English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Easy money

Easy money translate Turkish

533 parallel translation
Do you want to earn easy money?
Kolay para kazanmak ister misin?
Seven million people in this town, all looking for easy money.
Bu kentte 7 milyon insan kolay para arıyor.
Easy money too, Mr. Williams.
Üstelik kolay para Bay Williams.
And we figure if we can hold the title for six months or more, we could pick up some easy money.
Ve düşündük ki şampiyonluk unvanını 6 ya da daha fazla ay kadar elimizde tutarsak, para kazanabiliriz.
All right, folks, here's some easy money!
işte biraz kolay para!
It's easy money, Steve.
Kolay para, Steve.
Easy money, as i know your virtue is as intractable as mount everest.
Kolay para, biliyorum ki aşması Everest Dağı kadar zorlu erdem sahibisin.
I put that boy where there was fast, easy money just layin'there.
O çocuğu hızlı paranın olduğu yere koydum.
Want to make some easy money?
Biraz para kazanmak ister misin?
It's easy money.
Kolay para!
- This is easy money.
- Kolay para bu.
You want some easy money?
Kolay para kazanmak ister misin?
Then you get a crack at your easy money.
Kolayca para kazanmak için bir fırsatın var.
Everyone wants easy money.
Herkes kolay paranın peşinde.
Yeah, well, you just cover the bet and make yourself some easy money, Sam.
Bu tekerlekli bir kumarhane, anladın mı?
I hope heaven forgives us for earning this easy money.
Umarım bu kolay parayı kazandığımız için Cennet bizi bağışlar.
- He figures it's easy money.
- Bunun kolay para olduğunu biliyor.
Invites to gambling'dens... full of easy money and fast women... chicken sandwiches and cornets of caviar.
Kolay para, basit kadınlar,.. ... tavuklu sandviç ve havyarlı kanepelerle dolu kumar batakhanelerine davet ediyorlar.
Oh, I've heard that Jim Douglas is only interested in fast cars and easy money.
Oh, duydum ki Jim Douglas sadece hızlı arabalar ve kolay para ile ilgilidir.
Easy money. "
Kolay para.
- Easy money.
- Kolay para.
It's easy money.
Kolay para.
The outlaw life seemed a shortcut to easy money which could buy liquor and women.
Kanunsuzlar para kazanmanın kolay yolunu bulmuşlardı bu parayla kumar oynayıp, likör ve kadın satın alabileceklerdi.
iii bet you whatever you use for money that those two dames are not going to have an easy time on this train.
Seninle bir Meksika Doları ya da her ne parası kullanıyorsan onun karşılığında yan taraftaki o iki bayanının bu trende rahat yüzü görmeyeceklerine dair bahse girerim.
Sounds Iíke an easy way of making money to me.
Bu bence kolay para kazanma yolu.
I never knew money was so easy to get.
Parayı bu kadar kolay kazanabileceğimi bilmezdim.
And so, because of the grotesque situation this new kind of army grows and grows always gaining new recruits who care nothing about tomorrow just so long as money is easy today.
Ve böylece, bu gülünç durum yüzünden bu yeni ordu büyüdükçe büyüdü bugün para kazandıkça yarını umursamayan yeni elemanlar alarak.
But that costs money, and it isn't easy nowadays.
Ama bu çok paraya mal olur ve bugünlerde hiç kolay değil.
I don't spend tax money that easy.
Vergi paralarını bu kadar kolay harcayamam.
My friend, according to the boys, all takes are easy but as a lawyer, I make lots of money getting them out of jail.
Dostum, çoluk çocuğa kalsa, tüm işler kolaydır... Oysa bir avukat olarak paranın çoğunu hapisten adam çıkartmaktan kazandım.
Well, T.C. Is so loose and free and easy with his money.
Ah şu T.C. Parasını çarçur etmeye bayılır.
You like your money easy, Father.
Kolay yoldan paranızı almak istiyorsunuz, Peder.
What does Christ think of the easy-money boys who do none of the work and take all the gravy?
Hiçbir iş yapmadan açıktan para kazanan bedavacılar hakkında İsa ne düşünür?
A million yen is a lot of money, and it's not easy to secure a mortgage
Bir milyon yen çok para, üstelik ipotek etmek çok riskli.
A doll like you could earn good money for another ten years. - Easy.
Senin gibi bir kız, 10 yıl daha iyi para kazanır.
You want the money that's clean and easy.
Sen temiz ve kolay para istiyorsun.
It's easy to make money like all these people do.
Buradaki bütün bu insanlar gibi para kazanmak, çok basit.
He forgets easy what that money cost me.
O paranın bana nelere mal olduğunu kolayca unutuyor.
It has happened to me of course but it's so easy to make money.
Daha önce çalıştım tabii ama aslında para kazanmak çok kolay.
He got his money easy.
Kolay para kazandı.
It's easy to dress well when you've got money.
Parayla güzel giyinmek kolay...
Those banks have been offering extra reward money for us and I think Frank just figured on some easy pickings.
Bankalar başımıza ödül koymuş. Bence Frank de kolaydan paraya konma sevdasındaydı.
It's time to take the money and take it easy.
Parayı alıp, dalgana bakmanın zamanı.
Rome works for money. That makes him easy to trust.
- Bu onu daha güvenilir kılıyor.
It's not easy to hide a lot of money... And have to go from here to Gkalverstooun.
O kadar çok parayı saklayıp, buradan Galveston'a götürmek kolay değildir.
As if it were so easy to get money!
Sanki para kazanmak çok kolay da!
Now, money making's so easy for you that you don't bother.
Sizin için para kazanmak o kadar kolay ki, artık aldırmıyorsunuz.
I can easy get some more money.
daha fazlasını da alabilirim.
If you've got any other ideas, just remember... that last time I took your money... and I took your guns and that was pretty easy.
Eğer başka bir niyetiniz varsa, unutmayın ki geçen sefer paranızı... ve silahlarınızı almıştım. Çokta kolay olmuştu.
It's not that easy for you to take the money and go.
Parayı alıp gitmek o kadar kolay değil.
Sometimes it gets to be really easy to sing the blues... when you're supposed to be making all this money.
Çok para kazanmaya kendinizi kaptırdığınız zaman da... hüzünlenip Blues söyleyebilirsiniz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]