English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Umurunda mı

Umurunda mı Çeviri İspanyolca

923 parallel translation
Onun gitmiş olması senin umurunda mı yani?
¿ Qué importancia tiene su desaparición?
Umurunda mı?
"¿ Te importaría?"
Ne yaptığım ya da ne hissettiğim senin umurunda mı?
No te importa lo que hago ni cómo me siento.
Sence bu gece burada olanlar tanrının umurunda mıdır?
¿ Crees que al Señor le importa lo que ocurra aquí esta noche?
Baban onların umurunda mı sanıyorsun?
Te crees que les importa?
- Senin umurunda mı?
- Pero quizá no te importe.
Bir hafta önce kusursuzca kapatılan yatak yaranın şimdi tamamen açılmış, mahvolmuş olması umurunda mı?
¿ No le importa que fuera una llaga bien curada hace una semana y ahora esté abierta? ¡ Es terrible!
Umurunda mı sanki?
¿ No te importa lo qué digan?
Sence sınır onun umurunda mı?
¿ Crees que le importa la frontera?
Tamamen mahvoldu ama senin umurunda mı?
Está estropeada, ¿ y ni te preocupas?
- Umurunda mı sanki?
¿ Qué más te da?
İyi yapıyor. Biz onun umurunda mıyız?
A ella le va bien. ¿ Por qué iba a preocuparse por nosotras?
Tamam, beni tekrar görmek umurunda mı bilmiyorum, ama...
Te da igual que no volvamos a vernos.
- Umurunda mı?
- ¿ Te extrañaría?
- Umurunda mı?
- ¿ Te preocupa?
Sence eserlerinin satıp satmadığı Frieda'nın umurunda mı?
¿ Cree que a Frieda le importa si su obra se vende?
Bak, mutlu olup olmadığım gerçekten umurunda mı?
Mira, ¿ te importa si soy feliz o no?
Senin nasıl öldüğün dünyanın umurunda mı?
¿ Cree que le importa al mundo cómo muera?
Niye soruyorsun? Umurunda mı gerçekten?
¿ Qué pasa, te interesa?
- Kimin umurunda? - Kimin umurunda mı?
¿ Qué más da?
- Umurunda mı?
- ¿ Te importa?
Umurunda mı?
¿ Le importa?
- Bana öyle geliyor ki karımın umurunda.
- Creo que sí que te preocupas.
Ama buradaki gizem dostlarımın umurunda değil.
Pero a mis amigos no les importa este misterio.
Sinirlenmen umurunda değil, sana dürüst davranacağım.
Por favor, no debe conformarse con los halagos y la popularidad superficial. ¿ Qué quieres decir?
Ne yaparsam yapayım, umurunda değil.
Te importa un bledo Io que haga.
Umurunda olmaz mı?
¿ No te importaría?
Umurunda mı?
¿ Te importa?
Ve sonra güneşin içinden çıkıp göründü işte o zaman 40 bin doların neden Whit'in umurunda olmadığını anladım.
Un día la vi entrar con el sol. Comprendí por qué a Whit no le importaba el dinero.
Sıkıntılarımız umurunda bile değil.
Por nuestros problemas ni siquiera se molestaran.
Bana, sana, hiç kimseye ne olduğu umurunda değil... ya da insanların hakkımızda ne düşündüğü.
No te importa lo que suponga para mí, para ti ni para nadie, ni lo que la gente piense de nosotros.
- Bir hafta yatardım... ve kimsenin umurunda olmazdı.
- Una semana en cama... y nadie se daría cuenta.
Durma devam et seni şeytan. Nerede çalıştığın hiç umurunda olmaz ama satış tarafının insanları etkilemesi lazım.
Vamos, sinvergüenza, a ti no te importa donde trabajas, pero el... encargado de las ventas tiene que impresionar a la gente.
- Ben bir sanatçıyım ve ödün vermek istemiyorum. - Ne umurunda ki?
- Soy artista y no quiero comprometerme - ¿ Qué te preocupa?
Konuşan insanlar mı? Kimin umurunda ki?
La gente habla.
Öyle bir kaçtın ki umurunda değil sandım.
Como saliste corriendo, no pensé que te importara.
Umurunda mı sanki? Bir samuray olmaktan çok mutlusun.
¡ Y muy feliz de que puedes ser un samurai!
Sanırım bir adamın hayatı tehlikede olması herkesin umurunda olur özellikle de bir altın madenindeyse.
Creo que a cualquiera le preocuparía un hombre en peligro, especialmente en una mina de oro.
Bazılarımızın umurunda.
A algunos sí que nos importa.
Hepsini senin için yaptım ama senin umurunda bile değil.
Lo hice por ti y no te importa.
Ne kadar susuz kaldığım kimsenin umurunda değil.
"Que seco estoy. A nadie le importa..."
Bana ne? Piliç olmak umurunda değil mi? Benim için yapmaz mısın?
Quiere ponerle plumas como a una gallina.
Süt sağmaya yardım edebilirdin ama bacaklarımın ağrısı umurunda değil.
Pudiste haber ayudado a ordeñar, pero no te importa el dolor de mis piernas.
Buraya nasıl geldiğim umurunda değildir... ama anlatacağım.
No te importa cómo llegué aquí... pero te lo diré.
Hayır, hayır, eleştirileri okumadım. Gazeteler. Kimin umurunda?
Alexandra Del Lago es la sex symbol de América.
Spagettiye sen bakar mısın? Yapışmasın. Kimin umurunda?
Ven a ver los espaguetis, se van a pegar.
Senin gibilerin sorunu ne biliyor musun? Yarışı kazandığım sürece yaşamam ya da ölmem umurunda değil.
A la gente como tú no les importa si vives o te mueres con tal de que ganes la carrera.
- Ne yaptığım umurunda değil mi?
- ¿ No te importa lo que haga?
Evet, karnımızı doyurmak için zavallı küçük tavuklar, koyunlar beslediğimizi düşünebiliyor musun? - Burada bir sorun var ama kimsenin umurunda değil.
¿ Te puedes creer que criamos pollitos y corderos para llenar nuestras barrigas y que eso es un problema que no importa a nadie?
bir gün yetmiş yaşında olacağım... yaşlandığım zaman yaşayıp yaşamadığım kimin umurunda olur?
"Ese día sin duda llegará " Cuando eres viejo y hace frío Y a nadie le importa si estás vivo o muerto
- Keresteler kimin umurunda? - Benim umurumda canım.
Te estás vistiendo para él.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]