And charlie translate Turkish
3,367 parallel translation
I'd like to be in the newsroom with Will and Charlie and her and you.
Haber odasında Will... Charlie, sen ve onunla beraber duymak. - Ve Maggie.
Look, I will do the best that I can here, which I realize isn't much, but you have to choose between us and Charlie, and I am asking you to choose Charlie.
Bak burada elimden geleni yaparım ki fazla bir şey yapamayacağımın farkındayım ama bizimle Charlie arasında seçim yapmak zorundasın ve senden Charlie'yi seçmeni istiyorum.
Miles and Charlie need you.
Miles ve Charlie'nin sana ihtiyacı var.
Did you invite Frank and Charlie?
Frank ve Charlie'yi sen mi davet ettin?
I'm gonna go sit with Frank and Charlie.
- Frank ve Charlie ile oturacağım. - Onların yanına gitme.
- I'm really nice guy and charlie is my partner in crime.
- Ben'iyi adam'ım ve Charlie de benim suç ortağım.
In the end, lily, Mario, and Charlie impressed Ryan so much with their last-chance performances that he decided to call them all back.
Sonuç olarak Lily, Charlie ve Mario son şans performanslarında Ryan'ı oldukça etkiledi ve hiç kimse elenmedi.
This Joshua guy's like a cross between Che Guevera and Charlie Manson.
Joshua denen adam Che Guevara ile Chalie Manson arasında biri.
No, I just... You know, I associate that with, like, Marnie and Charlie and people starting to talk a lot about their relationship, you know?
Hayır, sadece bunu Marnie ve Charlie'yle yaşadım bir süre sonra tek konuştuğun ilişkin olmaya başlıyor.
What is your relationship to Sophia and Charlie Carter?
Sophia ve Charlie Carter'la aranızda nasıl bir ilişki var?
Let them know New York's running this and they don't say a word until Charlie says okay.
Söyle onlara bunu New York yönetiyor, Charlie onaylamadan... -... ağızlarını açmayacaklar.
Hey, how happy is Charlie Skinner gonna be when I phone this over to CBS and he finds out you had it first?
CBS'ye telefon açıp bunları anlatsam ve Charlie Skinner bu konudan haberinin olduğunu öğrense kendisinin hoşuna gider miydi sence?
Charlie says you're physically and mentally exhausted.
Charlie, hem fiziksel hem de ruhsal olarak yorgun düştüğünü söylüyor.
Also, would you do me a favor and tell Charlie Skinner that you're the one who asked for these meetings?
Ayrıca, bir iyilik yapıp Charlie Skinner'a bu görüşmeleri senin istediğini söyler misin?
It's an applause line, and he's going to win his primary by double digits. Charlie, I understood the Tea Party in the beginning, just like I understood the SDS.
Charlie, Çay Partisi'nin kuruluşunu, aynı öğrencileri anladığım gibi anlıyorum.
Charlie, I think there is a specific person, and it sounds like you need to say something to her.
Charlie, bence ortada belirli bir kişi var ve ona bir şey söylemen gerekiyormuş gibi geliyor.
And truthfully, Charlie, come on.
Ayrıca Charlie yapma şimdi.
Well, it's gonna be you or Frank or Charlie,'cause Dennis and I cooked.
Sen, Frank veya Charlie olacak çünkü Dennis'le ben yemeği yapıyoruz.
'Cause it's Charlie work, and I'm gonna get stuck with it, so
Çünkü bu Charlie'nin işi ve ben sıkışıp kaldım bu işte.
The top one, and the thickest, by far, is Charlie's, of course.
En üstteki ve şimdiye kadarki en kalını Charlie'nin elbette.
My mother is dying of cancer and you need money to fix a statue?
- Charlie.
Yeah, and then we can use some of that cash to pay for the statue that our moms broke, Charlie.
Sonra o paranın bir kısmını annelerimizin kırdığı büstü tamir ettirmek için kullanabiliriz, Charlie.
- So next up is charlie and the reason That he's here is when he was playing the bully, He made kind of odd choices.
- Sıradaki Charlie ve burada olmasının sebebi, zorbayı canlandırırken garip davranışlar içine girmiş olması.
So Charlie and lily, Mario, Ryan called all you back. How do you feel?
Pekala Charlie, Lily ve Mario hiçbirinizin elenmemesi nasıI bir duygu?
So Charlie wins the homework assignment, and all Charlie's thinking is, "what?"
Ödevi Charlie kazanıyor ve Charlie'nin düşündüğü tek şey :
Well, the way that Zach and I choreographed it first was that...
Aslında, Zach ve ben koreografi çalışırken ilk olarak... - Charlie herkesin işini yapmak istiyor.
Charlie and I are in a really weird place.
Charlie ve ben çok garip bir yerdeyiz.
Charlie is a little bit too confident and too cocky for his own good.
Charlie kendine fazla güveniyor, biraz fazla ukala.
So Charlie, Shanna, Michael, and Tyler, we had to decide which three of you would do last-chance performances tonight.
Charlie, Shanna, Michael ve Tyler, aranızdan üçü, bu gece Ryan'ın karşısına çıkacak.
And Tyler, your song is
Ve de Tyler, sense Charlie Chaplin'den
And if that is an important element in this competition, then it has to have validity, and that's the only reason Charlie's here'cause this was probably one of the most entertaining last-chance performances that I've seen.
Çünkü Charlie'nin burada olmasının tek sebebi, bu diye düşünüyorum. Gördüğüm en eğlenceli son şans performanslarından biriydi.
Hello, my name is Tyler, and I'll be singing smile by Charlie chaplin.
Merhaba, ben Tyler ve Charlie Chaplin'den Smile'ı söyleyeceğim.
- And I know you love that. - I do love a hot mess. But I like Charlie because he fascinates me.
- Askerlik arkadaşımı severim tabii, ama Charlie'yi sevme nedenim, beni büyülemiş olması.
Maybe Charlie bit David and then he bit himself?
Belki Charlie, David'i ısırdıktan sonra kendini ısırmıştır?
You're saying... the evidence shows that Charlie and the victim both were bitten by an as-yet unknown third party.
Demeye çalıştığın kanıtlar gösteriyor ki Charlie ve kurbanımız daha tanımlanamamış üçüncü bir şey tarafından ısırılmış.
Charlie, you have a distant mother and a critical father, and at is why you have an overwhelming need to be loved by everyone... including your patients.
Charlie, uzak bir annen ve eleştiren bir baban var ve herkes tarafından yoğun olarak sevilme isteğinin sebebi bu...
Really, and it makes me question his taste because you are a striking and classic beauty in the vein of Brooke Shields.
Charlie'nin zevki hakkında şüpheye düştüm çünkü Brooke Shield tarzında vurucu ve klasik bir güzelliğin var senin.
This is like Lady Di being plucked from the streets like the trash she was and the trash that Charlie and Dee are.
Asiller halktan birilerini arıyor, o kişiler de Charlie ve Dee işte.
All right, Frank, I'll play on Ruby's team, and over the course of the game, I'll subtly extract her plan to humiliate Charlie.
Ben Ruby'nin takımında olacağım ve oyun esnasında Charlie'yi aşağılama planını kurnazlıkla ortaya çıkaracağım.
And that's gonna destroy Charlie for good.
Bu da Charlie'yi iyi şekilde mahvedecek.
I see what's going on here. He's doing to us what I like to do to Charlie and the waitress.
Benim Charlie'yle garson kıza yapmak istediğimi bize yapıyor.
You are Charlie's dad, and I... This is so not how I wanted us to meet.
Siz Charlie'nin babasısınız ve ben de sizinle bu şekilde tanışmak istemezdim.
Charlie Russell is a suspect, so... you're gonna have to raid his closet and... you're gonna have to clear it with his dad.
Charlie Russell şüphelimiz. Yani dolabını bir karıştırman ve babasına sonucu açıklaman gerek.
Charlie said that he went to work out, and left you in his bed.
Charlie çalışmaya gittiğini söyledi. - Sen de o çıkarken yataktaymışsın.
Hodges analyzed all of Charlie's shoes, and none of them fit the mystery pattern.
Hodges, Charlie'nin ayakkabılarını analiz etti ve hiçbiri gizemli şekle uymuyor.
Never is a long time, Ethel, but you were right, he does love Charlie, and not just for his father's sake.
Asla çok uzun bir süredir Ethel. Ama haklısın, Charlie'yi seviyor. Sırf babasının hatırına da değil.
And I'll be able to see Charlie!
Charlie'yi görebileceğim!
I mean, Charlie and her job, taking extra shifts in the E.R.
Yani Charlie ve işinin durumu, acilde ek nöbetlere kalması.
Good, so channel that, and show her exactly why Charlie made you chief resident in the first place.
- Güzel, o zaman bunu yönlendir ve ona Charlie'nin seni niçin baş stajyer yaptığını göster.
Home of Charlie and Sophia Carter.
Charlie ve Sophia Carter'ın evi.
No, that was not Tijuana, that was at Quesadilla Charlie's, and you were punching the mirror.
Hayır, Tijuana'da değildik. Quesadilla Charlie'deydik ve sen aynayı yumrukluyordun.
charlie 8891
charlie brown 28
charlie chaplin 18
charlie's angels 25
charlie runkle 23
charlie boy 25
charlie's 23
and counting 62
and cross 26
and clear 27
charlie brown 28
charlie chaplin 18
charlie's angels 25
charlie runkle 23
charlie boy 25
charlie's 23
and counting 62
and cross 26
and clear 27
and children 37
and clearly 63
and child 20
and cute 22
and cut 152
and clean 18
and climbing 16
and c 97
and congratulations 82
and carl 28
and clearly 63
and child 20
and cute 22
and cut 152
and clean 18
and climbing 16
and c 97
and congratulations 82
and carl 28