Anlamazsın Çeviri Fransızca
869 parallel translation
Nasıl olsa anlamazsın.
Tu ne comprendrais pas. "
Asla, karısı ve üç çocuğu olduğunu anlamazsın.
Et dire qu'il est père de famille.
İkiniz de sığarsınız ve yalnız yatmadığınızı anlamazsınız bile.
Il est vaste, vous ne vous gênerez pas.
Herhalde anlamazsınız.
Vous ne pouvez pas comprendre.
Yapamazsın, anlamazsın ütüden.
Non. Ce n'est pas ça.
Hiç anlamazsın ki.
Mais tu ne comprends jamais rien!
Sen anlamazsın.
Ça te dépasse.
- Siz anlamazsınız.
- Vous ne comprendriez pas avec un dessin.
Bir tanesi gelip seni ısırsa bile sanatçı olduğunu anlamazsın!
Tu ne sais pas reconnaître un artiste!
- Sen anlamazsın.
- Vous ne comprendriez pas.
Hiç anlamazsın zaten, bir sefer anla da şaşırt bizi.
Tu ne comprends jamais rien.
Sen anlamazsın, kovboy.
Tu ne comprendrais pas, cow-boy.
Umarım yanlış anlamazsınız.
Ne vous méprenez pas...
Armut ağacı mı! Elma ağacı olduğunu nasıl anlamazsın!
N'importe qui peut voir que c'est un pommier!
- Anlamazsınız.
- C'est normal.
Bak, Rose, umarım söyleyeceklerimi yanlış anlamazsın.
Rose, je... comprenez-moi bien.
Sen anlamazsın.
Vous ne pouvez comprendre.
Sen anlamazsın.
Tu ne comprendrais pas.
Sen Kuzeylisin, anlamazsın.
Un Yankee ne peut pas comprendre.
Konuştukları dilin tek kelimesini anlamazsın.
Ils parlent des langues inconnues.
Şen ya da bu kışladaki herhangi bir asker bana selam vermeden geçerse... ... üstünüze ne düştüğünü anlamazsınız.
Si jamais vous oubliez de me rendre les honneurs... vous aurez des surprises!
Hepsini anlamazsın. Hepsini sevmezsin.
Tout ne vous plaît pas.
- Sen anlamazsın.
- Tu ne comprendrais pas.
- Siz anlamazsınız.
- Vous ne comprendriez pas.
- Anlamazsın. Ne dedin kıza?
Que lui as-tu dis?
Ya şunu nasıl anlamazsın ki, ya kocam orada boğulsa ve oğlum boğulmuş birini beklemek zorunda kalsa?
Vous savez ce que ça signifie, si le petit doit attendre quelqu'un?
Chelm tipini anlamazsın sen.
Tu ne comprends pas le genre des Chelms.
Amacımı asla anlamazsın!
Vous ne comprenez pas mon but!
Anlamazsın.
Vous ne comprendriez pas.
- Sen kızılderilisin, anlamazsın.
- Tu es un Indien, tu ne comprendrais pas.
Bak dostum, sen anlamazsın.
Vous ne comprenez pas.
Bunları anlamazsın.
Mais tu ne comprendrais pas.
Bir fare kadar sessiz olurum. Etrafta olduğumu anlamazsın.
Je serai discrète comme une souris.
Hayır, anlamazsın.
Tu ne pourras pas comprendre.
Siz anlamazsınız.
Vous ne comprendriez pas...
"Bakınca anlamazsın ama Avrupa'nın en büyük siyaset dehasıdır."
"On ne dirait pas, mais c'est le meilleur cerveau politique d'Europe."
Bu konuda ısrarlı olmaktan pişman değilim ama siz havacılar bunu anlamazsınız.
Désolé, mais vous autres, dans l'armée de l'air, vous ne pouvez pas comprendre.
- Siz anlamazsınız, ama ben anlarım.
- Vous, pas. Mais moi, si.
Sen bunu anlamazsın.
Tu peux pas comprendre.
Tom umarım beni yanlış anlamazsın.
J'espère que vous prendrez bien ce que je vais dire.
Anlamazsın sen.
Tu ne comprendrais pas.
- Anlamazsın.
- Tu ne comprendrais pas.
Senin gibiler bunu pek anlamazsınız.
Les types comme vous ne comprennent pas ça.
sen anlamazsın. bu doğru, anlamam.
Vous ne comprenez pas
Ama onlar farklı. Onlar çok sessiz, burada olduklarını anlamazsın bile.
Elles sont discrètes, vous ne les verrez pas.
Bunu anlamazsın, Riff.
Tu ne pourrais pas piger.
Dinliyorduk, ama sen asla anlamazsın.
On écoutait. Mais tu ne comprendras jamais.
Anlamazsınız.
Vous ne comprendriez pas.
- Sen anlamazsın.
- Pour faire quoi?
- Anlamazsın Ziegfeld'i tanımıyorsun.
C'est si drôle? Pas pour toi.
Anlamıyorum. Anlamazsın tabi.
Ça n'a pas de sens.
anlamadım 1209
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamıştım 59
anlamı ne 66
anlamıyorum 2163
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamıştım 59
anlamı ne 66