English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ S ] / Sizin değil

Sizin değil Çeviri Rusça

2,231 parallel translation
O Adam'ın tarafında sizin değil.
Он играет на стороне Адамса, не на вашей.
- Gemimiz için bahse girmek istiyorum. - O artık sizin değil.
Я хочу отыграть... наш корабль.
Bunlar sizin değil.
Но это не ваши вещи.
Bu topraklar artık sizin değil!
Гэта зямля большэ не ваша!
Bu Doranların seçimi, sizin değil.
Это выбор мистера Дорана, не ваш.
- Sen de mi gelmek istiyorsun? - E niye olmasın! Ben sizin arkadaşınız değil miyim?
Ты хочешь пойти?
En son sayımlara göre oylar sizin lehinize değil ama anlaşılan pek çok seçmen konuşmanıza olumlu cevap vermiş.
Последние опросы на выходе не в вашу пользу, но, кажется, многие избиратели реагируют позитивно на вашу речь.
Sizin ne düşündüğünüz önemli değil çünkü burası Randy'nin evi.
Неважно что ты думаешь потому что это дом Рэнди
Ustan yalnız savaşı düşünüyor, sizin yaşamanız ve ya ölmeniz onun için önemli değil.
Цао волнуют только победы на войне. Его не заботят чужие жизни.
Sizin de görebildiğiniz gibi Kori burada değil.
Как видите, Кори не с нами.
Teknik Olarak Değil Belki, Ama Bu Sizin Savaşınız, ve Bo'da Savaşacak, Ve Benim İçinde Dövüşmüş Olacak.
Возможно не является технически, но это твоя битва и это битва Бо, а значит и моя тоже.
Yani burası benim evim bile değil. Burası... sizin eviniz.
Это ведь даже не мой дом.Это... это твой дом.
Benim endişem soğuktan yana değil, sizin güvenliğinizden yana.
Я беспокоюсь не о холоде, а о вашей безопасности.
Sizin batıl inançlarınız yok değil mi?
Вы же не суеверные, нет?
Burası sizin eviniz değil, kimse sizi burada istemiyor.
Это не ваш дом, и вы здесь не нужны.
Sizin dünyanız değil.
Не ваш мир.
Onunla sizin nazik mi yoksa o kadar da nazik değil mi?
С ней... это... это нежно, или не совсем нежно?
Lydia artık sizin grupta? Değil mi?
Лидия теперь в твоей группе, да?
Şu nasıl : "Jaguar. Sizin sorununuz. Benim değil."
Как насчет : "Ягуар - это твоя проблема, а не моя."
"Bir dahaki sefere sizin yüzünüz olucak, balkabağının ki değil"
"В следующий раз на очереди твое лицо, а не тыква."
"Bir dahaki sefere sizin yüzünüz olucak, balkabağının ki değil" Bu Ali'ye yazılan not.
В следующий раз это будет твое лицо, а не эта тыква это запись, которую имела али
Sizin adamlarınız, benim adamım değil lordum.
милорд.
Bu artık sizin endişelenmeniz gereken birşey değil.
Вы не должны об этом беспокоиться.
Sizin suçunuz değil.
Это не ваша вина.
Ama sizin dairenizde değil.
Но я умру не здесь, не в этой квартире.
Orası sizin toprağınız değil!
Это не ваши земли!
Sizin durumunuzdaki bir ebeveynin insan ilişkilerinde zayıf olması pek alışılagelmiş değil.
Часто бывает, что у таких опекунов как вы наблюдается недостаток человеческого общения.
Bu sizin suçunuz değil.
Это не ваша вина.
Sizin yardımınızla değil, C.W.B siyasilerin mideleri için ne olursa olsun belkemiği hizalamasını düzeltebilir.
Но с вашей помощью СВБ сможет помочь позвоночному столбу, даже без политической поддержки.
Sizin evreninizden değil de ondan.
Потому что он не из вашей вселенной.
Bu sadece, saçmalıktan öte bir şey değil ve saçmalık sizin uzamanlığınız olduğundan İlk önce buraya gelmem gerektiğini düşündüm.
Это просто... какая-то глупость вероятно, и так как глупости ваша специальность я подумал, что мне сперва надо сюда.
Şova bağladığınız paranın tamamı sizin, değil mi?
Я деловой человек.
Stan karşıdan karşıya geçmeyeceğine söz verebilir, Trav belki kaskı takacağını söylüyor ama sizin görmediğiniz zamanlarda ne yaptıklarını bilmiyorsunuz değil mi?
Стэн может пообещать не переходить улицу, а Трев может сказать, что будет носить этот шлем, но как только они исчезают из вида, ты никогда не узнаешь правды, так ведь?
Onu sizin için açmamı beklemiyorsunuz değil mi Bay Bey?
Вы не ждёте, что я открою это для вас, мистер Бей?
O sizin mideniz değil!
Это не ваши желудкИ!
Bu sizin sorumluluğunuz değil leydim!
Вы не должны этого делать, миледи!
Sizin için hiçbir şey değişmiyor, değil mi?
Для вас ничто не стареет, не так ли?
Bay Gianelli, mali defterlerinize göre geçtiğimiz yılın ilk yarısı pek de iyi geçmemiş sizin için, değil mi?
Мистер Джанелли, по вашим бухгалтерским книгам, дела шли не особо хорошо в первой половине прошлого года, это так?
Dışardaki erkeklerin çoğu da aynı şekilde hissediyor ama bayanlar, hayal kırıklığına uğramış hissediyorsanız unutmayın, bu sizin hatanız değil.
И у многих парней так же, но, дамы, если вы разочарованы, помните, это не наша вина.
Bay Acar, bu sizin imzanız, değil mi?
Мистер Экар, это ваша подпись?
- Pilot olarak yükseklik ölçerleri ayarlamak sizin işiniz, değil mi?
Как... Как пилот, вы отвечаете за проверку высотомеров, не так ли?
Sırf bunun hakkında konuşmak istemem, sizin tarafınızdayım demek değil.
То что я хочу поговорить об этом не делает меня союзником.
- Efendim, bu sizin yetki alanınızda bile değil.
- Сэр, это не наша юрисдикция.
O sizin kadın kahramanınız, değil mi, bayan?
Она ваша героиня, правда, мисс?
Özür dilerim, bu sizin hatanız değil ; lütfen oturun.
Извините, это не ваша вина, садитесь, пожалуйста.
- Sizin verdiğiniz emirle değil. Hayır, efendim.
Но не по вашим приказам, сэр.
Şimdi, haklarında bildiğim şey sipariş üzerine çaldıkları sizin tarz değil, genellikle lüks.
Знаю только, что они крадут на заказ, всё что ты захочешь, обычно - элитное.
Ama o sizin arkadaşınız, bizim değil.
Он твой друг, не наш.
Siz onun kayınpederi ve kayınvalidesisiniz, annesi-babası değilsiniz bu da- - sizin eviniz değil?
Вы родители её мужа, а не её, и это не ваш дом?
Angelo gitti ve sizin umurunuzda bile değil!
Анджело ушел, а вас двоих это даже не волнует!
Sahada o kadar söylenmenize rağmen bu antrenmanın amacı, sizin cumartesi günü Oaks Glen'e yenildiğiniz için cezalandırmak değil bizi eleme maçlarına hazırlamak içindi.
Неважно, что вы там болтали, но эта тренировка не была наказанием за субботний проигрыш Окс Глен.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]