English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Ten years later

Ten years later translate Turkish

134 parallel translation
But this was ten years later.
Ama bu on yıl önceydi.
Ten years later, despite the new railroad from San Francisco,
San Francisco'dan geçen yeni demiryolu yapılalı 10 yıl olduğu halde,
Ten years later, some legal eagle takes it and starts pulling your fingernails out one by one.
On yıl sonra, bir hukuk kartalı bunu kullanarak, teker teker tırnaklarını söküyor.
I had the impression of acting in Brigadoon, of waking up ten years later in the midst of the same players, with the same blue lobsters of police, the same helmeted adolescents, the same banners and the same slogan :
Brigadoon eylemindekiyle ayni izlenime kapildim on yil sonra, ayni oyuncularin ortasinda uyanmak... polisin ayni mavi istakozlari,... kask takan ayni yeniyetmeler, ayni pankartlar ve ayni slogan :
TEN YEARS LATER
10 YIL SONRA
Meanwhile, ten years later, my niece, the daughter of my sister, is gettin'married.
Bu arada, yani on yıl geçtikten sonra, yeğenim, kız kardeşimin kızı evleniyor.
And you ended up clerking for that judge ten years later.
10 yıI sonra o yargıcın memuruydunuz.
Then why, ten years later, would you pick a strange boy as a pupil?
- Evet, işimi kaybettim. - Peki, o zaman neden 10 yıl sonra tuhaf bir çocuğa ders vermeye başladınız?
Now, ten years later, I bet they're happily married with six kids.
Şimdi, on yıl sonra, eminim mutlu ve altı çocukludurlar.
Then he came back ten years later.
Tam on yıl sonra geri gelmiş.
Ten years later, the Spanish returned to reconquer the area.
On yıl sonra İspanyollar bölgeyi geri almak için döndüler.
But ten years later, Prohibition brought about a tide of movies... that signaled a tremendous escalation in urban violence.
Ama on yıl sonra, İçki Yasağı şehirde tırmanan korkunç şiddeti işaret eden bir dizi filmin ortaya çıkmasına sebep oldu.
I run into this guy, all right, ten years later. I looked at him, I said, "What are you doin'with yourself?"
10 yıl sonra ona rastladım ve ne yaptığını sordum.
His parents died ten years later leaving Henri to raise his younger sister.
Ailesi on yıl sonra öldü ve Henri küçük kız kardeşine bakmak zorunda kaldı.
'Then he came out and ten years later came back with the comeback special.'
"Sonra askerlik bitti ve 10 yıl sonra özel bir geri dönüş yaptı."
Okay. Ten years ago, I went into seclusion for my son ; ten years later, I'll come out of retirement for my son today!
Tamam. 10 yıl önce emekli olmuştum ama oğlum için bunu bozuyorum!
We'll be born ten years later That's better
On sene daha geç doğsak iyi olurdu.
Second trial, ten years later, suddenly she changes her story.
On yıl sonraki ikinci davada birden ifadesini değiştiriyor.
Ten years later, bam!
On yıl sonra, bam!
Ten years later my mind clears completely I want a divorce and you say I can't. Now you have to reason to be a catholic?
On yıl sonra zihnim açıldı boşanmak istedim ve siz olmaz dediniz.
Ten years later I sold the company to Fiat, without having to sacrifice my independence...
10 sene sonra şirketi FIAT'a sattım. bağımsızlığımdan hiçbir şey feda etmek zorunda kalmadan..
In 1930, he married Esther Israeli, and their daughter, Sue Ann, was born ten years later.
1930'da İsrail'de Esther ile evlendi, on yıl sonra kızları Sue Ann doğmuştu.
You pulled prints ten years later?
- 10 yıl sonra parmak izi mi aldınız?
You're here talking to me about it ten years later!
Sen bir gazetecisin. Tüm bunları 10 yıl sonra benimle konuşuyorsun!
Ten years later, the debt reached 130 billion dollars.
On yıl sonra, borç 130 milyar dolara ulaştı.
Ten years later, the State pays out more and more subsidies, and now owes the World Bank 700 million dollars borrowed to pay for the layoffs, and another 700 million in interest...
On sene sonra, devlet gittikçe artan yardımlarda bulunuyor, ve bugün Dünya Bankası'na, işten çıkarmalar için aldığı 700 milyon doları, ve ek bir 700 milyonu da faiz için borçlu...
Ten years later
On yıl sonra..
He had already returned to the beaches of Normandy. He was killed by a landmine ten years later whilst on assignment in Vietnam.
Hastane ve Katedral, yıkımdan kurtulabilen tek büyük yapılardı.
I said if we meet that fellow ten years later... If we beg him, and preach him... He'll still want capital punishment
Eğer bir 10 yıl daha uğraşsak... ona yalvarsak, sızlasak... yine de kısas talebinden vaz geçmeyecektir.
Ten years later a road was built, only to take the younger generation away.
10 yıl sonra gençleri dışarıya göndermek için bir yol yapıldı.
TEN YEARS LATER
On Yıl Sonra
Ten years later, they still haven't done a thing.
On yıl sonra hala bir şey yapmamışlar.
Ten years later, you find yourself in the same house, alone again and you wrap your car around a telephone pole.
10 yıl sonra, kendinizi aynı evde, yine tek başınıza buldunuz ve arabanızı telefon direğine çarptınız.
Los Angeles, ten years later
10 yıl sonra. Los Angeles.
But ten years later, when you wake up one morning.. to find a fat, rich doctor snoring next to you..
10 yıl sonra, bir pazar sabahı yanı başında şişman bir doktorun horlamasıyla uyandığın zaman,
He used that same excuse with a woman's husband ten years later and it worked.
Aynı mazereti, on sene sonra kadının birinin kocasına söyledi. Ve işe yaradı.
Here it is, ten years later... She's still here.
On yıl oldu ama hala yaşıyor.
And now that it's worth something, ten years later, our former employers want to rip it to shit!
Ve şimdi on yıl sonra değerlenince eski çalışanlarımız bunu yıkmaya çalışıyor!
Ten years later there are still no answers.
On yıl geçti, hala bir cevap bulunamadı.
Ten years later, this is what happened.
10 yıl sonra ise durum bu aşamada.
Ten years later in 1976, Joban Mine was shut down
Bundan 10 yıl sonra, 1976'da Joban Madeni kapatıldı.
And ten years later, they come out with it on the cover of popular science.
Ve on yıl sonra, Popüler Bilim dergisinin kapağında buluşlarıyla karşılaştılar.
Ten Years Later
On Yıl Sonra
Reunited with the mother ten years later. It's very Lifetime.
10 yıl sonra annesiyle buluşur.
Now it's ten years and nine campaigns later.
Aradan on yıl ve dokuz sefer geçti.
[Scorsese] Ten years later, Vincente Minnelli's Meet Me ln St. Louis was a milestone.
- Buna inanamıyorum.
The funny thing is, I didn't tell her about Robert until years later.
İşin tuhafı, ona ancak yıllar sonra Robert'ten söz ettim.
And today, more than 50 years later, the radiation levels | around here are still about ten times higher than normal.
Bunlara kuantum seviyesinde nasıl bir açıklama getirebiliriz? Kuantum mekaniği bize, doğanın yerçekimi kuvveti dışındaki tüm kuvvetlerinin atom seviyesindeki işleyişlerini anlatır.
He returned an hour later, and sometime in the night... I awoke to a sound I hadn't heard since I was ten years old the sound of my brother, crying.
Bir saat sonra geri döndü ve 10 yaşından beri duymadığım bir sese uyandım.
Ten years and two murders later, you're working with the U.N., Livin'large at the dunsmore.
On yıl ve iki cinayetten sonra Dunsmore'da Birleşmiş Milletler ile çalışıyorsun.
Ten million years later, the searing hydrogen core of the fledgling star soars past 18 million degrees, and something incredible happens.
10 milyon yıl sonra yavru yıldızın yanan hidrojenden oluşan çekirdeği 18 milyon dereceyi geçer ve inanılmaz bir şey gerçekleşir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]