English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Haberim yok

Haberim yok Çeviri İngilizce

1,043 parallel translation
Bundan neden haberim yok, Martin?
Why didn't you tell me, Martin?
Sayın yargıç, bu işlerden benim hiç haberim yok!
Your Honor, I knew nothing about this!
Şey, benim haberim yok.
Yes, well, I don't know anything about it.
- Benim telsizden haberim yok.
- I know nothing of a wireless.
- Dedim ya, haberim yok.
- I'm telling you, I don't know.
Bu konudan hiç haberim yok.
I know nothing about this.
Juan'dan haberim yok.
No news of Juan.
Evet ikimiz varız, ama benim gerçekten haberim yok.
Only us two, but I really don't know anything about it.
Haberim yok.
It's not my fault.
- Neden haberim yok mu?
- Know what?
- Haberim yok.
- Never heard of him.
Hiçbir toplantıdan da haberim yok.
I know of no meeting.
Halklarımız arasındaki bir savaş durumundan haberim yok.
I am unaware of any state of war between our peoples, captain.
Böyle bir şeyden haberim yok.
I know nothing of the sort.
Hiçbir şeyden haberim yok v.s...
I know nothing, see nothing, etc.
Benim haberim yok.
He didn't say anything to me.
Paradan falan haberim yok benim.
I don't know of any money.
Yemin ederim, bir şeyden haberim yok.
I don't know nothing, I swear.
Kaptan, sana yeni bir haberim yok.
I have no news for you, captain.
Hiç bir şey de haberim yok
I don't know anything at all
Benim bir şeyden haberim yok. Bu benim işim değil.
I haven't said anything, because it's none of my business.
Bir kez daha sizlere okuyacağım, böylece hiç kimse haberim yok demesin.
I'll read it to you once again so that no one should say they don't know what they are signing.
Benim bundan hiç haberim yok.
I don't know anything about that.
Ama, resmiyette hiç birşeyden haberim yok.
Agreed. However, officially I don't know anything.
Neden benim haberim yok?
Why wasrt I told?
Haberim yok.
Know?
Hanginiz, bu cemiyetin çektiği acılardan haberim yok sanıyor?
Do you think, any of you, that I don't know the sufferings of my parish?
Beni seviyorlarmış da haberim yok.
They loved me and I never knew.
- Bu konudan haberim yok.
- I don't know anything about it.
Bundan haberim yok.
I don't know about that.
- Bundan hiç haberim yok.
- I don't know anything about it.
Benim bir şeyden haberim yok.
I don't know. I don't know about this kind of thing.
Benim Napoli'deki hakimden falan haberim yok. Tabii var.
Yes, you do.
Haberim yok.
I don't know that.
- Havuzu temizleyen kim, onu bile bilmem. - Pazar gününden haberim yok.
I don't know of any pool service that works on Sunday at all.
Nerede olduğumdan bile haberim yok.
Don't even know where I am now.
Heyecanlanmayın Bay Stiller. Lause diye bir soruşturmadan haberim yok.
Slowly, Mr. Stiller, I don't know of any Lause case.
Bir şeyden haberim yok.
I'm totally in the dark.
Haberim yok.
I wouldn't know about that.
- Neden haberim yok?
- Why don't I know about it?
Fabrikasını ateşe verin, ama benim bundan hiç haberim yok, ha!
Set fire to his factory, but I don't know a thing about it!
Sana daha önce söylemiştim, ondan haberim yok.
I've already told you, I don't know about that.
Benim nottan falan haberim yok... çünkü ben not falan yazmadım.
I don't know anything about any goddamn notes... because I didn't write any notes.
Bashan diye bir yerden haberim yok ki, kralından olsun.
I didn't know there was a place called Bashan.
Benim bir şeyden haberim yok!
I didn't know anything about it!
- Tom, gerçekten haberim yok!
- Tom, I knew nothing about it!
Parmağım nerede ondan da haberim yok.
I don't know where my finger is either.
Bunlardan neden haberim yok?
Why wasn't I told about this?
- Benim partiden falan haberim yok.
- I don't know about any party.
Dünyadan haberim yok!
He's a nice boy.
Haberim yok.
They found him strangled near the motorway?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]