieving instead of blowing off the cops and taking on mobster drug dealers who she cares more about than saving us.
Polislerden kaçmak ve bizi kurtarmaktan daha çok umursadığı uyuşturucu mafyasıyla ilgilenmek yerine üzülüyor olmalıydı. Bay Walsh.
So... ( CLEARS THROAT ) What brings you here to drink alone and stare off into the top-shelf liquor on this fine evening?
Bu güzel günde en üstteki içkilere gözünü dikip yalnız içmeni sağlayan nedir?
- Yeah, just pretty much, just, you know, that button for on and off, and then, I mean, you could probably figure the rest of these out.
- Evet, neredeyse oldu. Bu düğme açıp kapamak için, geri kalanını da kendin çözersiniz zaten.
You know, we didn't leave off on a good place, and I knew she lived in Texas.
Onunla iyi bir şekilde ayrılmamıştık ve Teksas'ta yaşadığını öğrendim.
But with this here, whale oil, plucked from a fat Tory skiff off of New Haven and resold for £ 12 on Devil's Belt... that's the kind of profit that can make a man think about quitting the army and applying to Congress for a license to privateer.
Ama buradaki New Havenlı şişko bir muhafazakârdan alıp Şeytan'ın Kemeri'nde 12 Pound'a yeniden satılan balina yağıyla elde edilen böyle bir kâr bir adama orduyu bırakarak hükümet izinli korsanlık ruhsatına başvurmayı düşündürebilir.
That would be like a shark eating a bunch of people... and then getting on a plane, and getting off at the other end of the country... and then eating more people.
Bu tıpkı bir köpek balığının bir sürü insanı yemesi sonra da bir uçağa binip ülkenin diğer ucunda inmesi ve daha fazla insan yemesi gibi.
Uh, well... I'd probably sleep in, do a little yoga, then lie on the beach while cute cabana boys brought me drinks and... probably get a massage and then cap off the night with some dancing.
Geç kalkardım, biraz yoga yapar ve yakışıklı plaj garsonları bana içecek getirirken kumsalda uzanırdım masaj yaptırıp geceyi dans ederek kapatırdım.
You've been on and off with this woman for seven years and engaged for one year.
Yedi yıldır bu kadınla olan ilişkin istikrarsız ve bir yıldır nişanlısınız.
All right, well then hop to it, take the pieces off of us, put them on Hitler Youth over here, and let us bounce!
Bunları üzerimizden çıkarıp şu herife ver de gidelim.
Take her top off, wouldn't you believe it, she had a tattoo of Adolf Hitler on her left boob, and another one of Joseph Stalin on her right.
Sol memesinde Adolf Hitler ve boşluğunda da JOseph Stalin dövmesi vardı.
And if by some miracle I manage to stay on a horse for long enough to pass the examination, please spare a thought while you are off studying the law, following your dream at my expense!
- Apaçık ortada! Mucize olur da atın üzerinde sınavı geçecek kadar durmayı başarabilirsem benim harcamalarımla hayalinin peşinde gidip hukuk okurken lütfen bir de benim durumu düşün!
She was eventually sold off to some warlord on the edge of the world and that appeared to be that.
Nihayetinde dünyanın diğer ucundaki bir savaş beyine satıldı ve orada kaldı.
Now the heroes are off to find her and I'm stuck here trying to placate a city on the brink of civil war.
simdi kahramanlar onu bulmaya giderken, ben de iç savasin esigindeki bir sehri yatistirmaya çalisacagim.
She freaked on me, And she took off with this guy.
Bana sinir yaptı sonra da o adamla gitti.
I want you to know that I've talked to the D.A., and he absolutely will not sign off on any commitment papers.
Bilmeni isterim ki, savcılıkla görüştüm hiçbir şekilde vasi ataması gerçekleşmeyecek.
Society needed people contributing on the ground floor, not middle men living off interest rates and derivatives.
Toplumun, faiz oranları üzerinden geçinen orta adamlara değil zeminde çalışacak insanlara ihtiyacı var.
Okay? Wade and I... the only thing we can count on is... for our timing to always be off.
Wade ve benim güvenebileceğimiz tek şey zamanlamamızın hep yanlış olacağı.
A woman with a bunch of kids and she got off the train at the stop before this one, and her daughter was left by herself on the train, so I'm with that kid now on the platform.
Yanında bir sürü çocuk olan bir kadın vardı ve buradan bir durak önce indi. Kızı tek başına metroda kaldı ve şu an o çocukla birlikte perondayım.
Look, you and I got off on the wrong foot, but you seem like a good kid, so let me give you a tip.
Bak, kötü bir başlangıç yaptık ama iyi çocuğa benziyorsun o yüzden sana bir ipucu vereyim.
and only then 44
and one more thing 220
and one night 37
and only you 38
and one time 28
and only 43
and one last thing 30
and once again 116
and one more 22
and on the other hand 23
and one more thing 220
and one night 37
and only you 38
and one time 28
and only 43
and one last thing 30
and once again 116
and one more 22
and on the other hand 23
and one for me 24
and one for you 40
and one by one 23
and once 34
and on top of that 107
and on 33
and one other thing 34
and on that note 43
and one of them 22
and one thing led to another 22
and one for you 40
and one by one 23
and once 34
and on top of that 107
and on 33
and one other thing 34
and on that note 43
and one of them 22
and one thing led to another 22
and one day 275
and one of you will be out 19
and on the other 17
and one 183
and on and on 21
and on that day 28
and on that bombshell 23
once 1546
online 141
only 1631
and one of you will be out 19
and on the other 17
and one 183
and on and on 21
and on that day 28
and on that bombshell 23
once 1546
online 141
only 1631
onion 41
ones 44
onward 91
onions 55
one day at a time 90
one moment please 57
ondrej 26
only you 239
one more time 797
one day 2293
ones 44
onward 91
onions 55
one day at a time 90
one moment please 57
ondrej 26
only you 239
one more time 797
one day 2293
one thing at a time 106
one month later 23
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one more day 57
one more hour 17
one hundred 76
one more chance 34
one more minute 37
one month later 23
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one more day 57
one more hour 17
one hundred 76
one more chance 34
one more minute 37
one step at a time 173
one moment 967
one more round 22
one more thing 865
one more drink 18
one and two 35
one second 1230
on our own 20
one moment 967
one more round 22
one more thing 865
one more drink 18
one and two 35
one second 1230
on our own 20