English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Seven years old

Seven years old translate Turkish

350 parallel translation
I could read the Bible by the time I was seven years old.
Ben yedi yaşında iken İncil okuyabiliyordum.
When I made the announcement you were outside looking for your child but I said that the child has to be six or seven years old
Ben anons yaparken sen dışarıda kızını arıyordun ama çocuğum 6 veya 7 yaşında olması gerektiğini söyledim.
Twenty-seven years old, light hair... gray eyes.
Yirmi yedi yaşında, açık renk saçlı kurşuni gözlü...
I was seven years old... and I stumbled on the deck of our barge into the water... and I hollered for help up at Ma there.
7 yaşımdaydım. Kayığın güvertesinden suya düştüm... ve anneme yardım için tüm gücümle bağırdım.
Will you think back to when you were, say, five or six or seven years old... something like that?
Beş, altı ya da yedi yaşınızı düşünürseniz, buna benzer bir şey aklınıza geliyor mu?
He's seven years old.
Yedi yaşında.
Seven years old?
Yedi yaşında, ha?
You were only seven years old then, and you were wonderful.
Sadece 7 yaşındaydın ve harikaydın.
Hasn't changed since I was seven years old.
Yedi yaşımdan beri hiç değişmedi.
When I was seven years old I wanted to be a gypsy, just to live like this.
Yedi yaşındayken sırf bu şekilde yaşamak için Çingene olmak isterdim.
I tell you he's seven years old.
Yedi yaşında olduğunu söyledim onlara.
Sometimes I wish I was seven years old.
Bazen keşke yedi yaşında olsaydım diyorum.
I was about seven years old at the time and a great judge of rocking horses.
O zaman 7 yaşındaydım ve sallanan atlar konusunda uzmandım.
We knew each other since we were seven years old, see?
Yedi yaşından beri birbirimizi tanıyorduk, biliyor musun?
She's seven years old now.
Şu an yedi yaşında.
He was seven years old and fell off a donkey, and...
O yedi yaşında bir eşekten düştü, ve...
- Twenty-seven years old?
- 27 mi?
And that is my son when he was seven years old.
Bu da oğlum, yedi yaşındaki hali.
When I was six or seven years old.
Yaklaşık altı yedi yaşındayken.
Gosh, I'm seven years old, goin'on eight.
Tanrım, yedi bitti, sekiz oldum.
A little girl, seven years old
Yedi yaşındaki, küçük kızımla
It's only about seven years old.
Sadece yedi yaşında.
Of course I couldn't figure out why you were building a new gym... if the enrollment was down and the one you got is only seven years old.
Elbette yeni bir spor salonu inşa etmenizi aklım almıyordu, kayıtlar düşmüşken ve elinizde daha sekiz yıllık bir tane varken.
When I was seven years old... my father ran off with the cleaning...
Yedi yaşımdayken babam temizlikçiyle kaçtı...
Vincent Malloy is seven years old, he's always polite and does what he's told.
Vincent Malloy yedi yaşında, kibar ve terbiyeli her zamanda.
You're seven years old and you are my son, I want you to get outside and have some real fun. "
"Sen benim oğlumsun, yaşın yedi yalnızca, gerçek bir eğlence bulursun dışarı çıkınca."
See, my father established our relationship when I was seven years old.
Babam bana sınırını yedi yaşımdayken koydu.
When I was seven years old, I bought another pair of glasses just in case that would happen.
Yedi yaşındayken, belki kırılabilir diye... başka bir gözlük daha almıştım.
When I was seven years old, my daddy caught me smokin'a cigar.
Ben yedi yaşındayken babam beni puro içerken yakaladı.
That is lifelike, isn't it? - Seven years old.
Sanki canlı gibi, değil mi?
he's only seven years old.
O daha 7 yaşında.
I was seven years old.
Ben 7 yaşındaydım.
I was seven years old when my mother was arrested :
Annemi tutukladıklarında yedi yaşındaydım.
I was a helper of field of the father in 1892 when she was seven years old.
1892'de babasının yanında çalışıyordum, o zaman o 7 yaşındaydı.
When I was happiest, maybe six or seven years old.
En mutlu olduğum zamana, belki altı ya da yedi yaşıma.
This spoon was born when you were seven years old.
Bu kaşık, sen yedi yaşındayken doğmuş.
I'm seven years old and my dad takes me to Yankee Stadium.
Yedi yaşındaydım. Babam beni Yankee Stadyumu'na götürmüştü.
Seven years old.
Yedi yaşında.
I was seven years old, but I, uh, knew as much about life at that moment as I'd ever know.
Yedi yaşındaydım. Ama şu an hayata dair ne biliyorsam o zaman da biliyordum.
You see, Captain, when I was seven years old, I was given a piece of sugar candy and I was led by a Cardassian into a room where my father was sitting.
Gördüğünüz gibi, Kaptan, 7 yaşımdayken, bana bir parça şekerleme verildi ve babamın oturduğu bir odaya, bir Cardassian tarafından götürüldüm.
Fifty seven years later, before a congressional investigation Walter P. Thatcher, grand old man of Wall Street for years chief target of Kane papers'attacks on trusts recalls a journey he made as a youth.
Bundan 57 yıl sonra, hükümet soruşturmasından önce, Wall Street'in en önemli isimlerinden yaşlı Walter P. Thatcher Kane'in gazetelerinin tröstlere açtığı savaşın baş hedefi gençliğinde yaptığı bir yolculuğu hatırladı.
We've been married for seven years... and if you'll forgive an old-fashioned expression... we're still in love with each other.
Biz yedi yıllık evliyiz... ve kullanmama izin verirseniz ; modası geçmiş bir deyişle... hala birbirimizi seviyoruz.
FOR A LITTLE KI D, EIGHT YEARS OLD, WITH A DIRTY FACE WHO HAPPENS TO LOVE MODEL SH I PBU I LDING JUST THE SAME AS I DO.
Bir de sekiz yaşında, eli yüzü kirli, maket gemileri benim kadar seven bir çocuk için yaptığım Old Ironsides'ı bitireceğim.
I am seven thousand three hundred and twenty-two years old this October.
Ben bu Ekim'de yedi bin üç yüz yirmi iki olacağım.
- It's Persian, six, seven hundred years old, isn't it?
Perslilerden kalma. 600-700 yıllık, değil mi?
Anna Fromm, 23 years old, happily married, seven years before the catastrophe.
Anna Fromm, 23 yaşında, mutlu bir evliliği var, felaketten yedi yıl önce.
An old man told me to ask you to breast-feed me for seven years.
Yaşlı bir adam bana senin beni yedi yıl boyunca anne sütüyle beslemeni söyledi.
- Gino is seven and a half years old?
Gino 7,5 yaşında mı? - Evet.
In the beginning, oh, six, seven years ago, was just a bunch of old longhairs runnin'a few bales on their sailboats.
Başlangıçta, altı yedi yıl kadar önce, birkaç uzun saçlı hippi gelirdi sadece, yelkenlileri ile, bir kaç balya almaya.
Hey, you old son of a gun, where you been all these days? How long has it been, six, seven years?
Pekala.
Yip Ming, 37 years old, sentenced to serve seven years for robbery and assault.
Yimem, 37 yaşında gitar çaldığı için 7 yıla mahkum oldu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]