English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I need a word

I need a word translate Turkish

338 parallel translation
I need a word with you.
Seninle konuşmam lazım.
I need a word with them.
Bir çift lafım var onlara.
I need a word with your classmate
Arkadaşınızla biraz görüşeceğim.
I need a word in private
Sizle yalnız görüşeceğim.
Excuse me, Dr.Hurley. I need a word with Dr.Manus.
Affedersiniz, Doktor Hurley. Doktor Mannus ile konuşmam gerekiyor.
- Dean, I need a word with you.
- Dean, Bİrşey söylemem lazım.
I need a word with you, Jjaks.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Engstrom, I need a word.
Engstrom... Zamanın var mı?
- I need a word with you.
- Bir dakika. Seninle konuşmam gerek.
Pardon me, I need a word with my brother.
Affedersiniz, ağabeyimle bir şey konuşmak istiyorum da.
I need a word with Mr Tyler.
Bay Tyler'le konuşmam gerekiyor.
I don't mean to interrupt you future magistrates and noblemen, but I, uh, I need a word.
Geleceğin asil insanları ve sulh yargıçlarını rahatsız etmek istemezdim ama konuşmamız gerek.
- I need a word with AD Kersh.
- Müdür Yardımcısı Kersh ile konuşmam gerekiyor.
I need a word.
İki dakika için bizi rahat bırakın.
Well, she's beating me. I need a word with you.
Sana bir şey demem gerekiyor.
Gil. I need a word with you outside.
Gil, dışarıda biraz konuşmalıyız.
I need a word with your patient.
Hastana bir şey söylemem gerekiyor.
I need a word with you.
Bir şey söylemeliyim sana.
I need a word with you.
Ben Doktor Corday.
Seth, I need a word with you.
Seth, seninle konuşmalıyım.
- I need to have a word with you. - How are you?
Gel oğlum, iki lafın belini kıralım.
- I need to have a word with you.
- Seninle konuşmam lazım.
- I need a word with you.
- Seninle konuşmam lazım.
I need to go after I've had a word with you
Seninle bir şey konuşup gideceğim.
If they was in need, I should take them in without a word.
Onların bir ihtiyacı olsa, ben hemen koşardım.
I'm afraid we're going to need something a little more compelling than your word on this.
Korkarım sizin sözünüzden daha fazlasına ihtiyacımız olacak.
But now I find myself in need of something new, which for lack of a better word we shall call "magic."
Artık yeni bir şeye ihtiyacım olduğunu anladım. Daha iyi bir karşılık bulamadığımdan buna "Sihir" diyeceğiz.
All right, I need you to get word to Bishop for me.
Bishop'a benim için bir şey iletmeni istiyorum.
I need to have a word with you in private.
Özel olarak konuşmak istiyorum.
Why? - I need to have a word with her.
- Onunla konuşmam gerekiyorum.
Before I do, I need your word that if you write a story, you'll protect me.
Devam etmeden önce, eğer hikayeyi yazacaksanız, beni koruyacağınıza dair söz vermenizi isterim.
And so that's why I have a need for the characters... to really analyze love, discuss it, kill it, destroy it, hurt each other, do all that stuff... in that war, in that word polemic and picture polemic of what life is.
İşte bu sebepten karakterlerin aşkı analiz etmesi, tartışması, öldürmesi,.. ... yok etmesi, birbirlerini incitmesi için bir sebebe ihtiyacım var. Bu savaşta,..
Hey, Ben, I need a four-letter word.
Ben, dört harfli bir kelimeyi arıyorum.
Kent, I need to have a word with you.
Kent, seninle konuşmam lazım.
We must find a word I can use if I need you.
Size ihtiyacım olduğunda kullanacağım bir sözcük bulalım.
If that is all I need, just a word, why won't you tell me?
Tek ihtiyacım olan bir sözse sen neden söylemiyorsun?
I couldn't understand a word she was saying, but I had in my possession all the Italian I'd ever need to know.
Söylediklerinin tek kelimesini bile anlamıyordum ama ihtiyacım olan bütün İtalyancayı bildiğimi hissediyordum.
All the way here, I had the answer to your question memorized in my heart I didn't know, I wouldn't need to say a single word.
Evet senin başka bir vazifen var Preeti'ye doğru. Bir kız, senin için her şeyi bırakır.
- No, before you say a word, Pacey, I need to say something.
- Hayır. Bir şey söylemeden, Pacey, ben bir şey söylemeliyim.
The last thing I need is for word to get out that I'm using a psychic to solve my cases.
Davayı çözerken medyum kullandığımı söylemeleri duymak istediğim en son şey.
I need someone to put in a good word for me.
Benim hakkımda iyi sözler söyleyecek birine ihtiyacım var.
WE NEED A SECRET CODE WORD LIKE "SHAZAM",
Bu arada, Jip'i boyattığını farkettim.
I need to have a word with Agent Mulder.
- Ajan Mulder'la konuşmam gerek.
I need a quick word.
Konuşmamız lazım.
Yes. I will definitely need a word with her.
Evet. Kesinlikle onunla konuşmalıyım.
I need a key word search on the Istanbul phone tapes. The word is Osborne.
İstanbul'daki telefon kayıtlarından şifreli bir kelimeye ihtiyacım var ;
So you expect to leave me on some beach with nothing but a name and your word it's the one I need, and watch you sail away in my ship.
Yani şimdi benim, bir kumsalda elimde sadece bir isim ve senin sözünle durup gemimle gidişini seyretmemi istiyorsun.
But that still leaves me standing on some beach, with naught but a name and your word it's the one I need.
Bu durumda yine bir kumsalda bekler halde elimde sadece bir isim olacak ve sözüne güveneceğim.
I need a four-letter word... for disappointment.
Hayal kırıklığı anlamına gelen 4 harfli bir kelime.
I need to have a private word with you both.
İkinizle de özel olarak konuşmam gerekiyor.
If you'll excuse me, I need to have a little word with the driver.
İzin verir misiniz, makinistle konuşmam gerekiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]