Someone you know translate Turkish
6,184 parallel translation
I don't know how you can miss someone you've never met, but I've missed you every day.
Hiç tanışmadığın birini her gün nasıl özleyebilirsin bilmiyorum ama ben her gün seni özlüyorum.
You know, they said to get a sponsor, someone to talk to, and...
Biliyorsun, bir destekçi bulmamı söylediler, konuşacak birini ve...
Do you know what happens after you shoot someone?
Birini vurduktan sonra ne olur bilir misiniz?
Well, you know, situations like this, reporters tend to get a little crazy and suddenly, everyone decides that there's a hero in our midst and, well, sometimes, someone decides he wants to be that hero.
- Bilirsin, durum böyledir gazeteciler biraz deli olmaya meyillidir ve birden, herkes aramızda bir kahraman olduğuna karar verir ve bazen, birileri bu kahraman olmaya karar verir.
I know someone who might be able to help you.
Sana yardım edebilecek birini tanıyorum sanırım.
I know someone needs it more than you.
Buna senden daha çok ihtiyacı olan birini tanıyorum.
That's kind of the upside of living that kind of lifestyle, you just know someone everywhere.
Çok canlı bir hayat tarzına benziyor. Her yerde birilerinin olduğunu biliyorsun.
Do you know someone who can buy this?
Bunu alabilecek birini tanıyor musun?
Dude, you know she's seeing someone, right?
Dostum, biriyle görüştüğünü biliyorsun değil mi?
Usually there's a bit of chatter in town when someone moves into this old house... you know, with the history and all.
Bu eski eve birileri taşındığı zaman genelde kasabada biraz dedikodu olur malum, evin geçmişi falan.
You know, it's hard to tell someone.
Birine bunu söylemek zordur.
I know what it's like to have someone you care about go missing.
Önem verdiğin insanın kaybolmasının nasıl bir duygu olduğunu iyi bilirim.
I know when you lose someone you love, it leaves you unsure of how you're gonna live in this world.
Çok sevdiğin birini kaybettiğin zaman, bu dünya da nasıl yaşayacağından habersiz kalmanın ne demek olduğunu bilirim.
It's like do you ever feel like you're so on the same page with someone that you don't even know what to say to that person?
Bazen bir başkasıyla aynı hissettiğini bildiğin halde, o kişiye ne diyeceğini bilemediğin gibi mi?
I want you to know that if you need- - - If you need someone to talk to...
Eğer konuşacak... konuşacak birisine ihtiyacın olursa...
Yeah, we were getting higher into the mountains and I decided it would be best if we found someone, you know, to help us get to the Italian border.
Dağda yükseklere çıkıyorduk ve birini bulursak çok iyi olacağını düşündüm. İtalya sınırına ulaşmamıza yardım etmesi için.
You know what happened last time when I recited this poem to someone?
Bunları söylediğim kişinin başına ne geldi biliyor musunuz bakanım?
You know I sometimes get the feeling that you're not the same man that you're someone else who's come from far away to take my loneliness away!
Biliyor musun? Bazen senin aynı adam olmadığını hissediyorum. Sanki başka biri, buradan çok uzaklardan biri gibi.
Hey, you know, I'm looking for someone to help me down at the gym.
Salonda bana yardım edecek birini arıyorum.
It means that we know that someone has been exploiting you,
Birilerinin seni sömürdüğünü biliyoruz,
And, you know... I've been told it's not good to date someone in the band... but honestly, I don't think it's hurting our sound, right?
Biliyor musunuz bana gruptan biriyle sevgili olmanın kötü bir şey olduğunu söylemişlerdi ama doğrusu müziğimizi pek etkilediğini düşünmüyorum, sizce de öyle değil mi?
I don't know, but perhaps if you asked a little louder, there might be someone on the moon who could help you.
Onu bilmiyorum ama eğer sesini biraz alçaltmazsan aydan sana yardım etmeye birileri gelebilir.
and throughout all that time, through danger and peril and blood, the greatest threat he faced, the one enemy who may ultimately have been his undoing, was, you know, someone I once heard him refer to as Lady Honeypot.
Ve tüm bu zaman boyunca, tehdit, tehlike ve kan arasında en büyük düşmanıyla yüzleşti. Ona yıkım getiren tek düşmanı. Bir keresinde ona Leydi Hopeypot dediğini duymuştum.
I don't know about you people, but I don't wanna live in a world where someone else makes the world a better place better than we do.
Sizi tanımıyorum. Ancak ben dünyayı daha iyi bir yer yapan kişinin biz değil de bir başkası olduğu bur dünyada yaşamak istemiyorum.
Oh. In case you are, I wanted you to know, because when you asked... If I was seeing someone.
Bilmeni istiyorum ki, bana görüştüğüm biri olup olmadığını sorduğunda...
You know, when I fall for someone, I fall hard, and I think I might have scared her.
Birine vurulduğum zaman sıkı vurulurum ve sanırım onu biraz korkutmuş olabilirim.
I know you're single, but you might meet someone.
Bekâr olduğunu biliyorum ama karşına biri çıkabilir.
You never know if someone likes you for you or for your money.
Biri seni mi yoksa paranı mı seviyor hiç bilemiyorsun.
It's strange how you always know if someone is telling the truth.
Ne tuhaf... Her daim kimin doğruyu söylediğini bilmek.
It's true what they say, you know, there's someone out there for everyone, even him.
Dedikleri doğru aslında, biliyorsun.. ... herkes için birisi var bu dünyâda, senin için bile.
It's true what they say, you know, there's someone out there for everyone, even him.
Dedikleri doğru aslında, biliyorsun..
Save this pretence for someone who doesn't know you two.
Siz bu oyunları sizi tanımayan birine yapın.
You know, I think I'm just... I'll just ask someone when I get off the escalators.
Yürüyen merdivenlerden inince birine sorsam daha iyi olacak sanırım.
You know what, though, having someone come over and put the cat out of its misery, way better than taking an animal in.
Gerçi bilirsiniz, birisinin gidip de bir kedinin ıstırabına son vermesi hayvanı aldatmasından çok daha iyi.
I mean, part of me wishes we could have someone, you know, full-time, live-in...
Bir parçam keşke tam zamanlı, yatılı birisi olsa diyor...
Hey, if you're ever bored and you want someone to give you the real lowdown of who's fucking who at this college, just let me know.
Canın sıkılırsa ve bu okulda kimin kimi becerdiğine dair gerçekleri öğrenmek istersen, bana haber ver.
You know, when I first heard about it, I thought someone poisoned him at breakfast, and it kicked in when he was in the park.
Aslında ben ilk duyduğumda kahvaltıda zehirlemişlerdir parktayken de zehir etkisini göstermiştir dedim.
- Someone... - You know, he wouldn't be on a park bench reading the newspaper, unless he was alone.
- Aslında o bankta bir başkası olsa gazetesini okuyamazdı.
You know, if someone sits next to you on a bench, you often turn away.
Yani, eğer biri bankta yanına oturursa, genelde diğer tarafa dönersin.
Smart move, you know, if someone's way out of your league you got to make sure to lock that down. Yeah, I wouldn't say she's way out of my league, but, you know.
Akıllıca, senin liginden üstünde birisini bulunca elinden kaçırmaman lazım benim ligimin dışında demezdim ama.
You know it was just someone speaking.
Sadece biri konuşuyordu.
We're really interested in studying your reaction to having to inflict pain on someone you don't know.
Biz asıl olarak, tanımadığınız birinin canını acıtırken verdiğiniz tepkiyi incelemek istedik.
How can you not know someone important in her life?
Nasıl hayatında önemli birini tanıyor musun?
Can't just go up to someone you don't know like it's nothing.
Hiç tanımadığın insanlarla kolayca konuşuyorsun.
You don't know how a family can change things for someone.
Ailenin birinin hayatını ne kadar değiştirebileceğini bilmiyorsun.
Find someone who looks like they have, you know, a master's degree.
Yüksek lisans yapmış gibi görünnen birisini bul.
Can you ever really know someone?
Gerçekten birisini tanıyabilir misin?
He was someone you used to know.
Eskiden tanıdığın biri.
- Someone has to know. I trust you.
Birinin bilmesi gerek, sana güveniyorum.
You know what? You're gonna make someone a great little wifey one day.
Sen bir gün birine, muhteşem bir eş olacaksın.
Do you know what it is to walk with someone's body tied around your neck for the rest of your goddamn life?
Hayatının geri kalanında bir cesedin boynuna yük olması ne demektir biliyor musun?
you know 156049
you know what 23733
you know that 5741
you know what i'm saying 653
you know the drill 277
you know what i mean 2419
you know me too well 26
you know it 920
you know who i am 419
you know what they say 484
you know what 23733
you know that 5741
you know what i'm saying 653
you know the drill 277
you know what i mean 2419
you know me too well 26
you know it 920
you know who i am 419
you know what they say 484
you know i love you 234
you know that i love you 32
you know what you did 62
you know me 1258
you know where to find me 273
you know what i'm thinking 71
you know what to do 433
you know something 619
you know what time it is 65
you know what this means 169
you know that i love you 32
you know what you did 62
you know me 1258
you know where to find me 273
you know what i'm thinking 71
you know what to do 433
you know something 619
you know what time it is 65
you know what this means 169