English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Buyurun lütfen

Buyurun lütfen Çeviri İspanyolca

822 parallel translation
Girin. Buyurun lütfen.
Pase, por favor.
- Albay Picquart, buyurun lütfen.
- Coronel Picquart, por favor.
Bay Peabody, içeri buyurun lütfen, işleri yoluna koymaya çalışalım.
Sr. Peabody, venga conmigo adentro que lo vamos a aclarar todo enseguida.
Buyurun lütfen. Bu taraftan.
Por aquí, por favor.
Buyurun lütfen.
Siga, por favor.
İçeri buyurun lütfen?
¿ Quiere hacer el favor de pasar?
Buyurun lütfen.
Por favor.
Bay Flusky, bu taraftan buyurun lütfen.
Venga por aquí.
Size boş bir masam var. Bu taraftan buyurun lütfen.
Tengo una mesa para ustedes.
Buyurun lütfen.
- Por favor
- Buyurun lütfen.
- Por favor.
Ofisime buyurun lütfen.
Vayamos a mi despacho.
Buyurun lütfen!
¡ Pase, por favor!
Lütfen ofisime buyurun, sayın kısım amiri.
Por favor, venga a mi oficina, Sr. Director.
Buyurun sakızınız. 5 sent lütfen.
Cinco centavos, por favor.
Lütfen içeri buyurun.
- ¿ En serio?
- Lütfen buyurun.
- Con su permiso.
Lütfen siz buyurun.
Por favor, empiecen sin mí.
" Lütfen siz buyurun.
" Por favor, no me esperen.
Lütfen böyle buyurun.
Por favor, pase.
Buyurun, lütfen.
Claro, por favor.
Ama dert etmeyin, lütfen içeri buyurun.
Sí, pero no se preocupen. Pasen, por favor.
Buyurun, lütfen oturun, Biraz sonra sizinle konuşacağım.
Bueno, por favor, siéntense, hablaré con ustedes en un momento.
- Lütfen içeri buyurun.
- ¿ No entra, por favor? - Gracias.
- Buyurun efendim. - İki 75 sentlik kahvaltı lütfen.
- Dos desayunos de 75 centavos, por favor.
Profesör, lütfen buyurun.
Por favor, Profesor.
- Lütfen buyurun Profesör Siletsky.
- Adelante, profesor Siletsky.
Bay Van Cleve, lütfen buyurun.
Señor Van Cleve, si me hace el favor.
Buyurun lütfen.
Pueden pasar.
Gelsenize. - Evet, lütfen buyurun.
- Sí, pase, por favor.
Bu taraftan buyurun, lütfen?
¿ Pueden venir por aquí, por favor?
- Tabi, lütfen buyurun!
¡ Por supuesto!
Lütfen içeri buyurun.
Pase, por favor.
Bilmek istediğiniz bundan başka birşey var ise, lütfen buyurun sorun.
Si hay algo más que quieran saber, pregúntenme.
İçeri buyurun, lütfen.
Entre, por favor.
Bunu çok görmüyorum. Lütfen içeri buyurun.
Quisiera pasar la Navidad en Elmira, con mi familia.
Evet, lütfen buyurun. Ben ortada otururum. Lütfen, sorun olmaz.
Vamos, parecerás maravillosa junto a mí.
Lütfen buyurun.
Pase, por favor.
Lütfen önden buyurun, bayan.
- Usted primero, por favor.
Şu karta bakar mısınız? Lütfen buyurun.
¿ Puede ver esta invitación?
- Buyurun ama içerisi çok dağınık. Lütfen çok fazla aldırmayın.
Bien, pero disculpe el desorden.
Lütfen fakirhaneme buyurun.
- Es la verdad. Hacedme el honor de honrar mi casa.
Lütfen buyurun, canım.
Si es usted tan amable.
- Lütfen, buyurun.
- Por favor.
Buyurun, oturun lütfen.
Siéntese, por favor.
Lütfen buyurun.
Por favor, entrad.
Lütfen, buyurun anne.
Por favor, Madre.
Lütfen! Şöyle Buyurun!
Por favor, entra.
- Buyurun lütfen.
- Desde luego.
Eğer onu beklemek istiyorsanız buyurun bekleyin lütfen.
Bueno, si quiere esperar, quédese.
Lütfen, önden buyurun.
Después de Ud.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]