Belki Çeviri İspanyolca
243,950 parallel translation
- Belki öylesi de iyi olurdu.
Quizá eso hubiera sido bueno.
Belki şişedekiler yasa dışı değildir.
Quizá las drogas en esos viales no fueran ilegales.
Belki de yasa dışı değildi, - ama kamyonete eroin koyanlar...
O digamos que no era una sustancia ilegal pero quienquiera que puso la heroína en el maletero...
En önemlisi, bütün paramı geri alabilirim. Belki de daha fazlasını.
Podría recuperar todo mi dinero, y quizá más.
Yani demo için belki beni kiralayabilirsin.
Podrías contratarme para ayudarte con el demo.
Bilmiyorum. Belki de bu insanlar haklıdır.
Quizá ellos tengan razón.
Belki de bu işi bırakıp, yoluma bakıp, ümitsiz, sikik bir TaskRabbit * olmalıyım.
Quizá deje esta idea, y me convierta en un asistente patético.
Belki de.
Quizá.
- Belki morali düzelirdi çünkü ona inanıyor.
-... quizá le elevase la moral. - Cree en él.
Belki.
Puede ser.
- Belki nehri geçip biraz kan dökmeliyim.
Puede que cruce el río y derrame un poco de sangre.
Belki de yeterince içtin, efendim?
Tal vez ya bebió demasiado, señor.
Belki de sana bir balta bulacağız.
Tal vez te consigamos un hacha.
Ve belki de bende.
Y tal vez dentro de mí.
- Belki şeydendir- -
Quizás porque...
Belki de pespaye insanları taşımaktan sıkılmışlardır artık?
Tal vez se cansaron de transportar incómodos humanos.
Belki büyük resme odaklanmadan önce oksijen bulmak daha iyi olur, ne dersin?
Encuentra algo de eso y deja el panorama general para más tarde, ¿ vale?
Belki de ikisinin. Bir çeşit telepatik bağlantı var.
Alguna clase de enlace telepático.
Belki de gelmeyecek.
Puede que no venga.
Belki beni etkilemeye çalışıyorsundur.
- No lo sé. Quizás estás tratando de impresionarme.
Belki de, yüz ver-mele diyorlardır diye düşündüm.
Luego pensé que decían "eschivando".
Belki sana eşlik ederim.
Podría acompañarte mientras conduces.
- Belki kendi kilisem bile olur!
- Quizá un día tenga mi iglesia.
Ajan Keen'e kefil olursun, ve Belki Jimmy, Super Bowl için zamanında çıkar.
Responda por la agente Keen y puede que Jimmy salga a tiempo para la Super Bowl.
Belki de gerek yoktur.
O puede que no tengamos que hacerlo.
Belki felsefenin yardımı olur.
Eso puede ayudarme.
Belki de siz bahşişe katabilirsiniz.
Quizás los demás os podéis ocupar de la propina.
Belki başka kartınız vardır?
Está mal. ¿ Tiene quizás otra tarjeta?
Bilmiyorum. Belki de bagajım senin için yeterli bir mesaj olmamıştır.
Tal vez el maletero de mi coche no mandó el mensaje lo bastante claro.
Belki de bunu doğrular.
Tal vez eso se sostendrá.
Belki bir ya da iki gün.
Es decir, no sé... ¿ tal vez un día? ¿ Dos?
Belki birbirimize yardım edebiliriz.
Quizá podamos ayudarnos mutuamente.
Demek istiyorum ki... Belki doğru yönde etki etmedi belki bir dalgalanma etkisi olmuştur.
Me refiero a que... tal vez... tal vez no hace efecto inmediatamente, como... como una especie de onda.
Bay Başka Gelecek Başkan belki.
Sr. Alcalde de una realidad alternativa, puede.
Belki de ona erkek arkadaş başarısızlıklarımı anlatmalıydın.
Quizá podrías explicarle el historial que tengo con mis novios.
Belki de gururu üstün geldi, dönüp Eleanor ayrılasıya kadar bekledi sonra da o çivi tabancasını Jamie'nin kafatasında kullandı.
Tal vez el orgullo se apoderó de ella, y volvió más tarde, esperó a que Eleanor se fuera, y después usó esa pistola de clavos en el cráneo de Jamie.
Belki görüleri eksikleri doldurabilir.
Tal vez unas visiones podrían llenar los huecos.
- Belki.
- Quizás.
- Belki Guy Fawkes gecesidir. - Ne, Mart'ta mı?
- Quizás niños pidiendo dinero para los fuegos artificiales. - ¿ En marzo?
Belki de.
Quizás.
Belki ben çözümü bulmuştum.
Así que tal vez tenga la solución.
Belki değilim.
Tal vez no.
Belki sana yardım edersem... hayatına devam edip mutlu olabilirsin.
Tal vez con mi ayuda seas capaz de seguir adelante y puedas serlo.
Belki de değişeceğini düşünmekle hata ettim.
Tal vez estaba equivocado al pensar que podía cambiar.
Belki de Regina haklıydı.
Quizás Regina tenía razón.
Belki de burada olmamın bir sebebi vardır... ama bu onu kurtarmak değildir.
Tal vez hay una razón por la que estoy aquí pero no es para salvarla.
Belki de ona güvenmeden önce... büyüyü bozarak işe başlayabilir.
Tal vez pueda empezar deshaciéndola antes de que confiemos en ella.
Diyordum ki belki... sana içki ısmarlayabilir miyim?
Y me preguntaba si, tal vez, puedo invitarte un trago.
Belki not falan bırakmıştır.
Quizá haya una nota.
Belki biz?
¿ A nosotros, quizá?
Belki de başka bir uygulamadır.
Quizá era otro formato de chat.
belki de 1259
belki bir gün 64
belki de öyle 45
belki daha sonra 97
belkide 50
belki sen 32
belki değil 57
belki mi 36
belki sonra 108
belki de hayır 17
belki bir gün 64
belki de öyle 45
belki daha sonra 97
belkide 50
belki sen 32
belki değil 57
belki mi 36
belki sonra 108
belki de hayır 17