Param var Çeviri İngilizce
2,588 parallel translation
Param var. Bir sürü param var.
I have money. I have- - l got a lot of money.
Çünkü aşırı fazla param var ve ben Maluku'dayken işe yaramıyorlar.
Because I have quite a lot of money and it's no use to me in Maluku.
Adamım, toplu param var.
Yo, man, I would have collected.
Param var!
I have money!
Ayrıca, benim param var.
Besides, I got money.
Param var, çok arzuluyum. Çok azdım ve düşündüm ki...
I got cash in my pocket, I got desire in my heart... and I'm a-frothin'and a-foamin', and I was thinking -
Yedekte de 40 benzin param var.
I've still got 40 fuel chips left in reserve.
Param var.
I got money, and I got...
- Yani, param var, saç kesebiliyorum.
I mean, I've got the money, I can cut hair...
Tanrı'dan fazla param var, ve nereden geldiği umrumda değil.
I've got more money than God, and I don't care what I had to do to get it.
Paraya ihtiyacımız yok. Bir sürü param var.
I have plenty of money.
Param var.
I got money.
Biraz param var...
I have some money...
Fakat param var... Çok var hem de...
But I have money, lots of money!
O kadar çok param var ki birazını evin dışına gömüyorum.
I got so much income, I'm having to hide all the shit outside the house.
Hala içinde biraz param var.
But I have the money in that million
Oyun için de param var.
I manage funds for plays, too.
- Evet, yeterince param var.
- Yes. I have enough.
Şarkılarını beğendim ve çok param var.
I like your music. And I have a lot of money.
Fazlasıyla paramız var.
We have the money, more than enough.
Söylenecekler bu kadar. Paramız var.
So all this is to say we have the money.
Ama paramız var.
But we have the money.
"Tonla paramız var, hadi harcayalım!" demişler.
Right there. Look right there.
Paramı geri kazanmak için bir fırsata ihtiyacım var.
- I need a chance to bounce back.
Paramın Derek'in ölümüyle ne ilgisi var?
What does my money have to do with Derek's death?
Paramız var nasılsa.
We have the money.
Artık motorsiklet alacak kadar paramız var!
Well, now I can afford a motorcycle!
Hayır, Jen! Yeterince paramız var!
- No, Jen, we've all got enough money.
Benim param senin de malın var.
Now, I've got money. You've got product.
Özgür kalmak istiyorsun, paramız var.
You want to stay free, we need money.
Neden var olmayan paramızı kimsenin ihtiyacı olmayan bu ürünlere harcıyorsun?
- So good. Why are we spending money we don't have on merchandise nobody needs?
Yeterince paramız var. ve ben bunu berbat etmene izin vermeyeceğim.
We finally have enough and I'm not going to let you mess it up.
Bu kadar param var.
I've only got this.
Paramız var.
We have money.
O zaman bir sorunumuz var çünkü hiç param yok.
Well, then, we got a problem,'cause... I don't have any money on me.
Beraber eve çıkmak için paramız var.
We can, we've got that money, we can move together.
İki kasa daha şampanyam bir kamyon dolusu havyarım ve içinde çıplak yuvarlanacak kadar çok param var.
Now, I want to have you all over for dinner tonight.
İçimde paramın karşılığını alamadığıma dair bir his var.
Is that it? I'm not really feeling like I'm getting my money's worth.
Paramız var.
We have the money.
Paramı aktardığın o İşviçre hesabından haberim var.
I know about that Swiss bank account where you moved my money to.
Müthiş! Ne bir işim var, ne param, ne sevgilim ne yaşayacak bir yerim, ne becerim ne de niteliğim var. Tamam ölümsüzüm.
Great And I have no job, no money, no girlfriend, nowhere to live, no useful skills or qualifications.
Benim de çok param var. Ben de yetimim.
I, too, am very, very wealthy.
Okul komitesinden pilot program olarak bir ödeneğimiz var ve bir kaç kurumdan gelen paramız var.
Got a grant as part of a pilot program from the board of ed and money from several foundations.
Paramızı geri almak için önünde büyük bir fırsat var.
You got this crazy opportunity to get our money back.
Paramız var, yani sağdıç...
We've got the money, so the best man...
O işsiz bir aktris, benim de param ve uyuşturucum var.
She's an out-of-work actress, and I have money and drugs.
Ya saçmalama nereye gideceğiz, paramız mı var?
Stop bullshitting, do we have the cash to go anywhere?
Bak, hiç param yok ve senin bir gelirin var...
Look, I'm broke and you're relatively moneyed, so... Are we doing a deal?
Ne bir işim var, ne param, ne sevgilim.
And I have no job, no money, no girlfriend.
Şu an hiç param yok ama kendime ait bir şirketim var.
I don't have any money now but, I own a big business
Biraz paramız var.
It took me awhile, but I got him to start talking to me.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
param 46
paramount 22
param yok 109
paramı 23
paramı ver 38
param nerede 79
paramı geri ver 31
paramı geri istiyorum 33
paramı istiyorum 62
param 46
paramount 22
param yok 109
paramı 23
paramı ver 38
param nerede 79
paramı geri ver 31
paramı geri istiyorum 33
paramı istiyorum 62