English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Belkide

Belkide Çeviri İspanyolca

2,921 parallel translation
Ve sonra, belkide...
Y luego, quizás...
Belkide ayrılığın başka bir nedeni var.
Tal vez el rompimiento fue por otra cosa.
Sana katılıyorum, ama belkide sorun baban değil.
Estoy de acuerdo contigo, pero tal vez el problema no es papá.
Belkide o eski duyguları tekrar bulmaya ihtiyacın var.
Tal vez necesitas encontrar esas viejas emociones otra vez.
Birinin beni toparlamasını, yemeğe götürmesini, ve hatta belkide güldürmesini istiyorum.
Quisiera que alguien me recoja, me lleve a cenar y hasta me haga reir.
Şimdi belkide başkasıyla birliktesin.
Ahora es posible que tengas a alguien.
Belkide birebir gelip sana olan biteni açıklamak için şansımı denemem gerektiğini düşündüm.
Yo... pensaba que quizás probaba suerte en persona, me darías la oportunidad de explicarme.
Belkide o haklıdır.
Quizá tenga razón.
Belkide bunu yapabilmek için gerekenler bende yoktur.
¿ Sabes? quizá no tenga lo que se necesita para terminar.
Ve belkide sen ve ailedeki diğer herkes, herşeyi benim için yapmamış olsaydınız bende birşeyler öğrenebilirdim.
Y podría haber aprendido algo Si tú y todos en esta familia no hicierais todo por mí.
Belkide herkesin işinden uzak durmam daha iyi.
Quizás debería mantenerme alejado de los asuntos de todo el mundo.
Belkide zaman bizim üzerimizden hiç geçmedi.
Tal vez el tiempo nunca pasó para nosotros
Belkide, ama bence kesinlikle erkek arkadaşınmış gibi duruyor.
Quizá, pero era definitivamente rollo novio.
Bunu eve götürdüm, ve düşünmeye başladım, belkide biraz fazla zorluyorum.
Luego volví a casa, y empecé a pensar, que tal vez lo estaba intentando demasiado.
- Bilemiyorum. Belkide.
- No lo sé, probablemente.
Bilemiyorum. Belkide kapalı yapılmış bir satış olabilir.
No lo sé, es como si la compra estuviese encubierta.
Belkide yüzlerce dönüm araziye bakmıştır... Bazıları Kaliforniya'da bile değildi.
Debió visitar miles de hectáreas... algunas ni siquiera en California.
Tamam, belkide...
Bueno, OK, Quizás...
Belkide başka bir planı vardır, belki önce çocuklara yaklaşmayı deneyecek.
Quizás planea hacer una táctica evasiva y pedírselo a los chicos primero.
Belkide.
Bueno, a lo mejor.
Belkide iş hayatında kişisel bir kin duymadığın içindir.
Quizás cuando no tienes, - rencillas personales de por medio.
Belkide ondaki okulu sevmeme düşüncesi buradan geliyor.
Tal vez la actitud de que no le gusta la escuela es por eso.
Belkide Abby bizimle saklambaç oynuyordur.
A lo mejor ella está jugando desde hace mucho al escondite con nosotros.
Belkide sadece yemek yemeliyiz ve.
Quizá deberíamos, ya sabes, comer.
Belkide onu uyutmalı ve komaya sokmalıyız O zaman, Hiçbir şey hissetmez.
Quizás sería más amable dejarla en un estado vegetativo permanente - sin sentido ni sensibilidad.
Belkide bu duruşmayı amaçlarına hizmet için istedi.
Tal vez por eso quiso este juicio.
Belkide onu rehabilite edebilirsin. ona infazını gören şahiti göster. Ama belki duygusal olarak zor.....
Puede que logres rehabilitarlo, demostrarle que ejecutar testigos tiene cierto sentido, pero que puede ser emocionalmente dañino.
Şimdi kişisel bağlılık çok önemli, ama belkide olanlar senin önünde bir engeldi, Greg.
En este momento, las lealtades personales son importantes, pero puede que ésta sea una encrucijada para ti, Greg.
Belkide işler umduğumuz gibi gitmiyor.
Ya podría haber salido mal.
Belkide çocuklarla beraber zamanında gidebildi?
Quizás puedo escapar con... ¿ Con tus hijos?
Belkide sonsuza kadar burada kalmalıyız.
Tal vez deberíamos permanecer aquí para siempre.
Belkide kendisi bunu eşitlemek istiyor.
Quizás está tratando de reparar su error.
Tamam belkide artık susmalısın.
Vale, quizá deberías parar de hablar.
Düşündüm de belkide ortaya çıkar, bilirsin?
Creía que hoy vendría, ¿ sabes?
Belkide Griffin'in geri gelme sebebi budur.
Ésa es la razón por la que el grifo ha vuelto.
Alma, belkide size bir iyilik yapıyorum.
Ahora, ahora, Alma, tal vez esté haciendo a todos un favor.
Belkide esprilerin bir kaynağı yoktur.
A lo mejor el chiste no tiene una fuente
Sana söyledim, belkide bu yukarıdan bir işaretti.
Sólo digo que quizás podrían poner una maldita señal.
Belkide esprilerden çıkar sağlayan birisi kaynağı öğrenmemizi istemiyordur.
Sería seguro asumir que alguien no quiere que sepamos el origen de ese chiste.
Belkide Van Gogh gibi kendi akımının öncüsüdür.
Quizás él se adelante a su tiempo, como Van Gogh.
O zamandan beri belkide öncesinden...
Incluso desde antes...
Belkide amcan atalarının toprağına biri sinirlendi ve intikam almaya karar verdi.
Quizás uno este molesto porque tu tío construyo en sus terrenos y decidió cobrar venganza.
Tamam belkide duyamıyorsun.
Esta bien, quizás no.
Belkide sınırımızın bile üstünde.
Quizás más de la que podemos manejar.
Belkide annesiyle konuşmalıyım.
Quizás debería hablar con su madre.
Belkide saldırganı defetmek için kullanmış olabilir.
¿ A lo mejor lo utilizó para intentar defenderse de su atacante?
- belkide daha fazla olduğundan.
Quizás sea más.
belkide sen hayaletsin.
A lo mejor lo eres tú.
belkide arabamın anlatmaya çalıştığı şey budur.
Bueno, tal vez sea eso lo que mi coche trataba de decirme.
Düşünüyorumda, belkide sırada sen varsın.
Bien, creo que podrías ser la siguiente.
Belkide onun bacaklarini koparmaliyiz boylece artik kacamaz.
Quizá deberiamos romperlo por la mitad así no se escapa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]