Pet Çeviri Portekizce

Bu Pat Terrill ve doğulu erkeği.

Lá vem a Pet Teron e aquele sujeito do leste.

bize bir ev inşa etmek için gerekli ahşabı almak için. Çiftlik atlarımız olan Pet ve Patty, babamın çayırdaki otları kırpmak için ihtiyacı olan sabanı çekecek kadar büyük değillerdi. Onlardan ayrılmak üzücü olsa da, babam onları Bay Hanson'a bir çift öküz için sattı.

O Pat e a Patty, os nossos cavalos, não eram muito fortes para puxar o arado e alisar a terra, e por muito que pedíssemos que não o fizesse o pai trocou-os por um par de bois com o Sr. Hanson.

Geçen gün birçok kez dükkanın önünden geçince, almaya karar verdim. Çok şirin bir bey.

Estava passando pela Pet Shop e decidi comprar!

- Pet Dayı.

- Hey, Tio Pat.

İki bira kutusu, bir Coca-Cola şişesi, yeşil bir pet şişe hayli yanmış ve 12.45'te durmuş bir kol saati ve bir anahtarlık.

Duas latas de cerveja, uma garrafa de Coca-Cola, uma garrafa verde de plástico um relógio bastante queimado que parou as 12 : 45h, um molho de chaves.

Chia Pet, büyüyen çömlek..... çok hızlı.

Chia Pet, a mascote que cresce..... são muito rápidos.

- Seninle tanıştığıma sevindim Pet. - Ben de bayan.

É um prazer conhecê-la, Pet.

Tabii izin verirsen Decker ve tabii sen de Pet.

Com a tua licença, Decker, e a tua. Pet.

Uzaklaş buradan. Pet'le git.

Vai ter com a Pet.

Hayır, adı Arthur ve bir evcil hayvan dükkanı işletiyordu.

Não, é Arthur. E ele tinha um pet shop.

Eğer iyileşme varsa, PET taramasında çıkacağını umuyorum. Nefesinizi tutmuyorsun değil mi?

Se está a fazer progressos, espero que isso se veja primeiro num PET-scan.

PET taraması iyileşme göstermedi.

O PET-scan não mostrou melhoras.

Şuraya gir ve bir pet şişe su al ve saklamak için biraz yiyecek.

Quero que vá ali e compre água engarrafada e comida para guardar.

PET neyin yoğunluğunu ölçer?

- Que concentrações mede o TEP?

Merkezi sarmal PET taramasına girebilirsiniz.

- Podemos? Façam-me uma tomografia à medula espinal.

- Moleküler çekirdek PET taraması yapmaya. Güzel.

De uma tomografia à medula espinal.

Queen'i bulacaksınız, George Michael, Pet Shop Boys.

Queen, George Michael, Pet Shop Boys...

Albay, PET * taraması felç kurbanlarınınkine benziyor.

O exame dela parece-se com o de alguém que teve um enfarte.

Bugün Hayvanları Kurtarmak'ta, akıllı gelincik... Somerset'te herkesin yüreğini ağzına getiriyor.

Hoje, no Pet Rescue, a inteligente doninha deixa toda a gente... a postos, em Somerset.

"Bütün canavarlar birbirine benzer!" diye bağır tatlım.

Scream Montresor all you like, pet.

Şu hayvan dükkanını bileniniz var mı?

Vocês alguma vez viram um PET'smart?

Pet Shack'te hayret verici bir gösteri oldu. Yalnızca bugünlük moda merakı kediyi öldürmedi.

Foi uma grande exposição aqui no Pet Shack, e apenas hoje, a curiosidade pela moda não matou o gato.

Bilimsel deneyler gösterdi ki, eğer bir kişiyi alıp beynini belli PET taramalarıyla veya bilgisayar teknolojisiyle incelerken belli bir nesneye bakmalarını istersek beynin belli bölgeleri aydınlanıyor.

Experiências científicas mostram que se ligarmos o cérebro de uma pessoa a computadores e scanners e pedirmos para olharem para determinados objectos, podemos ver certas partes do cérebro a serem activadas.

MR ve PET taraması analizleri ve tüm test sonuçlarına göre anormal proteinler, beyin damarlarını tıkayarak beyin hücrelerini etkilemiş.

Analisando a ressonância, a tomografia, e todos os resultados provenientes dos exames... Bem, proteínas anormais, estão a obstruir os vasos sanguíneos do seu cérebro, afectando as células nervosas.

PET taraması yapmalıyız.

Devíamos fazer uma PET.

Büyük koleksiyoncular kanmaz.

Não enganavam Saatchi's pet gerbil.

Pet'in başka planları var.

O Pete já tem planos.

- Pet Burke değil mi?

- Pat Burke, não é?

PET SHOPLAR VE KÖPEK FABRİKALARI

Lojas de animais de estimação e "fábricas de crias"

Pet shoplardaki çoğu hayvan köpek fabrikalarından alınıyor, kendileri bilmese bile.

A maioria dos animais à venda em lojas, vêm de "fábricas de crias", mesmo que não o saibam.

Köpek fabrikaları, hayvanları pet shoplara ve diğer alıcılara satmak için kurulmuş düşük bütçeli köpek yetiştirme yerleri.

"Fábricas de crias" são empresas comerciais de baixo orçamento, que criam cães para vender a lojas e a outros compradores.

Siz bir kedi istiyorsunuz.

Uma "pet shop".

PET taraması yapın.

Façam-lhe uma tomografia.

Ayrıca yeni bir PET taraması yaptık.

E nós fizemos... nós fizemos uma outra tomografia.

M.R.I. ve PET taramaları sonuçsuz.

A ressonância e a tomografia deram negativo.

Yaşı tutmuyor, olaydan önce sağlığı mükemmel... -... MRI ve PET taramalarında tümöre rastlanmamış.

Não é a idade certa, estava saudável antes do incidente, e deu negativo para tumores.

- PET yok, MRI yok.

- Sem tomografias, sem ressonâncias...

PET taraması serebral kortekste metabolik değişim olup olmadığını gösterir.

Ainda pode tê-lo. Uma tomografia mostrará qualquer mudança no metabolismo do córtex.

Tabii fiyakalı PET taramasını yalan makinesi olarak kullanabilirsek.

Isto é, se usarmos o teu tomógrafo como detetor de mentiras.

PET taraması bize ne söylüyor peki?

O que diz a tomografia?

Paris'e gittiğini söyledi, PET taraması da bunu onayladı. Ne olmuş yani?

Disse que foi a Paris e a tomografia confirma-o.

Pet Shop Boys ve Seal de var.

Também temos os Pet Shop Boys e o Seal.

Merhaba, ben Petlove'dan Brad.

Fala o Brad, da loja "Pet Love".

Safra kanalına endoskopi yapıp, midesinde de mantar sporu ararken, Wilson ve kanser için de PET'i kullan.

Utilizem o PET para procurar cancro e a doença de Wilson, enquanto introduzem o endoscópio nas vias biliares. Procurem no estômago esporos de cogumelos.

PET görüntülemeyle otoimmün hastalığı beş dakikada kanıtlarım.

- Posso provar a doença em 5 minutos. - Precisa de uma tomografia.

Ağrı hissedip hissetmediğini anlamak için parietal talamik bölgesine PET taraması yapmama izin ver.

Deixa-me fazer-lhe uma TEP no lobo parietal para saber se ele sente dor.

Pet dayı?

Tio Pat?

Mutlu Noeller.

- Feliz Natal, Pet.

Polietiltereftalat. PET.

Tereftalato de polietileno.

Pozitron emisyon tomografisi isteyebiliriz.

Fazemos uma PET.

- Öyle, değil mi? - Nedir bu?

É um "pet coral" que os faraós usavam ao pescoço.