English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ S ] / Silahını al

Silahını al Çeviri Portekizce

770 parallel translation
Silahını al.
Vai buscar as pistolas.
Silahını al Walt.
Tira-lhe a arma, Walt.
Git silahını al Tennessee.
Vai tirar-lhe a arma, Tennessee.
Sen. Hadi ayağa kalk ve bir erkek gibi silahını al.
Levanta-te e sê homem.
Silahını al ve onu içeri at.
Apanhe a sua arma. E prendam-no.
Silahını al.
Tira-lhe a arma.
Silahını al.
Tome a sua arma.
Silahını al.
Peguem na pistola.
Silahını al Tanner.
Pegue a sua arma, Tanner.
Ya silahını al ya da ben de benimkini atacağım... ve herkesin önünde ölümüne dövüşeceğiz.
Pegará a sua arma ou vou jogar fora a minha... e lutaremos diante todos eles até à morte.
Hadi, silahını al da, gidelim. Hadi.
Vá, pegue no seu equipamento.
George'un silahını alıp çıkacağım.
Vou pegar a arma de George e ir lá fora.
Hey evlat. Charlie'nin silahını alırmısın, lütfen.
Filho,... tira-lhe o revólver.
Silahını al.
Vá buscar a sua arma.
Silahını al.
Bem, leva a tua arma.
- Silahını al ve gidelim.
- Agarra na tua arma e vamos.
Silahını al ve bir dahakine birine doğrultmadan önce çalıştığına emin ol.
Apanhe sua arma de elétrodo. | Tenha certeza está em ordem antes de apontar isto para ele.
Evet, ama bizim adamımız Quill'i bulmaya gitmeden önce... silahını alıp doldurabilmiş.
Sim, mas o nosso homem foi capaz de tirar uma arma e carregá-la, antes de ir procurar o Quill.
- Pekala, silahını alın. - Siz bütün madene el koyuyorsunuz,
Muito bem, tire-lhe a pistola.
- Silahını al Kurt, gidiyoruz.
- Traz a tua arma até à carreira.
Lav silahını al!
Traz o maçarico!
Müzik bitince, silahını al.
Quando acabar a melodia, saca da arma.
Sen, silahını al ve yukarı çık.
Rudabaugh, lá para cima.
Bir adamı çözüyorsan, önce silahını al.
Quando desamarrar alguém, desarme-o primeiro.
Eğer silahınız yoksa, bir tane alın!
Dou-vos tudo! Levem!
Bunun üzerine yastığının altından silahını çıkartıp... kendi ayağını hedef alıyor ve kocaman bir delik açıyor.
- à beira da cama. Sim. Tirou a arma debaixo da almofada, apontou e disparou, fazendo um grande buraco no próprio pé.
Bir gün, öteki adam aklını başına toplar ve o silahı geri alır.
Um dia, o homem cria juízo e consegue a arma de volta.
Silahını bana versen iyi olur,... sinirlerine hakim olmalısın, buna alışık değilsin.
Entregue-me a arma, uma pessoa na sua situação é difícil manter a calma.
Andy, silahını al ve yere at.
Não se mexam.
Şimdi, al silahını, baştan başlıyoruz.
Agora, apanhe aquela arma e começaremos novamente.
Tamam. Aletlerini al ve ofise git. Virgil silahını verecektir.
Reúna as suas coisas, passe pelo escritório e o Virgil dá-lhe os revólveres.
Şuradaki silah için... Sana 300 altın veririm. Ve altı-patlarla otomatiklerinizi alırsınız.
Agora por aquela espingarda, podia dar-lhe 300 moedas de ouro, e deixava-te escolheres os revólveres de seis tiros e as semi-automáticas.
Gidip hızlı silah ve başka ne isterseniz alın.
Vão e recolham as espingardas e tudo o que quiserem.
O zaman sana bir silah alıp kasabayı terk etmeni söylerdim çünkü bu tanık sandalyesinden kalkar kalkmaz seni topukların yanana kadar kovalayacağım.
Então vou-lhe dizer que pegue numa arma ou saia da cidade. Porque no instante que eu desça desta cadeira de testemunha... vou persegui-lo até os seus calcanhares fumegarem! - Vá apanhe-o!
Umarım yanımda silah çekme alışkanlığını bıralırsın!
Deixa de sacar perto de mim.
Silahını al.
Apanha a arma dele.
Ha, al silahını.
Toma.
Ayağa Kalk ve silahını yerden al, Kimbrough.
Levante-se, Kimbrough, e pegue no revólver.
Chink, ayakta birini görse iyi silah kullandığını kanıtlamaya çalışır. Ve bundan büyük bir zevk alır.
Engraçado o Chink, sempre tenta provar que atira melhor... do que qualquer homem vivo.
Tom, silahını çite as. Giderken alırsın.
Pendure ali a arma e quando se for embora, leve-a.
- Silah alın.
- Comprem armas.
Bizim için silah alır mısın?
Compra armas para nós?
Öncelikle silahı omzuna böyle sıkı bir şekilde dayayacaksın ve al bakalım.
Primeiro, encaixas bem a arma ao teu ombro... assim. E... Segura tu.
Silahını eline alınca çok haşin olur.
- Vou eu buscá-la.
Vurun, öldürün, ardınızdaki her silahı alın, özellikle El Paso'dan gelecek olanları.
Dispararem, matem, de modo a que toda a gente armada da zona vos persiga sobretudo os de El Paso.
Bu senin silahın, ona alışkınsın.
É a sua espingarda, está habituado a ela.
- Silahını da al.
- Leva a arma.
Çavuş, silahını al.
Sargento, tire-lhe a arma.
Silahını al.
Tire-lhe a arma.
Silahını elinden alıp, seni tekrar ahıra göndermeliyim.
Devia tirar-te a pistola e mandar-te de volta para o estábulo.
Suyu alırsa, silahını üzerine boşalt.
Se ele quiser levar a água, esvazie a arma.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]