Sence o Çeviri Portekizce
12,012 parallel translation
Sence o güzel mi?
Achas que é bonita?
Sence o hala...
Achas que ainda tem...?
Sence O'Brien kendi zirvalarina inaniyor mu?
Achas que o O'Brien acredita nas tretas que diz?
Sence o muydu?
Achas que foi?
Sence onu buraya davet etsek ve...
Achas que o poderíamos trazer para aqui e...
Seni benim altıma atadığında sence belediye başkanı ben ne istiyorum diye sordu mu?
Achas que o Presidente me perguntou o que eu queria - quando te designou para aqui?
Sence ne olmuş burada?
O que achas que aconteceu aqui?
Babam aldırmaz aslında, sence de öyle değil mi?
Não acha que o meu pai se importaria, pois não?
Sence Lex Luthor Beyaz Portekizli mi?
Acha que o Lex Luthor é o White Portuguese?
Çocuklarımız sence bunu nasıl karşılar?
O que é que achas que os nossos miudos vão dizer sobre isto?
Sence bizim kartlarımıza ne oluyor?
O que achas que acontece com os cartões?
Ne bu sence?
O que achas que é isso?
Bu adamın olduğunu anlamaya çalışıp onu inceleyen birileriyle daha iyi mi olur sence?
Achas que ele estaria melhor com alguém a picá-lo, a tentar descobrir o que é?
Kendi soruşturmamı bizzat mahvedebilir miyim sence? - O kadar salak mıyım?
Acha que sou um grande idiota?
- Nasıl olmuş sence?
O que acha?
Bu tezgâhlardan birini ilk yapan polis sence ne kadar uzundu?
O polícia que fez um destes balcões... qual era a altura dele?
- O neydi sence?
- O que achas que foi aquilo?
- Sence bu ne?
O que achas que é?
Sence bu avukat, çocuğun bulmakta sana gerçekten yardım edecek mi?
Acha mesmo que esse advogado vai-te ajudar a encontrar o teu filho?
Sence ne yapıyorum?
- O que te parece?
Sence ne yapmalıyız?
O que achas que devemos fazer?
Sence nasıllar?
O que achas deles?
Ne demek istedi sence?
O que é que ela quis dizer com aquilo?
Sence baban anneme ağza alınmayacak şeyler yapıyor mudur?
Achas que o teu pai está a fazer coisas indescritíveis com a minha mãe?
Şey, hangi renk olursak sence inandırıcı olur o zaman?
Em qual cor de lixo achas que irão acreditar?
Bir şey yapmadığımızı öğrenince şerif ne diyecek sence?
O que achas que o Marshal vai dizer quando souber que não fizemos nada?
- Zayıf olduğum için mi onu bıraktım sence?
- Achas que o deixei ir por ser fraco?
Bu sohbetin sırası mı sence?
Achas mesmo que este é o momento certo para termos esta conversa?
Sence?
O que é que achas?
Onu bir daha görsen tanır mısın sence?
Acha que o reconhecia outra vez se o visse?
Sence gecenin bir yarısında yük arabalarını yakıp bitap düşmüş, sayıca az Baratheonlar'ı biçmek hazır ve tedarikli bir Lannister ordusuna karşı çıkmakla aynı mı?
Achas que queimar carroças à noite e chacinar Baratheons cansados e em desvantagem numérica é o mesmo que enfrentar um exército Lannister preparado e aprovisionado?
- Koç. Sence dostumuz mu yakalamış?
Achas que o nosso amigo o matou?
Sence Webb kardeşlerin bu balon müzesinde ne işi olabilir?
O que achas que os irmãos Webb estão a fazer num museu?
Sence, Reggie bizi -
Achas que o Reggie...
- Reggie eğer gay ise sence Reggie ile Padraig -
Mas se o Reggie é gay, achas que o Reggie e o Pádraic, eles...
Ben... Sence çocuğun piç olmayı umursar mı?
Achas que o teu filho se vai importar de ser ilegítimo?
Sence gerçekten o mu?
Achas que é possível?
Viktor, Selene ile yıllarını boşa harcarken neredeydim sence?
Onde pensas que estive enquanto o Viktor perdia anos com Selene?
Sence nasıl bir malzemeye benziyor?
Que tal te parece o tecido?
Gerçek kardeşimin ve annemin bütün hayatlarını beni arayarak geçirdiklerini bilmek nasıldır sence, hiçbir fikrin var mı?
Fazes ideia do que é saber que o meu irmão verdadeiro e mãe passam os dias à minha procura?
Babam ordaki sence?
É onde está o meu pai?
Sence Başkan'a söylesem mi?
Acham que posso falar com o Presidente?
Sence annemle babam buraya ev der miydi?
Achas que a mãe e o pai chamavam a isto "casa"?
Sence?
O que acha?
Sence de John Cougar Mellencamp'ın haftada üç kere buraya gelmesi tuhaf değil mi?
Não achas estranho o John Cougar Mellancamp vir cá três vezes por semana?
İnsanlara karşı tehlikeli olduğunu bildiğin hâlde oğlunu dışarıya bırakmak mantıklı mı sence?
É seguro deixar o seu míudo por ai Sabendo que ele é perigoso para as pessoas?
Sence hayalet, yani Gelin Sör Eustace'ı tekrar dışarı çekmeye mi çalışacak?
Achas que o espetro... a noiva... vai tentar atrair o Sir Eustace para a rua de novo?
Sence de ortam biraz fazla melodram kokmuyor mu?
- O cenário é um tanto melodramático, não?
Bunlar neye benziyor sence?
Olha, isto parece o quê?
Sence öpüşürken nelerini kullanıyorlar?
Às vezes usam o quê?
Sence mesajım ne?
O que quer dizer isso?
orospu çocuğu 971
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252
olive 40
ohhh 77
ohio 157
omar 42
özür dilerim 10391
ozur dilerim 18
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252
olive 40
ohhh 77
ohio 157
omar 42
özür dilerim 10391
ozur dilerim 18