Yedi mi Çeviri İspanyolca
1,833 parallel translation
Her zamankinden farklı bir şey yedi mi?
Ha habido cualquier cambio en su dieta?
- Yedi mi? - Evet.
¿ Cayó?
Yemek yedi mi?
Ha comido?
- Yedi. - Yedi mi?
- ¿ Siete?
Yedi mi?
¿ Ha comido?
Yemeğini güzel yedi mi?
¿ Ha comido bien?
Henüz yedi mi?
¿ Ha comido ya?
Efendim, oğlum bir şeyler yedi mi?
Señor, ¿ él ha comido algo?
Bir ile on arasında. Yedi mi?
En una escala de uno a diez, ¿ cuánto?
Buraya geldiğinden beri yemek yedi mi?
¿ Ha comido desde que está aquí?
- Yemek yedi mi?
- ¿ Comió?
- Onu yedi mi?
¿ - Estaba comiéndola?
Yedi mi?
¿ Siete?
Bir milyon dolar mi, yedi milyon dolar mi?
Siete millones. ¿ Me estoy perdiendo de algo?
Yedi yaşındayken babamla birlikte balığa çıktık.
Cuando tenía 7 años, mi papá me llevó a pescar.
Kedi dilini mi yedi?
¿ No tienes lengua?
Bebeğim dört gün sonra altı aylık olacak, ve ben onu sadece yedi haftalıkken görebildim.
Mi beba cumplirá seis meses en cuatro días, y sólo la he visto por siete semanas.
Söylesene gecede altı, yedi, sekiz defa uyanmak kolay bir şey mi?
¿ Crees que es fácil levantarse seis, siete, ocho veces por la noche, huh?
Söylesene gecede altı, yedi, sekiz defa uyanmak kolay bir şey mi?
No, estoy seguro de que no es fácil,
Yedi sene çıktıktan sonra insan "şimdi nişanlandık, öyle mi?" demekten alıkoyamıyor kendini.
Bueno, tu sabes, es como que una vez que pasas el punto de los siete años y te pones en el estado de decir, "Oh, ¿ Ahora estamos comprometidos?"
Yedi mi?
¿ Como siete?
Benim vekilim, sizin bombalamalarınızda yedi yaşındaki oğlunu yitirdi.
Mi ayudante perdió a su hijo de siete años en uno de sus bombardeos.
Bu yedi yıl içinde üçüncü üvey babam.
Es mi tercer padrastro en 7 años.
Babam bana yedi yaşımdayken Moby Dick'i okumuştu.
Mi padre me leyó "Moby Dick" cuando tenía 7 años.
"Bu küçük domuzcuk, pastamı yedi." "Bu küçük domuzcuğa hiç bir şey kalmadı."
Este cerdito se comió mi pastel, este cerdito se quedó sin nada.
Oğlum yedi yaşında.
Mi hijo tiene siete años.
Martha dün iskelemde büyük bir fare yedi.
Ayer Martha se comió a una gran rata que había en mi muelle.
Mesela ben on yedi yaşındayken, annemin daha önce hiç görmediğim bir suratla odama girip, bitti Turk, Michael Jordan bıraktı dediğini hatırlıyorum.
Como cuando tenía diesisiete mi madre entró en mi cuarto con una mirada que nunca había visto. Me dijo "Se acabó Turk, la carrera de Micheal Jordan terminó".
En son ne zaman giysilerini değiştirdin, yedi gün önce mi?
¿ Cuando fue la última vez que te cambiaron? ¿ Hace siete días?
- Yemeğini yedi mi?
- ¿ Comió?
Elimizde kovulmuş bir personel şefi, okuyamayan bir avukat ve yedi yargıç var. Söyledim mi bilmem ama hepsi de liberal Demokrat.
Tenemos a un jefe de gabinete despedido un abogado que no puede leer sus notas y a siete jueces de Florida que enfrentar, que quizá haya mencionado no estoy seguro de haberlo hecho, son todos demócratas liberales.
Yedi dikiş mi yoksa hastane faturası mı.
Los siete puntos o la factura del hospital.
- Gisele öğle yemeği mi yiyor? Ne yedi?
- ¿ Gisele almuerza?
Babam, Drippy'nin deyişiyle, kafayı yedi.
Mi papá se volvió loco.
Yani pizzam kendi kendini yedi.
Mi pizza se comió sola.
Yedi mi?
¿ 7?
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, gerçek mi oluyor?
¿ Blancanieves y los 7 enanitos? ¿ La historia real?
Camilla bugün yedi yaşını dolduruyor. Unutmadın, değil mi?
Hoy es el cumpleaños de Camila
Canım kızım, ne kadar az delikanlıyla tanıştığını ve hayatının ileriki aştı-yedi yılında senin ne gibi imtihanların beklediğini düşününce
Mi querida niña, cuando pienso en los pocos jóvenes que has conocido... y de cuánta tentación los próximos seis o siete años de tu vida...
Sadece yedi büyüyle mi?
- Con solo siete hechizos?
o zaman, kendimi yedi yaşındayken görmeye çalışıyorum - uzun, sıska... eksik dişler.
Y luego intento verme a mi misma de 7 alta, delgada, sin dientes
Kolumu yedi, seni bencil piç.
para evitar cualquier riesgo. se comio mi mano.
Babam altı, hayır, yedi ay önce öldü.
Mi padre murió seis... siete meses atrás.
Bekle biraz. Hücresinden kurtulup... Mattingley ve Steinwitz'i mi yedi?
Espera. ¿ Entonces se salió de su celda y se comió a Mattingley y Steinwitz?
Saygısızlık etmek istemem. Ama bu adam ailemle geçecek yedi yılımı çaldı benden.
No quiero faltarte el respeto... pero este tipo me ha robado los próximos siete años con mi familia.
Karım yedi yıl önce kaçtı ve kızımı da yanında götürdü.
Mi mujer se escapó... se la llevó con ella hace siete años.
Sıradaki kitabım için yedi haneli avans alacağıma bahse girerim.
Apuesto por un adelanto de siete cifras por mi próximo libro.
İlk kez, erkek erkeğe et yemeğimi babanızla, buna karşın çoğunu o yedi, ne demek istediğimi anladın.
Tuve mi primer comilona de hombre a hombre con tu padre, aunque era él quien más comía, si entiendes a qué me refiero.
- Diyeyim. Burada evler yedi rakamlı olmalı değil mi?
Las casas aquí deben andar por las siete cifras, ¿ no?
Birkaç haftalığına, haftada bir gün... Hayatının ilk yedi yılıyla bir tutulmaz bu değil mi doktor?
Un día a la semana, durante varias semanas no es realmente lo mismo que los primeros siete años, ¿ verdad, doctor?
"Dingo bebeğimi yedi" rutinini.
"El dingo se comió a mi bebé", clásico.