Birinci sınıf Çeviri Portekizce
1,976 parallel translation
Ve birinci sınıf bir üniversite tarafından kendini seçtir. Devam et ve mezun ol.
E depois és recrutado por uma "universidade da lista A"... continuas e arranjas o teu diploma...!
Trans-Panama Havayolları 27 1 numaralı Panama uçağı birinci sınıf yolcuları uçağa davet ediyor.
Trans-Panamanian Airlines, voo 271 para o Panamá. Embarque para todos os passageiros em primeira classe.
Birinci sınıf bir suç mahalli analisti olarak görünüyordun.
Você aparenta ser um excelente analista do local do crime.
Doug Lenmar mı? Erkekler turunda birinci sınıf oyuncu.
É um dos melhores jogadores da liga masculina.
Bence senin birinci sınıf bir yardıma ihtiyacın var. Bay T'nin senin yanında olması şart. T'nin açılımı ;
Acho mesmo que precisas do Esquadrão classe A nisto, e tens o Sr. T mesmo à tua frente, e T. representa...
O ve ben birinci sınıf balosuna gitmiştik.
Paixão, eu penso.
Öyle mi? Piz'in birinci sınıfın kalanında kederli olmayacağını umuyorum.
Só espero que o Piz não pense em passar o resto do ano a lamentar-se.
Birinci sınıf öğrencisi olduğu zamanlar daha dün gibi aklımda.
Parece que foi ontem que era aquele caloiro fofinho.
Bodrum katında sperm lekeli ölüme birinci sınıf bir bilet.
Um bilhete de primeira classe para uma morte com nódoas... de sémen na cave.
Merhaba, birinci sınıf öğrencileri.
Olá. Caloiros, fantástico.
Ne yapabilirdim? Bana birinci sınıf yer ayırtmış.
Com assento reclinável e tudo.
Vancouver adasına birinci sınıf bilet.
Um bilhete de primeira classe para a Ilha de Vancouver.
Zaten bizi birinci sınıf koltuklarımızdan ettin.
Já não conseguiste os lugares na primeira classe.
O'Neil birinci sınıf oyuncuydu.
O'Neil era um duplo conceituado.
Birinci sınıf bir ahmak gibi davrandım.
Estava a agir como uma idiota de primeira classe.
Olamaz, iki kişilik birinci sınıf bilet almıştım. Bir hata olmalı.
Marquei dois bilhetes de 1 classe, deve ser engano.
Birinci sınıf uçuşta biftek ve deniz levreği.
- Bife e garoupa na 1 classe.
Semptomları hissettiğiniz an sizi birinci sınıf kabininde izole etmeliyiz.
Mal comecem a sentir sintomas, terão de ser isolados na 1 classe.
Uzun süredir hayalini kurardım. TMU gibi birinci sınıf bir takımda koçluk yapmak.
Há muito tempo que sonho treinar uma faculdade da 1.ª divisão, como a TMU.
Ben birinci sınıf er, John Jimpson, efendim.
Sim? Cabo John Jimpson.
Kumaşı kalite. Astarı birinci sınıf. Sana ne oluyor ki?
É de boa qualidade e o forro é do melhor.
Ciddi davranış bozukluğu olan birinci sınıf bir pislikti.
Ela é uma chata de primeira com um grave problema de atitude.
O kız, ciddi davranış bozukluğu olan birinci sınıf bir pislik.
Essa rapariga é uma chata de primeira com um grave problema de atitude.
Daha önce hiç kimse bana birinci sınıf uçak bileti almamıştı.
Ninguém me tinha pago uma passagem em primeira classe antes.
Herkes birinci sınıf ret mektuplarıyla yanıt veriyor da.
Todos os outros mandaram excelentes cartas de rejeição.
Önce, senin birinci sınıf iyi devin kafayı sıyırıyor şimdi de bu Tanrı ve vatan saçmalığı, bizden bir esir yakalamamızı istiyor. - Orda birşeyler dönüyor.
Primeiro, o teu camarada gigante faz-me vir até aqui, agora este pele vermelha do campo quer que arranje um prisioneiro.
Eğer sürekli geneleve gitmek yerine birinci sınıf simya derslerine yeterince ilgi gösterseydin bunu yok etmenin sadece bir yolu olduğunu bilirdin.
Se tivesses prestado atenção nas aulas de Alquimia, em vez de ires para o bordel, saberias que só há uma forma de o destruir :
Okul futbol, basketbol, yüzme takımlarında birinci sınıf öğrenci.
Caloiro da equipa universitária de futebol, basquetebol e natação.
Çiçek ve birinci sınıf uçak biletiyle geldi. Subay gibi ve centilmenceydi.
Apareceu com flores, bilhetes de avião de primeira classe, muito à "Oficial e Cavalheiro".
Suzy birinci sınıf bir halkla ilişkiler şirketinin yöneticisi, ve yardımcısı işten ayrılmış.
Suzy tem uma agência de relações públicas de primeira, querida, e acaba de perder uma assistente pessoal.
Birinci sınıf ha!
Muita categoria!
Keşke ben de bunu yapabilseydim birinci sınıf bir şey olurdu.
Se eu pudesse fazer isso, É preciso classe...
Çok küçük bir şirketi birinci sınıf bir şirket hâline getirdim. Temeli basit bir imajdı ; aile.
Eu transformei uma pequena empresa de distribuição numa marca internacional, tudo baseado numa simples imagem, família.
Özel bişeyler yapmak istiyorum, birinci sınıf kaburga gibi.
Quero fazer algo especial, como costela de porco.
İçeri gitmemek için dua etsen iyi olur çünkü girersen, birinci sınıf fahişe olursun.
Torce para nunca ires parar à choldra, pois não há-de faltar quem te reclame!
- Birinci sınıf.
- Só na tua cabeça.
Cidden, Jenny. - Birinci sınıf olmak için her şeyi yapardım.
Eu dava tudo para estar no 10º ano novamente.
Bu, birinci sınıf bir Paris yaşantısı gibi olacak.
É uma vida Parisiense de primeira classe.
Paris'te birinci sınıf bir peynircide çalıştığımı sanıyordu.
Pensava que eu estava em Paris, com aprendiz numa queijaria de classe mundial.
Ayrı düştükten sonra gelen birinci sınıf bir sinir krizin etkisiyle... Lily teyze, Olive'nin büyük sırrı ağzından kaçırabileceğini sanıp panikledi ve Olive'i kasaba dışındaki manastıra kapattı.
Depois de uma crise no que veio a chamar-se uma cena épica, a tia Lily, em pânico pela Olive poder deixar escapar alguns grandes segredos, mandou a Olive para um convento no campo.
Birinci sınıf sayılabilecek bir death metal saç modeli!
É um verdadeiro penteado á Death Metal!
Birinci sınıf, tatil köyü gibi.
Isto é do melhor que há, como os resorts.
Jordan birinci sınıftayken bir son sınıf öğrencisi ondan faydalandı.
Quando a Jordan era caloira, houve um finalista que se aproveitou dela.
Birinci sınıftayken Jordan'dan yararlanan son sınıf öğrencisi Kyle'dı.
O Kyle foi o finalista que se aproveitou da Jordan quando ela era caloira.
Birinci sınıf incelemeleri.
Bem, é a apresentação dos caloiros.
Yani bu katil birinci sınıf bir kaçık olmalı değil mi?
Quero dizer, este assassino é alguma espécie de maluco de "classe-A", certo?
Çalıntı esrar tüttürmek istiyorsan Nick'in yanına git öyleyse. Ama başka bir birinci sınıf öğrencisine de satabilirim yani.
Bem, se queres fumar merda, procura o Nick, mas eu... posso vendê-la a algum caloiro.
Buraya gelirken birinci sınıf bebeleri yanında getirmek zorunda mısın?
Tens que trazer o teu amigo caloiro quando vens aqui?
Ve birinci sınıf bir bilim adamı.
E uma grande cientista.
Oscar Prado'yla ilgili birinci sınıf bir bilgiyle geliyorum ve çenemi tutamadığım için davadan postalanıyor muyum?
Descubro informações de topo sobre o Oscar Prado e sou expulsa do caso por ter falado um bocado alto?
Bir sonraki vardiyada Sakai Tarım Kooperatifi üçüncü sınıf birinci gruptan Sumida Kanae Itou-sensei tarafından rehberlik odasında bekleniyorsunuz.
Sumida Kanae, do primeiro grupo do terceiro ano, Itou-sensei solicita a sua presença na sala de orientação estudantil.
sınıf 117
sınıfta 18
birini 32
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43
sınıfta 18
birini 32
birinci gün 16
birine 18
birinci 55
birinci katta 19
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43