English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ C ] / Canımı sıkma

Canımı sıkma Çeviri Fransızca

195 parallel translation
Dur bir dakika. Canımı sıkma, meşgulüm.
Ne m'ennuie pas, je suis occupé.
İşine bak. Canımı sıkma.
Mêle-toi de tes affaires.
Şimdi git, canımı sıkma!
Partez, vous me fatiguez.
Canımı sıkma.
Ne m'embête plus.
Jessie, canımı sıkma benim.
Jessie, je suis encore calme.
Benim canımı sıkma.
Moi, cela m'est égal.
Bu yüzden saçmalayıp da canımı sıkma benim.
Alors, oublie les scrupules.
Canımı sıkma.
Tu es culotté.
Ludvo, canımı sıkma daha fazla, karışmam bak!
Lulu, fais pas chier! J'arrête si vous inscrivez ma Rose.
Canımı sıkma!
Pas question!
Hayır, canımı sıkma. Bu saçmalıklara ayıracak vaktim yok benim.
Je n'ai pas de temps à perdre en telles sottises.
Ayrıntılarla canımı sıkma.
Épargnez-moi les détails. Chargez-vous-en.
Hadi oradan. Canımı sıkma.
Ne me cause pas d'ennuis.
Canımı sıkma adamım.
Fais gaffe, mon pote.
O zaman 21 papelini al ve benim canımı sıkma.
Alors prends tes foutus 21 $ et m'emmerde pas.
- Canımı sıkma Laurent.
- Laurent, ne me casse pas les pieds.
Canımı sıkma benim.
Je n'aime pas les ennuis.
Canımı sıkma.
Tu es bizarre, tu sais?
Lanet olsun sana. Benim canımı sıkma.
Gare à vous, ne tentez pas de me contrecarrer!
Benim canımı sıkma, tamam mı?
Ne m'embête pas, tu veux?
- Canımı sıkma. Sesini keserim.
Me dérange pas sinon je coupe le son.
Kimi alacaksan al ama canımı sıkma.
Décidez-vous, mon enfant. J'en ai assez.
Beni soyabilirsin... aç bırakabilir, dövebilir, öldürebilirsin... yeter ki canımı sıkma.
Si tu veux... vole-moi... fais-moi crever de faim... dérouille-moi ou tue-moi... mais... m'emmerde pas.
Bu saçmalıklarla canımı sıkma.
Ne m'ennuyez pas avec vos sottises.
Canımı sıkma ahbap, meşgulüm.
Me dérangez pas!
Canımı sıkma Arnold!
Me casse pas les couilles, Arnold.
Canımı sıkma.
Ne m'énerve pas!
Canımı sıkma...
Arrête de faire chier.
- Canımı sıkma.
- Me cherche pas.
- İyi adamsın Jack ama canımı sıkma.
T'es un mec sympa. Commence pas à me gonfler.
- Herkes öyle söylüyor. Benim canımı sıkma. Huyumu bilirsin.
Ne m'énerve pas, ou ça va mal finir
- Canını sıkma niyetinde olduğumu sanma Bay Castle.
- Je ne vais pas vous ennuyer, M. Castle.
George'u gördük. Canını sıkma, tatlım.
Nous avons vu George.
Lütfen canını sıkma, hayatım.
Ne sois pas si bouleversé, chéri.
Tatlım, sen hiçbir şeye canını sıkma.
Ne t'énerve donc pas pour rien.
sıkma canımı.
Laisse-moi tranquille!
- Sıkma canımı.
Ne me rembarre pas.
Canımızı sıkma!
Ne nous égarons pas.
Kızım hakkında endişe ediyorum, ama o bana canını sıkma diyor.
Mais Yukiko n'a pas l'air de s'en rendre compte.
Canımı sıkma.
Maintenant, arrête de m'embêter.
Sakin ol. Nadia sus lütfen. Yeter sıkma canımı bırak beni bırak anlamıyor musun?
Foutez-moi la paix!
Oh, sakın canını sıkma, tatlım.
Ne vous inquiétez de rien, mon chou.
Canını sıkma, tamam mı?
Ne vous minez pas.
Canını sıkma, onları dışarıda bırakacağım.
N'ouvre pas, je les pose là.
Sen hiç canını sıkma.
Ne t'en fais pas. Je m'en occupe.
Benim için canını sıkma tamam mı?
Merde, la piété d'une putain.
Sıkma canını Rosette, Rosalie'm benim.
Là, là ma Rosette.
Daha fazla canımı sıkma.
Ne discute pas.
Tamam tatlım, sıkma sen canını.
Écoute, ma chérie, ne t'en fais pas.
Asıl canımı sıkan otobana çıkma yasağı.
Le plus dur, c'est d'être bannis de la voie express.
Ama canımızı sıkma.
Mais arrête de casser les couilles.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]