English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Q ] / Quickly now

Quickly now translate Turkish

537 parallel translation
Quickly now!
Kalkın! Çabuk olun!
I'll get well quickly now.
- Çabuk iyileşirim, şimdi.
Quickly now.
Çabuk.
Quickly now, and quietly.
Çabuk olun ve sessizce.
Quickly now.
Acele edin.
- All right, quickly now!
- Tamam, hazır olun!
Quickly now.
Çabuk ol.
Quickly now, lads.
Acele edin, gençler.
Quickly. Quickly now.
Yol açın!
Your health should improve quickly now.
Sağlığınız hızla düzelecek.
quickly now!
Çabuk olun!
Now, you must go to bed and you must get well quickly before I come back.
Şimdi hemen yatmalısın ve ben dönene kadar hızla iyileşmelisin.
Now let's see you get back on your feet quickly.
İşimiz gereği söylemek durumundayız. Çabucak iyileştiğinizi görüyoruz.
Quickly, now!
Haydi çabuk!
Now, let's go over it again quickly.
Çabucak tekrar edelim.
Now dress quickly.
Şimdi çabucak giyin.
Go now, quickly, dearest.
Git şimdi, acele et sevgilim.
Now, the important thing is to get you to London as quickly as possible.
Şimdi en önemli şey, sizi en kısa zamanda Londra'ya ulaştırmak.
Yes, I had to do it quickly because I should not have much time from now on to come to the laboratory.
Evet, hızlı olmalıyım çünkü şu andan itibaren laboratuara gelmek için fazla vaktim yok.
I was on my way just now to deliver a special letter at Penrose Manor when a strange light appeared on the road before me then moved quickly across the marshes and faded into the mist.
Hemen şimdi Penrose Malikhanesine özel bir mektup teslim etmek için gidiyordum, tuhaf bir ışık önümdeki yolda belirdi sonra hızla bataklıkların arasından geçti ve sisin içinde kayboldu.
And now, ladies and gentlemen quickly take your partners for the grand march.
Bayanlar ve baylar büyük dans için eşlerinizi alın.
Come, come now, let's line up quickly.
Gelin, gelin haydi. Çabuk sıraya girin.
We're leaving now, and I'll do it as quickly as possible.
Şimdi gidiyoruz ve bu işi en kısa sürede yapacağım.
Run away now, quickly.
Git şimdi, çabuk!
Now go, and go quickly.
Şimdi git ve çabuk ol.
Quickly now!
Patlayıcı timi!
Come now, quickly!
Haydi gidelim, çabuk!
Now go quickly.
Çabuk git!
The only sane course now is to get back to the plane as quickly as we can and sweat it out until the rescue party arrives.
En akıllıca iş çabucak uçağa dönmek ve kurtarma ekibi gelinceye kadar ter içinde beklemekti.
Word of what now went on at night in Johns's house spread quickly to Animal Farm.
Johns'un evinde gecenin bu saatinde olanlar hızla Hayvan Çiftliğine yayıldı.
Now, off to bed, quickly. Be very quiet.
Haydi yatağa, çabuk.
Because now I'm going to kiss you very quickly and very hard.
Çünkü şimdi seni öpeceğim çok hızlı ve çok sert bir şekilde.
Because now I'm going to take you in my arms and kiss you very quickly and very hard.
Çünkü simdi seni kollarıma alıp öpeceğim çok hızlı ve çok sert bir şekilde.
Now commit yourselves boldly and quickly.
Cesaretle ve hızla ilerleyin.
"I know that sounds a long time now, but... " three years passes very quickly.
"Çok uzun bir süre gibi geldiğini biliyorum, fakat üç yıl çabuk geçer."
It was darker now, as it becomes dark quickly after the sun sets in September.
Eylülde günbatımından sonra hava çabucak karardığından, şimdi etraf çok daha karanlıktı.
Now, quickly about it, girl.
Hadi, çabuk ol kızım.
Now, go on, quickly. Quickly.
Haydi, çabuk olun.
Oh, now, wait a minute, you don't want to decide too quickly.
Oh, bir dakika bekle, çok çabuk karar vermeni istemiyorum.
Quickly, now that everything is clear.
Şimdi her şey açığa kavuştu.
Now, when a phone call comes in, you get to the girl it's for as quickly as you can so she can answer it, have her conversation, hang up, so then it'll be available for others.
Telefon geldiğinde, kızı olabildiğince çabuk çağır. O cevaplayabilir, kapatır ve başkaları da yararlanabilir.
Let's go now, Orlov. Quickly.
Hemen gitmeliyiz, Orlov.
Now she'll get you to the market more quickly, agree? Eh?
Şimdi daha çabuk ulaşırsınız pazara, anlaştık mı?
Now, quickly.
Şimdi, acele edin.
- I want to now, to get quickly to the Rider's side.
Bir an önce Süvarinin yanına gitmek istiyorum.
Now, quickly!
Şimdi hızlı olun!
Now, to answer some few questions very quickly, please, so that there is no necessity howsoever...
Şimdi, çok acele bazı bir kaç soruya cevap vermek lütfen yani, hiç gereklik yok her halükarda...
Go now and travel quickly.
Hemen git, sakın gecikme.
That's just it, now it looks as if we want to give it to him quickly before he dies. And you expect him to be pleased.
Evet öyle, o ölmeden önce vermemiz gerek.
Now go quickly.
Çabuk git.
Now, you sinner you see how quickly.
Ne kadar çabuk olduğunu gözlerinizle gördünüz kardeşlerim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]