Bu ne güzel sürpriz Çeviri İngilizce
203 parallel translation
- Harry Deever, bu ne güzel sürpriz.
- Harry Deever, this is quite a surprise.
- Henrietta, bu ne güzel sürpriz.
- Henrietta, this is mighty pleasant.
Bu ne güzel sürpriz, Bay Candy.
Das ist ja eine schone Uberraschung, Herr Candy.
Bu ne güzel sürpriz!
Well, now, isn't this nice!
- Laura, bu ne güzel sürpriz!
- Laura, what a lovely surprise!
Bu ne güzel sürpriz.
- Laura, what a lovely surprise!
Margo, bu ne güzel sürpriz.
Margo, what a wonderful surprise.
Senyorita Helen, bu ne güzel sürpriz!
Señorita Helen, but what a surprise!
Bu ne güzel sürpriz.
Well, what a lovely surprise.
Bay Benedict, bu ne güzel sürpriz böyle!
Why, Mr. Benedict, this is a good surprise!
- Bu ne güzel sürpriz.
- What a pleasant surprise.
Tintin, bu ne güzel sürpriz!
Ah, Tintin, what a surprise!
Bu ne güzel sürpriz.
What a surprise.
Evet, bu ne güzel sürpriz.
Yes, what a delightful surprise.
Bay Helm, bu ne güzel sürpriz!
Why, Mr. Helm, what a pleasant surprise!
Bu ne güzel sürpriz!
that beautiful surprise!
Bu ne güzel sürpriz!
What a pleasant surprise!
Bu ne güzel sürpriz!
David! What a surprise!
Bu ne güzel sürpriz!
What a surprise!
Haddy, bu ne güzel sürpriz.
Haddy, what a surprise.
Bu ne güzel sürpriz dostum!
What a surprise, man!
- Adolf, bu ne güzel sürpriz!
Adolf... What a surprise!
İyi günler Bayan Harris. Bu ne güzel sürpriz.
- Good afternoon, Miss Harris...
Bu ne güzel sürpriz.
What an unexpected pleasure.
Bu ne güzel sürpriz böyle.
What a delightful surprise.
Bay Mullen, bu ne güzel sürpriz.
Mr. Mullen, what a pleasant surprise.
Bu ne güzel sürpriz.
What a surprise!
Bu ne güzel sürpriz.
What a pleasant surprise.
Bu ne güzel sürpriz.
What a nice surprise this is.
Bu ne güzel sürpriz!
What asurrise!
- Bu ne güzel bir sürpriz!
- This is a surprise.
Bu ne güzel bir sürpriz!
This is a surprise.
Bu ne güzel bir sürpriz!
Well, this is a surprise!
Bu ne sürpriz ve rutin ziyaretçilerimle ne güzel bir tezat.
What a surprise and what a lovely contrast to my usual visitors.
- Bu ne güzel bir sürpriz.
- Nice of you to drop by.
Bu ne güzel bir sürpriz.
What a surprise, Mr. Birdie?
Bu ne güzel bir sürpriz.
What a nice surprise.
Ne güzel bir sürpriz bu böyle!
What a wonderful surprise!
Bayan Sellinger, bu ne güzel bir sürpriz.
- Mrs. Sellinger, what a surprise.
- Efendim, bu ne güzel bir sürpriz.
- Congressman, this is a surprise. - Come on, man, spit it out.
Bu ne güzel bir sürpriz. Sizi beklemiyorduk. Çocuklar onları desteklemeye geldiğinizi görünce çok sevinecek.
The kids will burst when they find you've come to support them.
- Kaye, bu ne güzel sürpriz.
What a lovely surprise.
Bu ne güzel bir sürpriz Frankie.
What a surprise, Frankie.
- Bu ne güzel bir sürpriz.
- I was just...
Seni gördüğüme sevindim. Abdullah, bu ne güzel bir sürpriz.
Abdullah, good to see you.
Finn. Bu ne güzel bir sürpriz.
What a lovely surprise!
Ana, ne güzel bir sürpriz bu.
Ana, what a surprise.
Bu ne güzel bir sürpriz.
Why, Elise, what a nice surprise.
- Bayan Lionette, evden bu kadar uzakta böyle hoş bir vatandaşımızla karşılaşmak ne güzel bir sürpriz.
Mrs. Leonowens, what a delightful surprise, encountering such an enchanting countryman... and so far from home.
Bu ne güzel sürpriz. Barney, herşey yolunda.
Barney, it's okay.
Sade, ne güzel bir sürpriz bu böyle.
Sades, this is a nice surprise.
bu ne 1749
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne kadar 45
bu ne zaman oldu 63
bu nedenle 273
bu ne biliyor musun 41
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne kadar 45
bu ne zaman oldu 63
bu nedenle 273
bu ne biliyor musun 41