English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ D ] / Daha yeni geldim

Daha yeni geldim Çeviri İspanyolca

501 parallel translation
Hayır, daha yeni geldim zaten.
Pero si acabo de volver.
Bu kasabaya daha yeni geldim ve ne yapacağımı bile bilmiyorum.
Soy nuevo aquí, no sé cómo funcionan las cosas.
Daha yeni geldim buraya.
Pero si acabo de llegar.
Daha yeni geldim.
Acabo de llegar.
Yanınıza daha yeni geldim.
No he estado contigo hasta ahora.
- Daha yeni geldim.
- Acabo de llegar.
Gitmek mi, daha yeni geldim, nereye gideceğim?
Si acabo de llegar. ¿ Adónde?
Daha yeni geldim!
¡ Acabo de llegar!
Bouche'un restoranına daha yeni geldim. Şimdi ayrılırsam tuhaf kaçar.
Acabo de llegar, irme en seguida parecería sospechoso.
Daha yeni geldim.
- Acabo de regresar.
Başkan, daha yeni geldim!
Mayor, acabo de llegar.
Şey, büroya daha yeni geldim de.
He llegado hace un momento.
Ne kalabalık ama. Uzun süredir burada mısın? Daha yeni geldim.
¿ Hace mucho que llegó?
- Daha yeni geldim, zamanım olmadı.
- Acabo de llegar, no he tenido tiempo.
Daha yeni geldim danışman.
Honorable señor, he vuelto.
- Daha yeni geldim.
- Acabo de llegar. Tengo hambre.
- Hayır, daha yeni geldim.
No, acabo de llegar. ¿ Qué es eso?
Daha yeni geldim.
¿ Cómo voy a saberlo?
Çok kötü bir acının üstesinden daha yeni geldim.
Acabo de superar un duro golpe.
- Daha yeni geldim.
- Pero si parece que acabo de llegar.
Yüzbaşı, daha yeni geldim.
Capitán, acabo de llegar.
Buraya daha yeni geldim ve sen benden gitmemi mi istiyorsun?
Acabo de llegar y quieres que me vaya.
Johanson'un yerinden daha yeni geldim.
Acabo de llegar de donde Johanson.
Oralardan daha yeni geldim.
Acabo de volver de esos lares.
Nerede olduğumuzu bilmiyorum, buraya daha yeni geldim.
No sé dónde estuvimos y acabamos de estar allí.
Ben daha yeni geldim.
Solo pasaba por aquí.
Biraz takılmak için daha yeni geldim.
- No. Vengo aquí a pasar el tiempo, eso es todo.
Daha yeni geldim.
En ella estoy.
- Ama daha yeni geldim.
- Pero acabo de llegar.
Daha yeni geldim.
Acabo de bajar.
Daha yeni geldim, tükenmiş haldeyim, bir sürü işim var ve sen hâlâ durmuş çılgın hikayelerinle...
Acabo de llegar, estoy agotado, tengo una tonelada de trabajo, y Ud. aún sigue aquí
Kasabaya daha yeni geldim.
No, doctor, acabo de llegar a la ciudad.
Daha yeni geldim.
No sé, acabo de llegar.
Fakat sizin de bildiğiniz gibi Washington'dan daha yeni geldim. Evet, evet, doğru.
Sí, así es.
Ben buraya Philadelphia'dan daha yeni geldim.
Soy sólo de Filadelfia, sabes.
Fakat, daha yeni geldim.
Pero si acabo de llegar.
Affedersiniz. Daha yeni geldim de.
Acabo de llegar.
- Yapma Bemis, daha yeni geldim.
- ¡ Acabo de llegar!
- Hayır, daha yeni geldim.
- No, acababa de llegar.
Daha yeni geldim.
No sé de qué hablas, acabo de llegar.
Neredeyse yolu yarıladık, ancak daha yeni 37. sayfaya geldim.
Debemos estar a mitad del viaje. Porque sólo voy por la página 37.
Ama daha yeni, geldim.
Acabo de llegar.
Daha yeni geldim.
Acabo de entrar.
Daha yeni geldim, Greg...
¿ pero qué más puedo hacer?
Belki de kendimi iyi ifade edemedim. Daha yeni Kleinschmitz'den geldim ve orada iyi tanınırım.
Debo decirle que vengo de Kleinschmitz, donde era conocida.
Fakat tıpkı Samson'un uyanışı gibi kendimi toparladım, daha yeni ve daha iyi bir ülkede, daha yeni ve daha iyi bir hayat kurmak için oğlumu alıp batıya geldim.
Pero me levanté como Sansón en su ceguera, y vine al Oeste con mi hijo para empezar una nueva y mejor vida en un país nuevo y mejor.
Ne zaman üniversiteye geri dönüyorsun? Daha yeni eve geldim.
- ¿ Cuándo vuelves a la facultad?
Diyeceğim ki, " Kanada'dan yeni geldim. Orada daha çok Fransızca konuşuyorlar.
Digo : " Hola, acabo de llegar de Canadá, Allá hablan mucho en francés.
"Daha yeni bir defileden geldim. " Mükemmel kırmızı bir elbise vardı, kesinlikle tam senlik! "
"Acabo de venir de un desfile, hay un vestido rojo que es perfecto."
Ben daha yeni geldim.
¡ Si acabo de llegar!
Daha yeni geldim.
Jennifer está aquí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]