Is he still here translate Turkish

Is he still here?

Burada mı o?

Is he still here?

O hala burada mı?

- Is he still here?

- Keith hala burada mı?

- Is he still here?

- Hala burada mı?

Well, Nate'll take care of you till he come. You remember Nate Hedges, don't you? - Why, Nate Hedges, is he still here?

Tamam, Nate o gelene kadar size göz kulak olur.Nate Hedges'i anımsadın, değil mi?

The Furious Wolf, is he still here?

Hırçın Kurt, o hala burada mı?

- Is he still here, this servant?

- O hizmetçi burada mı? - Hayır.

- Why is he still here?

- Neden hâlâ burada?

- Why is he still here?

- Neden hala burada?

- Is he still here?

- O hala burada mı?

Is he still here?

Hâlâ burada mı?

Why is he still here Bea?

Neden hala burada B.?

- Is he still here?

- Hâlâ burada mı?

Is he still here? - Yes.

- Lanet olsun Hâlâ içeride mi?

Then why is he still here?

Neden hala burada?

- Is he still here?

- Hala mı burada?

Is he still here?

Hala burda mı?

Is he still here?

Hala burada öyle mi?

Is he still here?

- Hala burada mı?

Why is he still here?

O neden hala burada?

- Is he still here?

- Hâlâ içeride mi?

Is he still here?

O adam hala burada mı?

Bragana is here now, and thank God... he's still able to use his brain!

Bragana şu an burada ve tanrıya şükür... beynini hala kullanabiliyor.

He told you noon, and here it is almost six o'clock already so how can you still think he'll phone?

Sana öğlen demiş. Saat 6 oldu bile. Hala nasıl arayacağını düşünüyorsun?

- It seems that the enemy is still here, and in some parts he has been successful.

Hatta bazı yerlerde saldırıya geçtiler.

- Is he still here?

- O, hala burada mı?

His car is here. He must still be upstairs.

Hâlâ yukarıda olmalı.

Now this I couldn't understand, because here is a man who has surrendered and he still says, "We will win the war."

İşte bunu anlamıyordum, çünkü karşımda teslim olmuş bir adam vardı ve hala "Savaşı kazanacağız." diyordu.

Except automatic slim, he is Still here.

- Evet, Slim, henüz burada.

- Here Sanlo is hustled, but he is still filming.

Sanio burada itişmenin ortasında kalmış ama çekmeye devam etmiş.

Indeed, he is still here.

Aslında, hala burada.

- what if he still is here?

- Ya hala buradaysa?

Still there is no indication as to who he is or why he is here.

Hala kim olduğuna ya da neden burada olduğuna dair bir iz yok.

- You and Brandon. - We were. But he's out here where it's like paradise, and I'm still back there where the only reason people wear sunglasses this time of year is so they don't go snow-blind.

Ama o burada 291 00 : 21 : 37,816 - - 00 : 21 : 39,943 cennet gibi bir yerde, ve ben hala yılın bu zamanlarında insanların güneş gözlüğü takmasının tek nedeninin kar-körü olmamak olduğu yerdeyim.

Is he still here?

Hala burada mı?

He is still here, but don't worry

Hala burada, ama endişelenmeyin

Look, the truth is, Barbala never won any popularity contests here at the 1-4, but he's still a cop, you know.

Bakın gerçek şu ki, Barbala 14'te hiçbir zaman popüler biri olamadı ama yine de bir polisti.

Frederick's flight is still on time, he'll be here in less than three hours.

Sakin ol. Frederick'in uçağı zamanında geliyor. Üç saat içinde burada olacak.

If Dr. MacTaggert is correct, he must still be here, or his effect on the area would have been reversed.

Doktor Dr. MacTaggert hakliysa, hâlâ burada olmali,... yoksa burasi etkisi altinda olmazdi.

If he is here, then list is still in France.

Eğer o buradaysa, liste hala Fransa'dadır..

The third Jem'Hadar guard- - he is still here somewhere.

Üçüncü Jem'Hadar nöbetçisi hala burada bir yerde.

- Actually, he is still here.

- Aslında hala burada. - Aslında ben...

Ana, Clara. Since he's still here, this is Mr. Castle.

Ana, Clara bu bay.

Why is he...? Why are you still here?

Neden hâlâ- - Neden hâlâ buradasın?

This is a big place, but if he's still here, and our visitor seems confident that he is then we can and will find him.

Burası büyük bir yer ama ziyaretçimizin emin olduğu üzere eğer hala buradaysa o zaman onu bulabiliriz ve bulacağız.

No, he is still here as my bodyguard, that's all.

Hayır. O benim korumam. Ben nereye gidersem yanımda gelir.

Is he still looking over here?

Hala bakıyor mu?

The only compliance work... he's doin'is makin'sure my lunch is still hot when it gets here.

Baksana şuna. Tek yaptığı teftiş, öğle yemeğimin yeterince sıcak olup olmadığını kontrol etmek.

He is probably still here.

Hala burada olmalı.

Perhaps he is still on his way here.

Belki de yoldadır.

When he comes over here, would you mind telling him that I still mean what I said, I haven't changed my mind and I hope that football camp in Cleveland is sweaty, gross, girl-free, not to mention painful and debilitating?

Henry buraya gelince ona söylediklerimde ciddi olduğumu fikrimi değiştirmediğimi ve Cleveland'taki o futbol kampının terli, iğrenç, kızsız, acı verici ve güçten düşürücü olmasını dilediğimi söyler misin?