I'd love some translate Turkish
481 parallel translation
I've known dozens of girls, been in love with some.
Ne tuhaf. Bazılarına da aşık olduğum düzinelerce kız tanıdım.
You know, Miss Myrtle, if I was gonna see the man I love most, I'd try to get some sleep so's to look fresh and pretty when he meets me.
Benle tanıştığınızda biraz taze ve güzel görünecek şekilde uykudan bulmaya çalışırım.
If she'd just fallen in love with some guy, I could do something about it.
Eğer bir adama aşık olmuş olsaydı, bu konuda bir şeyler yapabilirdim.
I'm sure you'd love some ice cream.
Eminim dondurma istersin.
I'd love to see some of your pictures.
Resimlerini görmek isterim.
- I'd love some.
- Çok isterim.
I'd love some hot chocolate with whipped cream and a fancy pastry.
Güzel bir kafede, bol kremalı sıcak çikolata içmek istiyorum.
And, oh, I'd love to lay my hands on some bees.
Ve olursa da birkaç arı iyi olur.
I thought that sooner or later... you'd fall in love with some man who was better suited to you.
Bence er ya da geç sana daha çok yakışan birisine aşık olacaksın.
You'll get through to Naomi some day, and when she gets to know you, she'll love you just as much as I do.
Bie gün Naomi'ye ulaşacaksın, ve seni tanıdığında, seni tıpkı benim gibi sevecek.
If Sharon has told you some incredible schoolgirl story, I suppose it's even possible she imagines herself in love with...
Sharon size bir okul çocuğunun inanılmaz öykülerini anlattı ise, sanırım, kendisinin onun aşığı olduğunu düşünmesi bile olasıdır.
I'd love some coffee.
Biraz kahveye bayılırım.
Yes I'd love to some other time.
Başka bir zaman çok isterim.
If you loved me half as much as I love you you'd understand some things.
Beni, seni sevdiğimin yarısı kadar sevseydin neler hissettiğimi anlardın!
I remember saying I'd take you to some enchanted castle, where our love would live for ever.
Seni aşkımızı sonsuza dek yaşayacağımız büyülü bir kaleye götürme sözü verdiğimi hatırlıyorum.
- If you have some, I'd love it.
- Eğer varsa sevinirim.
I'd love some.
Biraz alırım.
- I knew some people - were you in love with him?
- Tanıdığım bazı insanlar... - Seviyor muydun onu?
I'd just love some.
Ben, çok isterim.
I'd love some dancing.
Ne güzel olurdu.
I'd love some.
Çok iyi olur.
I'd love some coffee, but I have a lot of work to do.
Kahve içmek isterdim ama çok işim var.
John, I'd love to lend you some...
John, sana para vermek isterdim...
I'd love some.
Ben memnuniyetle alırım.
What I really had in mind is I just wanted to get you someplace and get you talkin'about chess, and I thought I'd maybe pick up some free pointers,'cause I'd love to learn the game.
Gerçekten aklımdaki şey şuydu : Sizi bir yere götürmek ve sizinle satranç konusunda konuşmak istiyordum ve düşündüm ki, belki de ben bazı temel noktaları kapabilirim, çünkü oyunu öğrenmeyi çok istiyorum.
Oh how I'd love some ham on bread, some ham on bread, some ham on bread!
Domuz etini ve ekmeği ne de severim! Domuz eti ve ekmek, domuz eti ve ekmek!
Oh how I'd love some ham on bread!
Domuz etini ve ekmeği ne de severim!
I'd love some.
- Harika olur.
- I'd love some.
- Ben biraz alırım.
I'd love to smoke some Hungarian tobacco, Fabian!
Ben Macar sigara tütünü seviyorum, Fabian!
- I'd love some.
- Evet lütfen.
I'd love some, thank you.
Şampanyaya bayılırım.
Oh, I'd love to try some of that.
Ah, bu tarz şeyler denemeyi seviyorum.
Yes, I'd love some!
Yaşasın, okini!
Oh, I'd love some, Mom.
BayıIırım anne.
I'd love to hear some.
Dinlemeyi çok isterim.
Oh, I've had a little, but I'd sure love some more.
A evet biraz aldım, ama biraz daha alabilirim.
Oh, I'd love some tea. Thank you.
Bir çay iyi olur, teşekkürler.
I'd love some artillery.
Biraz ağır silah hoşuma gider.
- Barry, I'd love some more white wine.
- Barry, biraz daha beyaz şarap istiyorum. - Tabii.
- I'd love some.
- Bayılırım.
I'd love some. Yeah.
- Evet bayılırım.
Oh, I'd love some.
Oh. Biraz alabilirim.
I'd love to see him get some of his own medicine.
Bu böyle yanına kalmamalı.
I'd love some.
İsterim.
I'm sure if you sent them some money, they'd love you.
Eminim ki eğer onlara biraz para gönderirsen seni seveceklerdir.
- I'd love some.
- Ben alayım.
Oh, what a shame! I'd love to go upstairs and take some measurements for our decorator.
Yukarı çıkıp dekoratöre vermek için biraz ölçü alalım mı?
I'd love some.
Çok isterim.
My dear, I'd love you to spend some time with Cecile.
Hayatım, Cecile ile biraz zaman geçirmen çok hoşuma gider.
Yeah, I'd love some champagne, thanks.
Ben biraz şampanya alırım.
i'd love to come 23
i'd love to stay and chat 17
i'd love to 1078
i'd love one 95
i'd love to see it 26
i'd love that 157
i'd love to go 35
i'd love to hear it 40
i'd love to help you 27
i'd love it 94
i'd love to stay and chat 17
i'd love to 1078
i'd love one 95
i'd love to see it 26
i'd love that 157
i'd love to go 35
i'd love to hear it 40
i'd love to help you 27
i'd love it 94
i'd love to see that 18
i'd love to meet him 24
i'd love to help 35
i'd love to help you out 20
something went wrong 81
something 1990
some shit 16
some 940
somehow 1093
sometimes 3655
i'd love to meet him 24
i'd love to help 35
i'd love to help you out 20
something went wrong 81
something 1990
some shit 16
some 940
somehow 1093
sometimes 3655
someone 794
someday 639
somebody 1065
sometime 130
somewhere 622
somerset 28
someplace 20
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
someday 639
somebody 1065
sometime 130
somewhere 622
somerset 28
someplace 20
something came up 177
something happened 421
something's happening 161