Ona güven Çeviri Rusça
127 parallel translation
Ama lütfen ona güven.
Но она не виновата.
Ona güven, bu gibi durumlardan yararlanmasını bil.
Поверь, он выкрутится из этой передряги.
Ona güven olmaz.
— Ему нельзя доверять.
Pekala Rahibe, ona güven.
Правильно, сестра, положитесь на него.
O zaman nasıl oluyor da ona güven gösterebiliyorsun?
Тогда почему ты ему доверяешь?
- Ona güven, Alex.
- Доверься ему Алекс.
Biz ona güven oyu verdik.
ќн наш. ћы поверили ему.
Ona güven olmaz.
Никогда не доверяй ему.
Taktiklere başvuruyor ama, ona güven.
Я считаю ему можно доверять.
Ona güven vermeni bekliyordur.
- Скажи ему то, что он хочет услышать. - Не знаю, Роз.
Ona güven.
Можешь ему доверять.
- Ona güven.
- Доверься ей.
Ona güven.
Доверься ему.
Ona güven vermeliyiz.
Давайте его успокоим
Ona güven verebilecek birilerine gereksinim duyar.
Он нуждается в человеке, который придаст ему уверенность.
Ona güven.
- Доверь ему!
- Bu konuda ona güven.
- Поверь ему.
Sen, ona güven veren
Бедный господин, на него жалко смотреть Чего не скажешь о короле После смерти Анны Австрийской
Ona güven, ve bana güven.
Доверяй ему и доверяй мне.
Ona güven Ana.
Доверься, Ана!
Şimdi ona güven.
Так поверь и ему.
Koç Gelwix işini bilir. Sadece ona güven.
Тренер Гелвикс знает что делает.
Ona güven vereceğinize ne yapıyorsunuz?
Вместо того, чтобы её обнадёживать, что ты ещё можешь сделать?
Her şey yolunda, zamanın yok, ona güven dedim.
Я думала - все образуется, у меня нет времени, но я ему верю.
Ona güven.
Доверься ему!
Ona güven ahbap
Доверять, проверять.
Her şeye kadir olana biraz daha güven duymalısın ya da işleri rayına oturtan neyse ona.
Нужно верить во Всемогущего... не зависимо от того, что происходит.
Bu yüzden de o iki resmini sana getirdim ona biraz güven aşılamak için.
Поэтому я и принес вам эти две чтобы придать ей уверенность!
Ona, onlara güven olmaz.
Ему, им.. Всем им нельзя доверять.
Ona telefon edeceğiz ve bir buluşma ayarlayacağız. Bu tanışma ve güven sağlama mevzularını halledeceğiz, tamam mı?
Мы позвоним ему и договоримся о встрече чтобы мы могли познакомиться и всё такое, хорошо?
Aslında bu konuda ona çok güven verdim.
И я заставил его чувствовать, что он все еще может.
Konuşun onunla, güven verin ona.
Поговорите с ним вместе, чтобы он чувствовал себя спокойнее.
Şimdi benim ona verdiğim isimle, "Byrnes Ailesi Güven Çemberi" içindesin.
Узнав это, ты оказался внутри, как я это называю, "Круга Доверия Семьи Бёрнсов".
- Ona biraz güven, Wesley.
- Побольше веры, Уэсли.
Onları ayırırsan, güven bana ona büyük bir iyilik yapmış olacaksın.
Сорвав их свадьбу, ты только окажешь девушке услугу.
Ona... güven.
Верь... в неё!
Başkanın oğluysanız ve ona her an ulaşabiliyorsanız önceki kampanyada da destek sağlayıp güven kazanmışsanız Washington'daki insanlar size saygı gösterir.
Если ты сын президента и у тебя неограниченный доступ... Август 1992 года В сочетании с определенными полномочиями в Вашингтоне... это уважают.
O halde bana güven... ve kendine yalnızca ona tek bir şey söyleme izni ver.
Так слушай меня. Ты должна сказать ему только одно!
Bana güven verin. Dikenleri temizlemek için ona yardım edebilir miyim?
Скажите мне, могу я помочь ему вынуть колючки?
- İnanılmaz. - Ona biraz güven, dostum.
- Поверить не могу...
Bu tesisi ikinizin var ettiğinin farkındayım, bu yüzden de ona karşı aşırı güven besliyor olabilirsiniz. Fakat tüm bu aksilikler, onun acemice davranışları yüzünden başımıza geldi!
Я знаю, вы двое создали эту область науки, поэтому у вас есть причины, чтобы верить в него, но его детскость уже стала причиной всех этих бед!
Bana güven. Ona büyük bir kıyak yapıyorsun.
Поверь мне, ты делаешь ему услугу.
Ona sırrını verecek kadar güven, güvenini kazan.
Доверься ей, завоюй ее доверие.
Ayı ona denemek ve başarısız olmak için güven verdi.
Медведь дал ему силы попробовать и упасть.
Uriel ya da her kimse söyle ona bunu yapmamı istemezsiniz. Güven bana.
Что ж, скажи Уриилу или кому там ещё вы не захотите что бы я этим занялся, поверьте.
Karizma, kendine güven ve ona gıpta ediyorsunuz.
Харизма, уверенность и вы хотите подражать им.
Ona ihtiyacın var, güven bana, yardım et.
Он тебе нужен, поверь мне. Давай. Помоги мне.
Güven bana ve ona bir şans daha ver.
Верь мне и дай ему ещё один шанс.
Karım, ona bayılacak, güven bana.
Моя жена её примет.
Güven bana, Carter olmadan Serena'nın hayatı daha iyi olacak. Bu yüzden ona kolay bir çıkış yolu önerdim.
Жизнь Сирены будет гораздо лучше без Картера, поэтому-то я и предложил ему легкий выход.
- Güven bana, kimse ona inanmaz.
Клянусь, ему никто не поверит!
ona güvenmiyorum 75
ona güveniyorum 40
ona güvenebilirsin 26
ona güvenebiliriz 16
ona güveniyor musun 25
ona güvenme 21
güven 68
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
ona güveniyorum 40
ona güvenebilirsin 26
ona güvenebiliriz 16
ona güveniyor musun 25
ona güvenme 21
güven 68
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
güvende 82
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88
güvenin bana 41
güvenlik mi 20
güvenli bir yerde 23
güvenli mi 42
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88
güvenin bana 41
güvenlik mi 20
güvenli bir yerde 23
güvenli mi 42