Ben getirdim Çeviri İspanyolca
1,637 parallel translation
Ekvator Kitapevi'nden buraya ben getirdim.
Yo la traje a tu casa de Libros Ecuador.
Bu dünyaya seni ben getirdim.
Yo te traje a este mundo.
Onu ben getirdim.
Yo lo traje.
- Ben getirdim.
Me traje el mío.
- Matias'ı ben getirdim.
- Yo traje a Matias.
Onu buraya ben getirdim.
Soy la que lo traje aquí.
Unutma, seni bu dünyaya ben getirdim. Ve de ben gönderebilirim.
Y no lo olvides, yo te he traído a este mundo y puedo mandarte al otro.
Quen, seni bu dünyaya ben getirdim ve eğer Joe hakkında böyle konuşursan geberten de ben olurum. - Anladın mı?
Quen, te traje al mundo pero, te sacaré de él si te oigo nuevamente ese tono contra Joe.
- Arabayla ben getirdim.
- Yo conduje.
Bu insanları buraya ben getirdim.
Yo los traje aquí.
Stewie'yi bu dünyaya ben getirdim. Şimdi onu ortadan kaldırma zamanı!
Yo traje a Stewie a este mundo, y es hora que yo lo saque de él.
Jöleleri kalmamış ben de sana krema getirdim.
No tenían más de mermelada, así que te traje de crema.
Ben... Ne olur ne olmaz diye yanımda getirdim.
He traído varios, por si acaso.
Ben mi getirdim?
Te traje aquí?
Ben filmime nasıl bir aptal getirdim?
Qué héroe más torpe he seleccionado para mi película.
Bu arada ben de bir şeyler getirdim.
Yo también te compré algo.
Bu işi ben meydana getirdim ve sayemde bok gibi para kazandınız.
Yo puse este consultorio y los hice a todos asquerosamente ricos.
Stan, bu ildekilerin yarısını ben dünyaya getirdim ve bu kendimi iyi hissetmemi sağladı diğer yaptığım şeyler ise hiç hissettirmedi.
Averiguare que es lo que le paso con la autopsia De otra forma nunca lo sabre
Ama ben kızınız için hediye getirdim... sizin için değil
Pero yo he traído un regalo para su hija...
Hangisi karar veremedim ben de ikisini getirdim. Buyur çay ve kahve?
Por si quiere, té o café.
Ben getirdim.
Yo traje cadenas.
Kendi aileni doğum gününe davet etmedin... ama ben sana bir hediye getirdim.
Ni siquiera te preocupaste de invitar a tus padres a tu fiesta de cumpleaños, pero... te he traido un regalo.
Ben... Ben, yardımı olabileceğini düşündüğüm birkaç şey getirdim.
Traje algunas cosas que pensé podrían ser útiles.
Bunu sipariş etmiştiniz, ben de size getirdim.
Se han decidido, han escogido esto y se lo he traído.
Ben kendim getirdim.
- No importa. Traje el mío.
Ben seni Moka'ya getirdim, şimdi sen de yatağına döneceksin.
Yo te llevaba hasta Moka y tú te ibas a la cama.
Sence de Gölgeyi ben mi getirdim?
¿ Crees que yo traje a la sombra?
Seyirciler için bir CD getirdim. Sihir değil. Bu sadece bir dans kareografisi, Karen ve ben yapardık bunu, depoda.
Es solo que practicaba con mis amigos hace tiempo.
Ben Ez Breezy, vahşi batının en iyi alışverişini getirdim.
Soy EZ Breezy y tengo las mejores ofertas del Salvaje Oeste.
Ben bizi buraya getirdim ama.
Bueno, parece que quedaremos atascados aquí mismo.
- Ben, sana birşey getirdim.
- Ben, te traje algo.
Ben de Mika'nın kayıp ilanlarını getirdim.
Tengo anuncios de Mika.
Kitap sayısı yetersiz kalır diye düşündü, ben de bunları getirdim.
Tiene miedo de quedarse sin stock, entonces se los llevo.
Mami'yi ben dünyaya getirdim neye sahip olup olmadığım hakkında ders vermeye kalkma bana.
Pero me he encargado de que nadie me dé lecciones... acerca de lo que es mio.
Ben de sana bu mahkeme celp listesini getirdim. ( celp : mahkeme çağrısı )
Te traje una citación legal.
Molly dosyalarımı düzenledi, ben de eski haline getirdim.
Molly reestructuró mis archivos, y yo los volví a dejar como estaban.
Emirler almıştım, ben de bunları yerine getirdim. Ve şu anda tıpkı sizin gibi ben de bir hedef durumundayım.
Me impartían órdenes, cumplía esas órdenes y ahora estoy en la mira, como ustedes dos.
Hamile bir bayan beni durdu ben de onu buraya getirdim.
Una mujer embarazada me paró, La traje aquí. La atendieron.
ben tüm bu tasarıları eğlence haline getirdim... reconstruccin ofisine ve iyiliksever yardım... con Jay Garner.
Terminé siendo destinado... a la oficina de reconstrucción y ayuda humanitaria... con Jay Garner.
Ben biraz post, bizon ve geyik getirdim.
Yo traje cuero de bufalo.
Herneyse. Ben Cassie'i getirdim.
De todos modos traje a Cassie.
Dışarıda duruyordu, ben de temizledim. Sonra da kapıp getirdim.
La he limpiado, la he pulido.
Ben de seksin düşündüğümden daha zor olduğuna kanaat getirdim.
Pienso que el sexo debe ser más difícil de lo que creí.
Ben de arabayla dolaştırıp sabah 5'te buraya getirdim.
No había celdas disponibles, así que di un paseo con ellos hasta las 5 a.m.
Ben'den bunu getirdim.
Esto es de parte de Ben.
Ben kırmızı şarap getirdim.
Yo traje dulces con licor.
Ben de eski yıllıkları getirdim, belki bizi güldürürler.
Yo traje anuarios viejos, puede ser divertido.
- Ben Haley'i getirdim, ki o da yemek getirdi.
- Traje a Haley, que trajo la comida.
- Ben de seksi vücudumu ve Rachel'ın Denali'sini getirdim.
Traje mi cuerpo sexy y el auto de Rachel.
O öldü, ben de onu geri getirdim.
Murió, y la traje de nuevo.
Ben... Parayı yanımda getirdim... Evde bırakmaya korktum...
Lo siento... no te pude ayudar.
getirdim 98
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben geliyorum 81
ben gelemem 35
ben gittim 40
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben geliyorum 81
ben gelemem 35
ben gittim 40
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
ben gayet iyiyim 35
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitmiyorum 138
ben gitsem iyi olacak 25
ben görüyorum 25
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitmiyorum 138
ben gitsem iyi olacak 25
ben görüyorum 25