Breathing shakily translate Turkish
19 parallel translation
[Breathing shakily] I don't want to talk to you.
- Seninle konuşmak istemiyorum.
[Breathing shakily] Well, that sounds like a plan.
Planı yaptık sanki.
[Breathing shakily] So, this is why politicians should never accept gifts, especially gifts with J.R.'s name on them.
Politikacılar işte bu yüzden asla hediye kabul etmemeli özellikle üstünde J.R.'ın adının olduğu hediyeleri.
[breathing shakily] Okay. Okay. I just...
Önce kocama haber vermeliyim.
He's right. [breathing shakily]
O haklı.
I know. [Breathing shakily]
Biliyorum.
( BREATHING SHAKILY )
( BREATHING SHAKILY )
[breathing shakily] Do you understand me?
Beni anladın mı?
Elaine : [breathing shakily] Elaine, this is Dr. Harris.
Dr. Harris'le tanışmanı istiyorum Elaine.
[breathing shakily] We were sitting on a dock.
İskelenin kenarında oturuyorduk.
[breathing shakily] I didn't see you wash your hands.
Ellerini yıkadığını görmedim.
Go to hell. [breathing shakily ] [ whimpers]
Cehenneme git. [Titreyerek nefes ] [ Inlemeleriyle]
( breathing shakily ) Yeah, but why now?
( Nefes nefese ) Evet ama neden şimdi?
( Breathing shakily ) Please!
- Bize bundan hiç bahsetmedi.
[Breathing shakily]
Yapamam.
[Breathing shakily] Listen to me.
Beni dinle.
[Breathing shakily] It was the only way.
- Tek yol buydu.
[Breathing shakily] You owe me, Liv.
Bana borçlusun Liv.
[breathing shakily] Are you gonna hurt me now?
Şimdi de bana mı zarar mı vereceksin?
shakily 16
breath 94
breathe 1905
breathing 114
breathless 16
breathing heavily 388
breathe through your nose 20
breathe with me 21
breathe it in 29
breathe deep 46
breath 94
breathe 1905
breathing 114
breathless 16
breathing heavily 388
breathe through your nose 20
breathe with me 21
breathe it in 29
breathe deep 46