English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ E ] / Eşin mi

Eşin mi Çeviri İspanyolca

337 parallel translation
- Eşin mi?
- ¿ Su esposa?
Eşin mi?
¿ A su mujer?
- Bu senin eşin mi?
- ¿ Ella es su mujer?
- O senin eşin mi? - Hayır.
- Entonces, ¿ es tu mujer?
Manita mı var yoksa eşin mi?
¿ Tienes una mujer... o una esposa?
- Eşin mi?
- ¿ Viene?
Eşim... Eşin mi?
Mi esposa...
- Eşin mi? - Hayır ama...
Eh... no
Kim daha iyi, ben mi eşin mi?
¿ Soy mejor que tu mujer?
Eşin mi?
¿ Es su esposa?
o da, "Eşin mi, eşin ne yapacak beni?" dedi.
Y ella dijo : ¿ "Qué querría tu esposa conmigo"?
Çekmecendeki sarışın, eşin mi.
Y la morena de tu cajón, es tu esposa.
Eşin mi? Gaius.
Tu esposa.
- Eşin mi?
- ¿ Mujer?
Oradaki eşin mi?
¿ Es esa tu esposa?
- Bu kim, eşin mi?
- ¿ Es su mujer?
Elizabeth eşin mi?
¿ Elizabeth es tu mujer?
- Eşin mi?
- ¿ Tu marido?
Eşin mi? O...
- ¿ Tu esposa?
Sana ilk emrim, kontum Leydi Marian'ı eşin olarak alman.
Mi primera orden para vos, conde es que toméis en matrimonio a Lady Marian.
"Benim sevgili Ellen'ime " ona ve öğrencilerine sevgiyle esin vermesi için. "
'A mi querida Ellen para inspirarla a ella y a sus alumnos con amor'.
Eşin için mi?
Para la esposa?
Ve şüphesiz bütün bu filmler boyunca her zaman olduğu gibi, Lina benim esin kaynağımdı.
En aquellos días, Lina era mi inspiración.
Akşamları derli toplu bir eve dönüp çamaşır makinesinin, elektrikli bulaşık makinesinin çöp öğütücünün ve dırdırcı bir eşin gürültüsünü dinlemek.
Apresurándome en volver a mi cálido hogar para escuchar el sonido de la lavadora y del lavavajillas, del triturador de basura y de la esposa gruñona.
- Eşin hoşnutsuz değil mi?
¿ Y no dice nada su mujer?
Sen kendi paçanı kurtaracaksın, eşin de burada kalacak öyle mi yani?
¿ Cree que me salvaría y dejaría aquí a mi mujer?
Öyle mi? Geçen gün eşin köpürmemiş miydi?
Oye, ¿ tú mujer se enfadó conmigo?
- Eşin gelecek mi?
¿ Va a venir tu mujer?
- Söylesene Bert, eşin de seninle geldi mi?
- Dime, Bert ¿ has venido con tu mujer?
Karım benim için her zaman bir esin kaynağı olmuştur.
Mi mujer siempre ha sido mi inspiración.
Eşin dönmeden önce odama gitmek istiyorum.
Debo ir a mi cuarto antes de que regrese tu esposa.
- Peki eşin?
Pero no te dije que yo era divorciado, que mi mujer se fue.
Eşin bugünkü yarışı izleyecek mi?
¿ Va a ver su esposa la carrera?
- Eşin dönecek mi?
- ¿ Ella regresará?
Yalnız her yedi yılda bir mi eşin oluyor?
¿ Solo se aparea una vez cada siete años?
Eşin sana anlatır, değil mi?
Ésta es nuestra gran oportunidad para huir.
Ve sağ elimi öpeceksin. Bunu yaptığında, ben senin eşin olacağım.
Besarás mi mano derecha y entonces seré tu esposa.
Eşin de seninle birlikte Tel-Aviv'de mi?
Y tu esposa está contigo en Tel-Aviv?
Eee, ikinci eşin seni bırakınca çok üzüldün mü? Depresyona girdin mi?
¿ Así que tu segunda mujer te abandonó... y tuviste una depresión?
Eşin de öğretmen mi?
- Tu mujer es maestra. - Sí, ya lo sabes.
Mezuniyet balosundaki eşin de mi bize katılacak?
¿ Vendrá también tu pareja del baile de graduación?
Muhteşem bir bir eşin var öyle değil mi?
Y es una mujer estupenda.
İsviçre'deki eşin yüzünden mi?
¿ Porque fui amante de tu mujer en Suiza?
Ve şimdi, bayanlar baylar... aşkım... esin kaynağım... eşim...
Y ahora, Damas y caballeros, Mi amor, Mi inspiración,
Demek bu iş böyle yürür. Yani şimdi bir pilota esin mi vereceğim?
Así funciones eh, ahora supongo tengo que inspirar a algún piloto?
Benim eşim, onun eşi, senin eşin, hepsi aynı.
Mi mujer, su mujer, tu mujer, son todas iguales.
O senin eşin ve benim kardeşim.
Es tu esposa y mi hermana.
Bayanlar ve baylar, sizi eşim ve esin kaynağımla tanıştırmak istiyorum :
Señoras y señores, quiero que conozcan a mi esposa y musa :
Eşin var mı? Eşim 10 yıl önce gitti.
mi mujer murio hace 10 años.
Bir eşin ve oğlun vardı ve onları terk mi ettin?
¿ Tenías una esposa y un hijo, y los dejaste?
Felix Lejyonlarının generali... gerçek imparator Marcus Aurelius'un sadık hizmetkarı... katledilmiş bir oğlun babası... katledilmiş bir eşin kocası... ve bu dünyada ya da öbür dünyada intikamımı alacağım.
Leal súbdito de Marco Aurelio, el verdadero emperador. Padre de un hijo asesinado marido de una mujer asesinada y tendré mi venganza. En esta vida o en la próxima.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]