Really translate Turkish
461,911 parallel translation
And so you really are here to work on communications?
Gerçekten iletişim için mi geldin yani?
Um... she was really struggling with the loss of her parents, and I was going through a messy divorce.
Ailesinin ölümüyle başa çıkmaya çalışıyordu, ben de kötü bir boşanma yaşamıştım.
It's not really on my bucket list. Yeah, well, it is now.
- Hedeflerim arasında yok.
So you really ain't have nothing else but this red coat?
Bu kırmızı monttan başka bir şey yok muydu?
- Really?
- Gerçekten mi?
I know a way that we can really take out Rittenhouse.
Rittenhouse'u gerçekten yenmenin bir yolunu buldum.
I'm really sorry that you won't be able to get Jessica back.
Jessica'yı tekrar hayata döndüremediğin için çok üzgünüm.
I just know I'm not really ready to say good-bye yet.
Sadece hoşça kal demeye henüz hazır değilim.
Oh, come on, really?
Şaka mı bu?
I used to have really long hair too, but- - this is a handwoven coiffure weft from the finest silk and vacuna fabrics.
Benim de saçlarım uzundu ama... Bu el yapımı bir başlık. En kaliteli ipekten ve kumaştan yapıldı.
Really.
Daha neler.
You know, if you really wanted, I could get you in and out of here before anyone even knew that we were gone.
Aslında, kimsenin ruhu duymadan seni buradan çıkarıp geri getirebilirim.
I mean it really brings out the stache!
Bıyığını öne çıkarmış resmen!
The system works, really well I think- -
İşe yarıyor.
Oh, come one, really?
Hadi ama! Gerçekten mi?
'Cause this isn't really about me.
Bu benimle ilgili olamaz.
- Really?
Sahi mi?
Well, if you really want to get the word out, those Real Housewife shows are popular, right?
İnsanlara ulaşmak istiyorsan Gerçek Ev Kadınları programları çok popüler, değil mi?
If you really think it's a good idea.
İyi bir fikir olduğuna eminsen...
Yeah, all I really want is to have a legal marriage with this woman.
Tek istediğim de bu kadınla yasal bir evlilik yapmak.
After the Post story, I really feel like people are gonna expect a vest.
Post'taki yazıdan sonra bunu beklerler herhâlde.
And I really beefed it.
Hem de abartarak anlattım.
So if I have a story that could really help people,
Yani insanlara yardımcı olacak bir hikâyem varsa bunu paylaşmalıyım.
Okay, but, Sam, this is really important to me.
Tamam ama bu benim için önemli Sam.
Mmhmm? When you said that I should come over after the dance, did you really mean have sex?
Danstan sonra size gelebileceğimi söylediğinde seks yapalım mı demek istedin?
Mm... It's gonna look really cute on you.
Üzerinde çok güzel duracak.
You see, Sam has autism, which makes it really difficult for him to deal with situations where there's large groups of people and loud noises and unpredictable lighting.
Sam'in otizmi var. Bu yüzden kalabalık grup, yüksek ses, değişen ışık gibi durumlarla başka çıkması zorlaşıyor.
But should that mean that Sam is excluded from really fun things, like high school dances that his girlfriend also really, really, really wants to go to?
Peki, bu nedenlerle Sam eğlenceli şeylerden uzak mı durmalı? Örneğin, sevgilisinin gitmeyi çok istediği bu lise dansından?
Do we really need to change everything to accommodate one kid?
Bir çocuğu kazanmak için her şeyi değiştirmeli miyiz?
That's all that really matters.
Tek yapman gereken bu.
Yeah, well, I used to be really good at that.
Evet, ben de bu işte çok iyiydim.
I really need to get to youth group.
Şu an gençlik grubuna gidiyor olmam gerekiyordu.
Oh, really.
Sahi mi?
And if you really want to hurt him, I look great in Chanel.
Ve ona gerçekten zarar vermek istiyorsan, Chanel bana çok yakışır.
You really wouldn't mind?
- Bunu sorun etmez misin?
Well, I really envy your relationship.
Sizin ilişkinize imreniyorum gerçekten.
Is it really that high?
O kadar yüksek mi?
Not really.
- Pek değil.
Oh, my God, you really are spoiled.
- Aman Tanrım, gerçekten şımarıksın.
We really just don't have the space.
Gerçekten yerimiz yok.
Are you really worried about revealing secrets to Stephen Hawking?
Gerçekten Stephen Hawking'e sırlarını ifşa etmekten mi çekiniyorsun?
You really have secrets you don't tell me?
Bana söylemediğin sırların mı var?
That woman who stood you up and humiliated you last night really missed out.
Dün gece seni ekip küçük düşüren kadın çok şey kaçırdı.
- Not really.
- Pek sayılmaz.
I know. They're just really close together!
Biliyorum ama birbirlerine çok yakındalar!
You'd really trust me to raise Henry?
Henry'i yetiştirmem için bana gerçekten güvenir miydin?
I just need to know that when I go to defeat her, that you're really on my side.
Sadece onunla savaşmaya gittiğimde benim tarafımda olduğunu bilmem gerekiyor.
Do you really think that was a fond memory, being back in that house?
Gerçekten de o evdeki anının sevgi dolu bir anı olduğunu mu sanıyorsun?
Yeah. I think it means being vulnerable, and you and I are people who are really bad at being vulnerable.
Bence bu şey korunmasız kalmakla mümkün ama bizler bunu yapmakta gerçekten beceriksiziz.
- Really?
Gerçekten mi?
really latched on to.
Karım da kafayı bununla bozdu.
really nice to meet you 21
really bad 194
really appreciate it 27
really nice 181
really great 205
really good 625
really beautiful 58
really cute 39
really like you 26
really is 30
really bad 194
really appreciate it 27
really nice 181
really great 205
really good 625
really beautiful 58
really cute 39
really like you 26
really is 30
really fast 52
really hard 112
really pretty 34
really cool 63
really sad 32
really well 130
really smart 29
really funny 68
really hot 28
really sweet 28
really hard 112
really pretty 34
really cool 63
really sad 32
really well 130
really smart 29
really funny 68
really hot 28
really sweet 28
really stupid 26
really happy 49
really big 43
really close 38
really sorry 237
really amazing 26
really weird 32
really sick 34
really old 37
really scared 32
really happy 49
really big 43
really close 38
really sorry 237
really amazing 26
really weird 32
really sick 34
really old 37
really scared 32