Neyse artık Çeviri İspanyolca
1,428 parallel translation
Artık bilemiyorum. Her neyse artık, haydi gel dostum.
Pero, de todos modos, entra, amigo.
Korktuğu her neyse artık, bilmiyorum.
Sea lo que sea a lo que teme, yo no lo sé
Neyse artık.
Claro... como sea.
- Neyse artık en azından şahitlerimiz var.
- Bueno, por lo menos tenemos un testigo.
Neyse artık farketmez.
Como sea, no importa.
Neyse artık seneye yemeğe çıkarız.
De todas formas, iremos a cenar el año que viene.
Karl'ın eşi adının "bilinmeyen buluta yakarış" olduğunu söyledi ya da neyse artık.
La mujer de Karl dijo que la llamaban "La Oración a la nube incognoscible".
Tabii bu yaşadığımız her neyse artık.
Uh, sea lo que sea, que sea esto.
Gemideki o şey her neyse artık karada.
Lo que sea que haya habido en ese barco, está en tierra firme ahora.
Dua için, yas için, neyse artık.
Rezar un poco, estar de luto, o lo que sea.
Her neyse artık orada ne olduğunu bilen biri olmalı.
Lo que sea que haya pasado, alguien debe saber algo.
Neyse artık, bırak da buna mahkeme karar versin!
De cualquier modo, ¡ dejaré que sea la corte la que lo decida!
Lana'yı etkileyen neyse artık yok oldu.
Lo que haya infectado a Lana ya se fue.
Neyse artık çok geç.
Ya es demasiado tarde ahora de todas formas.
Ölünceye kadar güvenle taşınman için avuçlarına bıraktığım hayatımı aldın. Ve sen tüm yıllar boyunca peşinde koştuğun neyse artık bulabildiğin her fırsatta kendini yatağa attın.
Tomaste mi vida que dejé en tus manos para ayudarme a llevarla cuidadosamente a la tumba, y la colocaste en toda mesa de noche que pudiste encontrar mientras perseguiste cualquiera sea estabas persiguiendo todos estos años.
Neyse artık, yemeğinizi yiyip dinlenin.
Dales algo de comida y que descansen.
Ama konu her neyse artık, belli ki önemli bir şeydi.
Pero lo que fuera, parecía ser muy importante.
Her neyse artık, çok kötü tamam mı?
- Lo que sea, apesta.
Görünüşe göre her neyse artık gitti.
Parece que ya se fue, lo que haya sido.
Neyse artık bunun önemi yok.
En fin, eso ya no importa.
Her neyse artık gitmem gerekiyor.
De todos modos, me marcho ya.
Hadi, neyse artık.
Vamos, lo que sea.
Artık her neyse.
Eso es lo que es.
Her neyse artık.
Lo que sea.
Artık her neyse onları canavara çevirmişti.
Lo que sea. Algo lo convirtió en un monstruo.
Neyse, artık sunucuda düşük öncelikle çalışıyor.
Así que... Bueno, esto ahora es de baja prioridad.
Artık her neyse bulacağız.
Y lo que sea, tenemos que encontrarlo.
Neyse ki, o günler artık geride kaldı.
Bueno, afortunadamente, esos días quedaron atrás.
Neyse, şimdi artık tanışmamızı daha resmi şekilde yapabiliriz herhalde.
Como sea, este parecer ser un buen momento para hacer oficial... nuestra presentación.
Neyse, artık biliyorsun...
Sí, ahora lo sé.
Eskiden Darville'di, artık senin soyadın her neyse o olacak.
Bueno, era Darville, pero supongo que ahora será el mismo que el tuyo.
Her neyse, artık saçma ses yok. Anlaştık mı, Rambo?
De todas formas, no más vocecitas. ¿ De acuerdo, Jumbo?
Neyse ki artık şu Dontrelle olayı tamamıyla geride kaldı.
Oye, estoy contento de dejar atrás lo de Dontrelle de una vez por todas.
Her neyse, artık kurtuluyorum.
De cualquier modo, estoy en apuros.
Neyse ki artık onlardan saklanmama gerek kalmadı.
Por suerte no tendré que enfrentarlas.
Neyse, artık çok geç.
Bueno. Demasiado tarde.
Neyse, sanırım artık gideceksiniz.
Así que! Supongo que estarás fuera?
Neyse ki artık treni yakalayamazsınız.
No vas a poder coger el tren.
Neyse, önemi yok artık.
Bueno, no importa.
Neyse ki, artık hergün onu görmeyeceksin.
Al menos no tendrás que verle todos los días.
Neyse, sanırım artık annene kendi annem gözüyle bakamayacağım.
Como sea, ya no creo que pueda ver a... Tu mamá como a mi mamá.
Bir an önce şu ayı mıydı denizaslanı mıydı, her neyse al o körini artık!
Apúrate y te compro tu oso o oso marino al curry o como sea.
Neyse, kadın artık ölü yani.
Como sea, ahora está muerta, ¿ no?
Matt ile Leanne'in tartıştığını biliyoruz. Para, üvey kız, köpek artık her neyse.
Mira, sabemos que Matt y Leanne había estado discutiendo el dinero, la hijastra, la maldita perra, no sé.
Neyse bu konuyu kapatalım artık.
Ya hablamos lo suficiente de ese asunto.
Bu kadar tombul biri Artık adı her neyse
Un cuerpo tan regordete Que el tipo ese tiene
Neyse, bunu kabul et ya da etme... artık beraber olmamamızın sebebi bu.
En fin, esa es la razón por la que no seguimos juntos lo admitas o no.
Ama neyse, bitti artık. Yine de biz en iyisi buradan ayrılmayalım.
Ya se acabó, pero para estar seguros, quedémonos aquí.
Neyse, olan olmuş... artık dersini almıştır.
Pero - Ahora aprendió la lección.
Her neyse, günümüzde savaş mücadelesi artık... yumruk yumruğa kavgadan farklı değil.
La guerra hoy día ya no se trata... de la lucha mano a mano.
- Neyse, canım istemiyor artık.
Ya no estoy de humor.
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık çok geç 412
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık gidebilirsiniz 36
artık her şey bitti 29
artık çok geç 412
artık senin 35
artık gidebiliriz 26
artık korkmuyorum 38
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık değilsin 23
artık gidebilirsiniz 36