English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Pun

Pun translate Turkish

599 parallel translation
That's a pun.
Bu bir cinas.
No pun intended.
KeIime oyunu yapmadı.
A very bad pun, I'm afraid.
Çok kötü bir kelime oyunu, korkarım.
I really hadn't intended to make a pun.
Boşluk demek istemiştim.
No pun intended.
Yanlış anlama.
- The pun's inelegant.
- Nantes şehriyle ilgili espri zarif kaçmamış.
- What pun? - Shut up.
- Ne kelime oyunu?
It was a pun.
Cinas yaptım.
- A pun?
- Cinas mı?
- No, no, not a pun, no.
- Yok, cinas değil.
Now I'll show you the rest of the operation, if you'll excuse the pun.
Size ameliyathanenin öbür kısımlarını göstereyim.
Do you have a name for this, if I may be allowed a Gallic pun, this chef-d'oeuvre?
Bir Galyalı esprisi yapmama izin verirseniz, bir adı var mı bu "şefdövr" ün?
Oh, Lord, if this is your pun ishment.
Tanrım, eğer bu senin bana verdiğin cezaysa...
I almost made the worst pun in the world about high musicians, but we'll skip that.
Pahalı sanatçılarla ilgili çok büyük bir pot kırdım, ama atlattık.
Why, please excuse the silly pun!
Niye, lütfen aptal sözcük oyununu affet!
As his brother Da Lang was murdered by his wife Pun Jian Lien and adulterer Ximen Xing he sought revenge by killing his sister-in-law and went to Lion restaurant to seek revenge from Ximen Xing
Kardeşi Da Lang, karısı Pun Jian Lien ve yasak aşkı Ximen Xing tarafından öldürüldüğü için, İntikam almaya önce yengesini öldürerek başladı ve.. sonra Ximen Xing'i öldürmek için aslan lokantasına doğru yola koyuldu
I already did away with Pun Jian Lien and now you'd pay with your life for my brother's death
Pun Jian Lien'nin hakkında zaten geldim ve şimdi Kardeşimin kanına karşı kan alacağım
That "isle off the church" pun in the brochure.
Bu "Kilise Adası" broşürü...
IF YOU'LL EXCUSE THE PUN.
Kelime oyunumu mazur görün.
to make a little pun or a joke, and you got caught with it, and it was dirty mind.
Çünkü iki anlamları olduğunu fark etmişsinizdir ve şakasını yapmaya çalışıp yakalanmışsınızdır sonra da edepsiz olmuşsunuzdur.
They are the Black Eagle Pun Te, Gu Ning and Lui Yi Mu from the Iron Palm school
Bunlar Kara Kartal Pun Te, Gu Ning ve Demir aya okulundan Lui Yi Mu
No pun intended?
Kelime oyunu yapmasak?
- Bad pun, Andy.
- Kötü bir kelime oyunuydu Andy.
Excuse the pun, but we're either staying or we're living.
Kelime için özür dilerim ama ya kalır ölürüz, ya da gideriz.
The percentage of meteors that survive entry into the atmosphere is so small... that the odds against it happening locally to some one in our class... are astronomical, no pun intended.
Atmosferden geçmeyi başarabilen meteor sayısı o kadar düşüktür ki bizim sınıfta bir kişinin başına düşme ihtimali abartmıyorum astronomik boyuttadır.
If you'll pardon the pun. What pun?
Ne esprisi?
- If you'll pardon the pun.
- Kelime oyununu mazur görün lütfen.
- What pun?
- Hangi kelime oyunu?
- Wasn't there a pun?
- Yok muydu?
More of a pun, really.
Daha çok bir kelime oyunu, aslında.
Interesting pun, don't you think?
İlginç bir kelime oyunu, öyle değil mi?
No pun intended.
Hiç abartısız.
If you'll pardon the pun, sir.
Pardon, kafiyeli oldu efendim.
No pun intended.
Doğru anladın.
What a terrible pun.
- Ne berbat bir benzetme.
But I realized after the car crash that the ultimate freedom would always elude me until Jack Slater was, and forgive the pun, taken out of the picture.
Ama anladım ki - - Jack Slater, söz oyunumu bağışla, sahneden çekilene dek özgürlük bana nasip olmayacak.
I made a pun.
Şaka yaptım. Enerji taraması...
In South Pun Soon they are causing real problems
Güney Pun Soon bölgesinde ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
It's a pun, a knee-slapper, a play on Jesus, Joseph and Mary....
Sözcük oyunu, diz dövdüren, İsa hakkında bir oyun, Yusuf ve Meryem...
- No pun intended.
- Kelime oyunu değildi.
- What pun is that?
- Hangi kelime oyunu?
With "at'em" spelled A-T-O-M, in a delicious pun.
A-T-O-M'un "at-om" şeklinde okunuşu bile harika bir cinas.
No pun intended.
Laf oyunu değil.
Not a pun, I hope?
Umarım cinas yapmamıştır!
No pun.
Kuruş yok.
It's a pun on sleight on hand and dim-witted.
Seri oynanan kelime oyunu.
You know, a pun, play on words, get it?
Bilirsin, kelime oyunu, kelimelerle oynanır, anladın mı?
Forgive the pun.
Kelime oyunu yaptım, kusuruma bakmayın.
Pardon the pun.
- İma için üzgünüm.
It's a pun.
Çok komiksin baba.
It's a pun.
Burada kelime oyunu var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]