Ben de üzgünüm Çeviri İspanyolca
1,094 parallel translation
Sormayacağım çünkü ben de üzgünüm.
No lo haré porque también yo lo estoy.
- Şey, ben de üzgünüm.
- Pues, yo también estoy triste.
Ben de üzgünüm.
Yo también lo siento.
Ben de üzgünüm Bay Simms çünkü ne yapacağımı biliyorsunuz...
Yo también, Sr. Simms.
- Ben de üzgünüm, Nick.
- Yo también, Nick.
- Ben de üzgünüm.
- Yo también lo siento.
Şey ben de üzgünüm.
Bueno yo también lo siento.
Ben de üzgünüm, ama sanırım hiç de... endişelenecek zaman değil, ha?
Yo también lo siento, pero no es el momento de preocuparse por eso.
Öyle mi? Ben de üzgünüm.
Sí, bien, yo también lo siento.
O yüzden evet, ben de üzgünüm.
Sí, lo siento, también.
Ben de üzgünüm.
Bueno, yo también lo siento.
Evet, ben de üzgünüm.
Sí, yo también.
* Geç kaldığım için ben de üzgünüm.
Sí... Pero yo también voy retrasada.
Aradığına ben de üzgünüm.
Yo también siento que hayas llamado.
Ben de üzgünüm Dottie.
Yo también lo siento, Dottie.
- Ama öyle. Evet ben de üzgünüm.
Pero es cierto.
- Evet, ben de üzgünüm, Bayan Davenheim.
Lo lamento mucho.
Sen biraz utangaçtın ben de tam bir aptal... ve üzgünüm.
Tú eras una pequeña tímida, y yo era un estúpido... y lo siento.
Ben Myra, üzgünüm beni kaçırdınız.
Myra al habla. Si me echas de menos, Dime como encontrarte.
Ve ben de çok üzgünüm, sana inanmadığım için.
Y siento mucho no haberte creído.
Madam Bovary, gerçekten çok üzgünüm ama... alacaklılar yüklü siparişler gibi, elde olmayan şartlar yüzünden, borcunuzu ödemenizi istemeliyim. Ben toplam borcunuzu buraya çıkardım.
Sra. Bovary, lo lamento pero... una desafortunada cadena de acontecimientos... grandes compras y malos deudores... me obligan a pedirle el dinero que Usted me debe.
Maggie, Be-ben Rick için çok üzgünüm. Gerçekten. Özür dilerim.
Maggie, siento lo de Rick, de verdad.
Dinle, çok üzgünüm, ama ben tam da bir arkadaşımla buluşmak üzere dışarı çıkıyordum.
Lo siento, pero estaba a punto de salir para ir a ver a un amigo.
Ben de seni utandırdıysam üzgünüm.
Y yo que te avergüences de mi presencia.
üzgünüm. ne ben ne de Tanrı, Homer Simpson'ın ayakkabı gıcırtısı ile boy ölçüşebileceğimizi sanmıyorum. neden o oturana kadar beklemiyoruz?
El Señor y yo no podemos competir con el chirrido de los zapatos de Homero. ¿ Por qué no esperamos hasta que se siente?
Sizi rahatsiz ettigim için üzgünüm, ama sizinle tanismaliydim çünkü siz hayatimda gördügüm en yakisikli en güçlü erkeksiniz " desem, simdi, bana inanir miydiniz? Yani, eger ben size gelip de,
Si me acerco a ti y digo
Ve biliyorsun ki ben bundan üzgünüm. Seni böyle sevmiyorum.
Y sabes cómo lamento verte triste de esa forma.
Söylemesi üzücü ama ben henüz izlemedim, üzgünüm.
Estoy un poco avergonzado de decir que no ver, lo siento.
ben Seema'nın ölümünden dolayı çok üzgünüm.
Siento la muerte de Seema.
üzgünüm, yoksa ben, bütün aramaların bir listesini yapaardım.
De otra forma, habría hecho una lista de todas las llamadas.
Priya ben üzgünüm, ben öyle mutluydum ki bizim sevgimiz senin kalbinden Seema'nın acısını sildi.
Estaba tan contento de que nuestro amor borrará el pesar de la muerte de Seema de tu corazón.
Ben de çok üzgünüm!
Sí, vale, ¡ pues yo también lo siento!
Simon, üzgünüm ama ben kararımı verdim.
Simon, lo siento de veras. Pero me he decidido.
Ben çok, çok, çok, çok, çok üzgünüm.
De verdad, de verdad, de verdad, de verdad Io siento.
Ben de senin için üzgünüm.
Yo también lamento que no te lo dieran.
Ben de seni kandırdığım için üzgünüm.
Siento haberte engañado.
Oh, Ben çok üzgünüm, Tamamen hayat ve enerji dolu görünüyordu. İlişkilendirmek zor.
Oh, lo siento mucho pareciá estar pleno de vida y energía es dificil de ligar la idea de su muerte.
- Böyle olduğu için üzgünüm Elaine. - Evet, ben de.
- Lamento que ésa sea tu opinión.
Ben de üzgünüm.
Lo siento tambien
Kalbiniz kırıldığı için üzgünüm. Ama ben artık evli bir adamım.
Es inútil enamorarse de mí ahora que estoy casado y con niños.
Kuşku sizi mahvediyor efendim. Ben neden olduğum için üzgünüm.
Advierto que os roe la pasión y me arrepiento de haber sido franco.
Ben de sana dinozor, selülitli, değersiz, osuruklu yaşlı beyaz kadın dediğim için üzgünüm.
Me lo merecía. Lamento haberte llamado dinosaurio, celulítica, basura blanca pedorra vieja.
Rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama Doktor ve ben sol kaplamadan aldığımız maddeyi incelerken çok şaşırdık.
Lo siento... por interrumpir, pero el Doctor y yo hemos encontrado algo sorprendente en el análisis de la materia que sacamos del casco.
"Selam, üzgünüm, ben biraz kafadan çatlağım, yüzüğü geri alabilir miyim" nasıl?
Hola, soy yo, lo lamento, soy una sicótica. ¿ Puedo tener de vuelta el anillo?
Nicole çok üzgünüm ama ben neden söz ettiğini bilmiyorum.
lo siento. No tengo la menor idea de lo que estás diciendo.
- Ben de gittiğim için üzgünüm!
¡ Y yo lamento irme!
- Bakın, sizi rahatsız ettiğim için üzgünüm ama ben Birleşik Devletler Posta çalışanıyım.. ... ve benim posta kamyonuma, bir grup çakır keyif, postadan nefret eden survivalist * tarafından pusu kuruldu.
- Mire, lamento molestarlo pero soy un cartero y mi camioneta fue emboscada por una banda de personas que odian los correos.
Her biriniz bu şeyle birlikte yaşamak zorunda kalacaksınız... ve ben bunun için, üzgünüm. Siz bütün iyi insanlar için.
Tendréis que vivir con esto... y lo lamento de veras, porque sois buenas personas.
- Ben de üzgünüm, evlat.
Yo también lo siento.
Beni mutlu etmek için yaptı, ben de sizi mutlu etmek için ve çok üzgünüm.
Para complacerme. Yo lo hice para complacerlos a ustedes, y lo siento.
Bir tanesi kendini öldürdü ve ben de grubu alıp Cumartesi günü cenazeye götüreceğim. Çok üzgünüm ama- -
En realidad uno de ellos se ha suicidado, así que voy a llevar a todo el grupo... al funeral, el Sábado, pero...
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17