English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ N ] / Not al

Not al Çeviri Portekizce

646 parallel translation
Not al.
Anota-o.
Not al, Benson.
Pega nas anotações.
Not al, Benson.
Pega nas anotações, Benson.
Karnesine gelince George Armstrong Custer Ulysses S. Grant dahil burada okumuş olan herkesten daha düşük not alıp en çok kusuru işledi.
Quanto ao seu cadastro... ... George Custer tem as piores notas e as piores reprimendas... ... de sempre, de todos os cadetes da academia, incluindo Ulysses Grant.
Not alın doktor.
Anote isso.
Not alıyorum.
Tomo notas.
Bayan Anna sen not al.
Sra. Anna você tome nota.
Zamanı not alır mısın?
Pode anotar a hora de início?
Sizi uyarmam gerek. Söyleyeceğiniz her şey not alınıp kanıt olarak kullanılabilir.
Devo alertá-lo que qualquer coisa que diga poderá ser transcrita e usada como prova.
Al Carmody şu Henry Babcock konusunda bir kaç yeni not aldı. Ofisten ayrılmakta geciktim. Bunun üzerine, ben de Dan Irwin'i görmeğe gittim.
O Al Carmody trouxe novas informações sobre o Henry Babcock, e atrasei-me no escritório, e, depois, fui falar com o Dan Irwin.
Lütfen bunu not alın.
Por favor escreva isto.
Orada not alıp, resim çekiyor olurdu.
Ele estava lá, a tomar notas e a filmar.
Not alın, Bayan Simpson. Bütün yapımcı ve yönetmenlere.
Tome nota de um memorando para todos os produtores e realizadores.
- Yavaş, not alıyorum. Avukat tutacağım.
Não conheço a tecnologia legal, mas um advogado me ajudará.
En son dün, Perşembe gününe not alınmış.
A última anotação dele foi feita ontem... quinta-feira, 5 : 00 da tarde.
Herr Kuhn'un önerisini not alınız.
Anote a sugestão de Herr Kuhn.
O yüzden bulabileceğim her doğaüstü kanıtı... not alıp belgeleyecek vasıflı yardımcılara ihtiyacım var.
Pelo que preciso de ajuda qualificada... para tomar nota e documentar cada prova do sobrenatural que encontrar.
Yine de not al, Susan'ın kontratı uzatılmayacak.
Mesmo assim, rescindiremos o contrato à Susan.
Not alın. Senaryo sanatı konusunda yazacağım kitap için : Asla 13'e 31'e uzun süre para koyup ciddi para kazanmayı beklemeyin.
Para o manual sobre guioes que um dia escreverei, nuncajogar no 13, 31 e cantos respectivos por muito tempo e com quantias consideráveis.
Bunu not al.
Anote.
Bay Munceford'un belgelerinin kontrol edildiğini not al ve onu gemiye kaydet.
Anote que as credenciais do Sr. Munceford foram verificadas e registe-o a bordo.
- Telefon numaralarını not alıyordum.
Estou só a apontar estes números de telefone.
Not al.
Tome nota.
Başka yolu yok! Garson, not alın.
Ou melhor! Empregado, tome nota.
- Not al lütfen Moneypenny.
- Escreva isto, por favor.
Not al, Fielder, değişiklikler yapmak zorunda kalacağız.
Aponte o seguinte, Fielder : Teremos de fazer umas alterações.
- Hemen şunu not al, Fielder.
- Tome nota disso, Fielder.
Not al, Bayan Dudley.
Aponte, Menina Dudley.
Bilirsin ki, bir otomobili garaja getirdiğinde, km. göstergesini not alırlar.
Quando se leva um carro a uma oficina, eles tomam nota da quilometragem.
Bu nedenle her şeyi not alıyorum.
É por isso que escrevo tudo.
Ekselansları, lütfen, bunu not alın.
Excelência, peço-vos, tire nota!
Not alın.
Escreva...
Tamam. Bunu not al.
Está bem, tomo nota.
Bunu not al, Çavuş Yard.
Anote isso, Sargento Yard.
Bay Hendricks, dediklerimi not alırmısınız lütfen.
- Tome nota por favor, Sr. Hendricks!
Not al. Çabuk dön, ahbap.
Ouve, arranjas-te a erva, meu?
Evet, sonra. Not alıyor musunuz?
Estão a tirar notas?
Sen sadece not al.
Tira só tiras notas.
Umarım not alıyorsun. Belki kumandanlık seni dinler.
Espero que esteja a tomar notas, Talvez o QG lhe dê ouvidos,
- P'lerime ve q'larıma dikkat edeyim çünkü senin gibi kötü niyetli bir orospu çocuğu hepsini bir kağıda not alır!
- Imagina eu fazer esforços só porque alguns merdinhas mesquinhos como vc anotam tudo num pedaço de papel!
Not alın.
Fique com o recado.
- Bak, dinle bu numarayı not al :
- Mac, como estás! Ouve.
Ridley, eğer yapacak daha iyi bir işin yoksa... not alır mısın?
Ridley, aponta aí, se não tens... mais nada para fazer.
Not al.
Fixa isto.
Not defterlerinden yırtılan sayfalarda alıştırma yapan çocuklar olarak başladık... uzman ellerde özenle hazırlanmış cilalı numuneler olarak sınıf atladık.
Se começa em criança, com as folhas do caderno. até chegar a exemplares escritos por mãos experientes.
Mesajı not alıyorum, efendim.
Estou a anotar a mensagem, senhor.
Not al.
Anotas, está?
Daha iyi not ortalaması için kimya alıyordum.
No penúltimo ano, precisava de ter uma média melhor.
Evrakları gelen evrak bölümünden gidenlere alın yeter. Cevap yazısını görmek istediklerinize not düşün.
Basta transferir todas as cartas da caixa de entrada para a de saída e pôr uma pequena nota à margem, caso deseje ter resposta.
Çocukları alıp, Florida'ya kız kardeşini görmeye gitti. Bana bir not bıraktı. On yıl oldu.
Pega nos miudos e vai para a Florida ver a irmã, deixa-me um bilhete... 10 anos.
Ridley, bir not daha alır mısın?
Ridley, anota de novo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]