English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gran

Gran translate Turkish

1,033 parallel translation
He's not got green ears at all, Gran.
Kulakları kesinlikle yeşil değildi büyükanne.
- I want to see my gran! - ( Argues violently )
Büyükannemi görmek istiyorum.
Fai semper a con gran casino the character di piombo
Baş karakter, her zaman büyük bir karışıklık ortaya çıkarır.
I'm helping my gran
Büyükanneme yardım ediyorum.
Me old gran picked one once. I had hysterics.
Bir keresinde yaşIı ninem bana bir tane koparmıştı.Sinir hastasıydım.
Oh, Syb, you're to go to Gran at Caddagat!
Syb, büyükannenin yanına, Gattagat'a gidiyorsun!
A hearty welcome to Gran Canaria!
Grand Kanarya'dan hepinize kalpten bir merhaba!
We are on the south of Gran Canaria and the sea is there, right.
Büyük Kanarya'nın güneyindeyiz, ve deniz bu tarafta.
Fataga is one of the few original villages left here on Gran Canaria.
Fataga, Büyük Kanarya'da kalan, son bir kaç orjinal köyden biridir.
Mum took me to my Gran and Auntie, in a village near Hamburg l've been clean for eighteen months
Annem beni Hamburg yakınlarındaki bir köye büyük annemle teyzemin yanına gönderdi Tam 18 aydır temizim
Gran, how old are you now?
Büyükanne, sen kaç yaşındasın?
Gran, you've got 33 teeth.
33 tane dişin var büyükanne!
Gran's dying.
Annem ölmek üzere.
Señoras y señores, quiero invitar a este escenario a un gran amigo mío.
Bayanlar baylar, şimdi sahneye bir arkadaşımı davet ediyorum.
When you buy the ticket, tell them that I'll pick it up in Grand Junction Airport.
Bileti aldığın zaman onlara uçağa Gran Junction Havaalanı'ndan bineceğimi söyle.
- What, Gran?
- Ne yapacaksın, büyükanne?
Tell me, Gran!
Lütfen anlat, büyükanne!
Oh, go on, Gran, tell me!
Oh, haydi, büyükanne, lütfen anlat!
Let me do it, Gran.
İzin ver yapayım, Büyükanne.
- How are you, Gran?
— Nasılsın büyükanne?
Take it easy, Gran...
Dert etme büyükanne...
We'll go, Gran.
Gideceğiz büyükanne.
- I'm sorry, Gran...
— Üzgünüm büyükanne...
Gran, let's go get my money from the bank.
Büyükanne, hadi gidip bankadaki paramı alalım.
Where's Gran gone to?
Büyükanne nerede kaldı?
[Clicking Noise] Gran?
Büyük -
Where do Gran and Grandad live?
Büyükanne ve büyükbaba nerede yaşıyor?
Gran loves you.
Gran seni seviyor.
Gran, what's going on?
Büyükanne neler oluyor?
- Your gran's in fine fettle.
- Büyükannenin keyfi yerinde.
- Can I stay here Gran?
- Burada kalabilir miyim Büyükanne?
How do you like being a gran, Mrs. D?
Anneanne olmak nasıl bir his Bayan D?
Yeah, it's only me and Dave, Gran.
Evet, benle Dave, büyükanne.
OK, Gran, we won't be much longer.
- Peki büyükanne, fazla durmayacağız.
OK, Gran.
Tamam büyükanne.
- No, Gran, this is a tape.
- Hayır, büyükanne, bu kaset.
Susie, Gran, would you please go to my room?
Susie, büyükanne, benim odama gider misiniz, lütfen?
I told you, Gran, I'd get him here, by hook or by crook.
Onu getireceğimi söylemiştim, büyükanne.
Sorry, too late, Gran.
Çok geç, büyükanne.
Great, Gran.
Çok güzel.
Gran!
Büyükanne!
Don't worry, Gran Wendy, I wasn't gonna leave.
Merak etme, gitmeyecektim.
They're okay out here, Gran.
Herşey yolunda, büyük anne.
I'm alone, Gran.
Yalnızım, büyük anne.
Gran dad's taxi's going to come with Dad in it.
Grandad taksi baba ile gelecek.
I'm sure I'll be back when I'm a millionaire, Gran.
Milyoner olarak geri dÖneçegimden eminim, Büyük anne,
Up Avenida Aeropuerto El Dorado all the way to Gran America.
Aeropuerto El Dorado Caddesi'nden yukarıya ve Gran America'ya kadar. İstediğimiz nokta, Santa Fe.
- First time Dad took me to Gran and Aunt Mary's for my holiday, I was, I don't know, eight or nine.
Babam beni ilk kez tatil için büyükannemin ve Mary Teyze'min... yanına götürdüğünde, ne bileyim, 8 ya da 9 yaşındaydım.
And I remember playing footy with Gran and my cousins, in the front yard.
Ve o zamanlar kuzenlerim ve büyükannemle ön bahçede ragbi oynadığımı hatırlarım.
Gran?
- Keyfinize bakın. - Büyükanne?
Eh, Gran!
- Büyükanne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]