Seven seconds translate Turkish
247 parallel translation
Seven seconds.
Yedi saniye.
In seven seconds it will be precisely... 2 : 43.
Yedi saniye sonra, tam olarak 2.43 olacak.
- Once you light the fuse you've got seven seconds to shoot.
- Yani füzyonu ateşledikten sonra atış yapmak için yedi saniyen var.
'Board about to enter station in eighty-seven seconds.'
Kurul 87 saniye içinde toplantıya başlayacaktır.
Penetration of the zone in one minute, seven seconds, sir.
Bir dakika, yedi saniye sonra bölgeye giriyoruz.
Twenty-seven seconds. Twenty-six seconds.
27 saniye, 26 saniye,
Two minutes, seven seconds. Six seconds.
2 dakika, 7 saniye, 6 saniye,
Seven seconds. Six seconds.
7 saniye, 6 saniye,
- Fifty-seven seconds to go, sir.
- 57 saniye var, efendim.
The time elapsed from the first to the last shot was seven seconds.
İlk atışla sonuncusu arasında geçen süre yedi saniyeydi.
" Of seven in seven seconds, a German soldier in Russia dies.
"Her yedi saniyede Rusya'da bir Alman askeri ölüyor."
Crewe calls for his third and last time out with seven seconds left on the clock.
Crewe üçüncü ve son molasını kullanacak. Maçın bitimine 7 saniye kaldı.
Just another seven seconds.
Yedi saniye daha!
But Rimspoke is now only seven seconds behind the German.
Ama Rimspoke şu an Alman'ın sadece yedi saniye gerisinde.
It all hinges on the first seven seconds.
Herşey ilk yedi saniyede.
Got seven seconds on 150 right now.
Şu anda 150'ye 7 saniye var.
In any case, he was late by exactly seven seconds.
Her neyse, adam butona basmakta yedi saniye kadar gecikmiş.
In exactly 11 minutes and seven seconds you're going to sink your teeth in the best burger ever yanked out of a cow.
Tam olarak 11 dakika 7 saniye sonra, bir inekten çıkarılmış en iyi köfteleri dişliyor olacaksınız.
One minute, seven seconds...
1 dakika, 7 saniye....
Seven seconds, huh?
Yedi saniye ha?
Time? Between six and seven seconds.
Belki de hükümetin içinde bazı kötü niyetliler vardır.
- Seven seconds.
- Yedi saniye.
Three minutes and seven seconds.
Üç dakika yedi saniye.
In precisely seven seconds all your fearsome growling won't mean a blessed thing.
Tam yedi saniye içinde o korkunç hırıltın hiçbir şey ifade etmeyecek.
I can only shut down the force field for seven seconds.
Bilgisayar kendini düzeltene kadar sadece 7 sn. kadar güç alanını kapatabileceğim.
If they're the right seven seconds, it'll be enough.
Eğer bu doğru 7 saniye olursa yeterli olacaktır.
According to the time index, what you see on the monitor took place seven seconds after Nova Squadron completed the Yeager Loop.
Zaman akışına bakarsak, Nova bölüğü Yeager düğümünü tamamladıktan yedi saniye sonrasında ne görüyorsun?
Well, if history teaches us anything, you'll be out of it in seven seconds.
Geçmiş deneyimlere dayanarak, yedi saniye içinde sardığını toplayacaksın.
It's been seven seconds, and you haven't asked me how my date went.
Yedi saniye geçtiği halde randevumun nasıl geçtiğini sormamanıza inanamıyorum.
Just think of it as an apology that goes zero to 60 in seven seconds.
Sıfırdan yüze yedi saniyede çıkabilen bir özür olarak düşün.
- That's three hours of boredom... followed by seven seconds of sheer terror.
- Üç saatlik sıkıntıdan sonra yedi saniyelik dehşet.
Eight seconds, seven, six, five, four, three, two, one, go!
Sekiz saniye, yedi, altı, beş, dört üç, iki, bir, haydi!
Nine, eight seven, six five, four, three seconds...
Dokuz, sekiz... yedi, altı... beş, dört, üç saniye...
Seven minutes and 41 seconds.
- Yedi dakika...
Eleven. Ten seconds. Nine, eight, seven, six, five, four, three, two, one.
11... 10 saniye... 9... 8... 7... 6... 5... 4... 3... 2... 1...
Ten seconds. Nine, eight, seven, six, five, four, three, two, one.
10 saniye... 9... 8... 7... 6... 5... 4... 3... 2... 1...
Fifty-seven seconds, sir.
- 57 saniye, efendim.
Nine seconds, eight seconds, seven seconds, six seconds, five seconds, four seconds, three seconds, two seconds, one.
Dokuz saniye... Sekiz saniye... Yedi saniye...
Ten seconds, nine eight, seven six, five four, three, two, one.
10 saniye, 9 8, 7 6, 5 4, 3, 2, 1.
Eight seconds! Seven! Six seconds!
Sekiz saniye... yedi... altı beş... dört saniye... üç iki saniye... bir saniye... başla!
T minus ten seconds, nine, seven,
T eksi 10 saniye. Tam zamanında.
[High-pitched Voice On Phone] Seven minutes and 22 seconds.
[Tiz ses] 7 dakika ve 22 saniye.
T minus ten seconds... nine, eight, seven...
On saniyeden geriye... dokuz, sekiz, yedi...
Walter, you only have 12 seconds left and seven tunes to name.
Walter, sadece 12 saniyen kaldı, ve 7 şarkı daha bilmelisin.
1 8 hours, seven minutes and ten seconds, Doctor.
18 saat, 7 dakika ve 10 saniye Doktor.
Seven minutes 15 seconds puts us within transporter range.
Işınlama mesafesine girmemize, yedi dakika on beş saniye var, Kaptan.
Seven minutes, three seconds. That's good.
- Yedi dakika üç saniye.
At the end of 1 3 seconds... it's New England seven, Denver nothing.
13 saniyenin sonunda... skor New England 7, Denver 0.
If I don't know... Ten seconds... nine, eight, seven... six, five, four...
Bilemezsem... 10 saniye.
Exact coordinates will be pinpointed in 11 seconds 10, nine eight, seven
Tam koordinatlar 11 saniye sonra işaretlenecek 1 0, dokuz sekiz, yedi....
Seven minutes, four seconds.
Yedi dakika, dört saniye.
seconds 3944
seconds later 55
seconds out 51
seconds ago 103
seconds to go 31
seconds away 16
seconds left 62
seven 3061
seventeen 198
seventh 49
seconds later 55
seconds out 51
seconds ago 103
seconds to go 31
seconds away 16
seconds left 62
seven 3061
seventeen 198
seventh 49
seven of nine 38
seventy 282
seven o'clock 59
seven hundred 20
seven years old 38
seven years ago 127
seven minutes 79
seven months 65
seven days a week 35
seven days 66
seventy 282
seven o'clock 59
seven hundred 20
seven years old 38
seven years ago 127
seven minutes 79
seven months 65
seven days a week 35
seven days 66