English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ I ] / Işte buyurun

Işte buyurun Çeviri İspanyolca

354 parallel translation
Oylama yaptık, bayan, ve işte buyurun.
Hicimos una votación y... aquí tiene.
- Gözlerinizle uyumlu olması için, işte buyurun.
- Malvas, no... o sí, sí aquí tiene.
Polis çekip aldı, ve işte buyurun.
El policía arrancó, y ahí estaba.
Şey, işte buyurun, efendim. Görüyorsunuz ya, bu konularda ben sandığım kadar aptal değilim. Bu ilaçlara sahip olduğunuzu düşünüyordum.
Vaya, no soy tan tonto como pensaba... se me ocurrió que las tendría.
İşte, buyurun.
Ahí tiene.
İşte buyurun.
Aquí está.
Buyurun işte Bayan Parker.
Ahí lo tiene, Srta. Parker.
- İşte buyurun.
Aquí tiene.
Buyurun. İşte $ 5 dolar.
Tenga 5 dólares.
İşte buyurun, profesör.
Bueno, aquí tiene profesor.
İşte buyurun.
Aquí tiene.
İşte buyurun efendim. Sahip olduğumun hepsi 9 adet gibi.
Aquí tiene señor, nueve es todo lo que tengo.
- Buyurun işte, Bay Birnam.
- Aquí tiene.
- İşte buyurun, efendim.
- La cuenta, por favor.
İşte buyurun.
Aquí estamos.
İşte, buyurun.
¿ QUÉ OCURRE?
İşte buyurun efendim.
Aquí tiene.
- İşte, buyurun.
- Aquí tiene.
Ayrıca sahici bir pusulası da var. İşte, buyurun.
Luego, amigos, una brújula magnética genuina incorporada.
- İşte, buyurun! Aklını tamamen kaçırmış!
Loca como una cabra.
- İşte buyurun.
- Aquí tiene.
- İşte, buyurun efendim.
- Aquí tiene, señor.
Plan mı? İşte buyurun.
Enseguida.
İşte buyurun.
Ahí tiene.
Ve buyurun işte, mükemmel bir kalıp size.
Contémplelo. Conservado en yeso para siempre.
İşte, buyurun.
Aquí están.
İşte buyurun, makbuzunuz ve iki dolarınız.
Nazerman...
Buyurun işte.
Aquí está.
İşte, buyurun.
- Oh, sí.
İşte, buyurun.
Oh, aquí está..
- Bayım, biletiniz, lütfen. - İşte buyurun.
Su entrada por favor.
Buyurun işte.
Bueno.
Bu sıkıntıdan dolayı üzgünüz, ama buyurun işte.
- Perdone las molestias.
Oh. İşte buyurun, Komiser.
- Aquí tiene, teniente.
İşte buyurun efendim. İmzalayınız.
Aquí tiene, señor.
İşte buyurun canım.
Aquí tiene, querida.
İşte buyurun.
¡ Para vosotros!
İşte, buyurun tuz.
Tome, aquí hay sal.
Zararı yok. İşte buyurun.
No te preocupes.
İşte buyurun.
Ahí estás.
İşte buyurun Bay Books. 1, 2, 3, 4, 5.
Aquí tiene, señor Books, uno, dos, tres, cuatro, cinco.
- İşte buyurun. - 20 mark fazla tuttu.
Son 20 marcos más.
İşte buyurun.
Ahí lo tiene.
- İşte, buyurun.
- Aquí tienes.
- İşte buyurun bayım.
- Aquí tiene, señor.
- İşte buyurun. - Kim sipariş verdi?
¿ Quién lo ha encargado?
- İşte buyurun, Bayım.
- Esto tengo que verlo.
İşte buyurun. Tamam!
¿ Qué pasa, tíos?
İşte buyurun.
Aquí están.
Buyurun, işte Arséne Lupin. Merhaba.
¡ Aquí traigo a Arsenio Lupin!
İşte buyurun, efendim.
Aquí tiene, señor. Té caliente y tostadas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]