Ben de istemiyorum Çeviri İspanyolca
2,718 parallel translation
- Ben de. Ben de istemiyorum. - Evet.
- Yo tampoco quiero irme.
- Ben de istemiyorum.
- Yo tampoco. Están de tu lado.
İnan bana, bunu ben de istemiyorum.
Créame, no quiero más esto.
Ben de istemiyorum.
Yo tampoco.
Ben de istemiyorum ama mecburuz.
Yo no quiero, pero nos vemos obligados.
Pekâlâ, güzel, bunu ben de istemiyorum.
- Muy bien. Yo tampoco quiero que lo hagas.
Ben de istemiyorum.
Tampoco yo.
- Bunu ben de istemiyorum Mitch ama doğru söylüyor.
No quiero soltarla, Mitch, pero tiene razón.
- Ben de istemiyorum.
- Yo tampoco.
McDeere'ın zarar görmesini ben de istemiyorum.
Yo tampoco quiero ver a McDeere herido.
Onlar istemiyorsa ben de istemiyorum.
Ellos no quieren y yo no quiero.
Siz Hae Klanı'nın güçlenmesini istemiyorsunuz. Ben de Wirye Sarayı'ndan Yeohwa'nın güçlenmesini istemiyorum.
No quieren que el clan Hae esté en el poder... y yo no quiero que Yeo Hwa esté en el poder.
Ben bunların hiçbirinden amcan Paul'e bahsetmeni istemiyorum.
Me gustaría que no le menciones nada de esto al tío Paul...
Ben ilgilenirim, yabancılarla kalmasını istemiyorum.
Cuidaré de Otis. No quiero que se quede con extraños.
Ben de ona dedim ki sana hiçbir şey almayacağım ve senden de hiçbir şey istemiyorum.
Así que le dije que no le compraría nada y que no quería que me regalara nada.
Bunu senin üzerine yıkmak istemiyorum ama liseden beri kasabadaki ana müzik figürü hep ben olmuştum.
Oye, no quiero echarte esto en cara, pero he sido casi que la principal figura musical de esta ciudad desde la secundaria.
Biliyorum. Ben de ailenin yanında seks yapmak istemiyorum.
Yo tampoco quiero hacer el amor con tu familia.
Ben de sizin gibi burada fazladan kalmak istemiyorum.
Yo tampoco quiero pasar tiempo aquí.
Ben polislerden kaçmak istemiyorum!
¡ No quiero huir de la policía!
- Ben de öyle olsun istemiyorum...
- Y no quiero...
Ben de artık seninle görüşmek istemiyorum.
No quiero más esto.
Tamam o zaman, ben çantacı olmak istemiyorum.
Si, bueno, no quiero ser el hombre de los bolsos entonces.
Kmart çok iyi gitti bana pantolon alma pilates yapmak istemiyorum ve ben de seni göreceğim için heyecanlıyım.
Kmart fue genial, no me compre unos pantalones, No quiero hacer Pilates, y estoy emocionado verte, también.
Doğru olmasını ben de senin kadar istemiyorum, ama belki de suçludur.
Escucha, No quise que pasara esto, pero tal vez es culpable.
Ben de senin yuzunu asla gormek istemiyorum
Yo tampoco volvere a mirar tu cara.
Ben de senin yuzunu asla gormek istemiyorum
Nunca volvere a mirar tu cara.
Başka kızkardeş istemiyorum ben!
De ningún modo. ¡ No quiero tener otra hermana!
Beyler, şoförüm sizi istediğiniz yere götürecek ama ben bu sohbete tanıklık etmek istemiyorum ve burada iniyorum.
Señores, mi conductor los llevará adónde quieran ir pero no puedo ser parte de esta conversación. Así que aquí es donde salgo.
Ben de her gece senin lanet akşam yemeğini pişirmek ve koca götünü temizlemek istemiyorum, ama yapıyorum.
Y no quiero cocinar tu puta cena cada noche y limpiar tu culo gordo, pero lo hago.
Ben öyle bir dünyada yaşamak istemiyorum. Sizlerin de yaşamak istediğinize inanmıyorum.
Y es un mundo en el que no quiero vivir, y no creo que alguno de ustedes también lo quiera.
Ben de durmak istemiyorum.
Y no te voy a detener.
Ama ben bir sürü sallanan diş istemiyorum.
Pero no quiero una boca llena de dientes que faltan.
Ben senden bir şey istemiyorum.
Yo no quiero nada de ti.
Bu sadece güvenlik tatbikatı Ama ben bunu kaçırmak istemiyorum
Es solo un ejercicio de seguridad, pero no quiero que ninguno de vosotros se lo pierda.
YOU, biliyorum efendim ben istemiyorum ATIK DO SİZİN daha fazla zaman.
Sabe, señor, no quisiera hacerle perder más de su tiempo.
- Ben diyorum ki... biraz daha bu odada kalmak istemiyorum... Kutsal İttifakın yönetimi bana verilmediği sürece.
- Yo digo... que no estoy dispuesto a permanecer en este salón un momento más... a menos que me garanticen el mando de la unión sagrada.
ve ben istemiyorum - ben de sarhoşum, hala da sarhoşuz, ve bu olmamalı,
Yo estoy borracho, hay mucho consumo de alcohol y simplemente no... No me gusta cómo se dio todo.
Ben seni de kaybetmek istemiyorum.
No quiero perderte también.
İyi ama ben... Senin işyerindeki yabancı bir kadından "anlaşmalı" bir bebek istemiyorum.
No quiero un hijo de una mujer extraña a través de un esquema.
- Senin gibi insanlara katlanamıyorum. Ama Elizabeth bununla başa çıkamaz. Ben de Iowa'ya dönmek istemiyorum.
- No soporto a gente como ustedes, pero Elizabeth no puede con esto y nunca quiero volver a Iowa después de lo de hoy.
Sen benim dünyamda yaşamak istemiyorsun ben de kesinlikle seninkinde yaşamak istemiyorum.
No quieres vivir en mi mundo, y desde luego yo no quiero vivir en el tuyo.
Şimdi ben istemiyorum.
No quiero nada más de él.
Ama bunların hiçbirini istemiyorum ki ben.
Yo no pedí nada de eso.
- Hayır. Ben de istemiyorum.
No, yo tampoco.
Eğer kızım senin ne dediğini biliyorsa ben bilmek istemiyorum.
No quiero saber si sabe de qué estás hablando.
Aslında, iyi biri de sürekli olarak terletici sorular sorup duruyor. Ben de cevaplamak istemiyorum.
Sí, está bien, pero siempre trabaja conmigo haciéndome preguntas realmente difíciles que no me gusta responder.
Asıl ben senin kızını istemiyorum.
Yo rechazo la propuesta de tu hija.
Ben de onunla bozuşmak istemiyorum çünkü birlikte çalışmamız gerekiyor.
Y no quiero pasar sobre él, porque tenemos que trabajar juntos.
Ben de kimseyi aramak istemiyorum, şaka mı yapıyorsun?
No quiero llamar a nadie. ¿ Me tomas el pelo?
Ben de olmasını istemiyorum zaten.
Y no me gustaría que lo fuera.
Ben de gitmek istemiyorum.
- Yo tampoco quiero ir.
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17