Iyiler mi Çeviri İspanyolca
415 parallel translation
Daha iyiler mi?
¿ Están mejor?
Evdekiler nasıl, iyiler mi?
¿ Qué tal las cosas por casa?
Dergiye gönderecek kadar iyiler mi?
¿ Son buenas como para mandarlas a una revista?
Hanımefendi iyiler mi?
Buenos días, señora. ¿ Están bien?
- Nasıl, iyiler mi?
- ¿ Cómo están?
Çocuklar,.. iyiler mi?
Los niños... ¿ están bien?
- Çocuklarımız, onlar iyiler mi?
¿ Nuestros hijos están bien?
Gerçekten iyiler mi?
- ¿ Son buenos de verdad?
Iyiler mi?
¿ Están bien?
Atlar... iyiler mi?
¿ Los caballos están bien?
Yoksa iyiler mi?
¿ Verdad que no?
Sence iyiler mi?
¿ Tú piensas que estarán bien?
- Anne ve Coleen iyiler mi?
¿ Están bien Anne y Coleen?
- Epey iyiler, değil mi?
- Son buenos, ¿ no te parece?
İyiler mi?
¿ Están bien?
- İyiler mi bari?
- ¿ Son buenos?
- Ne iyiler, değil mi?
- Soy toda amabilidad.
- Çocuklar oldukça iyiler, değil mi?
- Los chicos son bastante buenos, ¿ eh?
- İyiler mi, Bayan Cooper?
- ¿ Se encuentran bien los niños Señorita Cooper?
Çok iyiler, değil mi?
Son jugosas, ¿ no?
Muhabir arkadaşım... onun en iyiler arasında...
Mi amigo, el periodista, dice que es de los mejores...
İyiler mi?
¿ Se encuentran bien?
- İyiler mi?
- ¿ Están bien?
Onlar en iyiler, değil mi?
Son los mejores, ¿ no?
İyiler mi peki?
¿ Son buenos?
İyiler mi baba?
¿ Están bien, padre?
Oldukça iyiler, değil mi?
No lo hacen mal, ¿ eh?
Yine de hiç yoktan iyiler, değil mi?
Aun así, son mejores que un dedo en su ojo, ¿ no es así?
Birlikte çok iyiler, değil mi?
Se compenetran muy bien, ¿ verdad?
İyiler mi diye bak, Matthew.
Ocúpate de ellos.
- İyiler, değil mi?
- Son buenos, ¿ no?
Sevgili çocuğum söz veriyorum onlar tamamen iyiler.
Mi querido muchacho van a estar muy bien.
- Senden iyiler değil mi?
- ¿ Le están ganando?
İyiler değil mi?
No esta mal... ¿ Eh?
İyiler mi?
¿ Son buenos?
- İyiler mi?
- ¿ Las quiere?
- İyiler mi?
¿ Están bien?
Benim çocuklarım, senin çocuklarından daha iyiler ben senden daha iyi olsam bile. Öyle mi?
¿ Sí?
Bana iyi göründüler, gerçekten iyiler.
Lucen bien para mi.
- İyiler mi?
- ¿ Qué tal están?
- Onlar iyiler mi efendim? - Evet.
- ¿ Se encuentran bien, señor?
"İyiler" dedi. Kızım gülerken altına kaçırmış.
Me dijo que estaban bien, mi hija se había reído al hacerse pis
- İyiler mi?
- ¿ Se encuentran bien?
İyiler, değil mi?
Bonitas, ¿ eh?
- İyiler mi?
- ¿ Te gustan?
İyiler mi? Her şey yolunda mı?
¿ Le pasa algo a tu familia?
Bence iyiler.
A mi me parecen muy bien.
İyiler mi? - Çok kötüler.
- Son espantosos.
Çok iyiler, değil mi?
Muy bueno, ¿ no?
İyiler mi bana söylersin.
Dime qué te parecen.
- İyiler mi?
¿ Son buenos?