English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / That sounds awful

That sounds awful translate Turkish

107 parallel translation
That sounds awful.
Bu ukalaca.
– Boy, that sounds awful.
Vay, korkunç görünüyor.
Oh, why, that sounds awful.
Oh, ne kadar korkunç.
That sounds awful.
Ne kadar korkunç.
That sounds awful dangerous. Can you hit a target, Pip?
— Hedefini tutturabilir misin, Pip?
Now that sounds awful.
Ama inandırıcı değilsin.
THAT SOUNDS AWFUL.
- Kulağa kötü geliyor.
That sounds awful.
Bu korkunç bir şey.
Now that sounds awful.
Ama inandırıcı değilsin
Well, that sounds awful.
Kulağa berbat geliyor.
That sounds awful.
Kulağa korkunç geliyor.
I got to tell you, that... that... that sounds awful.
Dostum Joe, ben... Sana söylemeliyim, bu... bu... kulağa berbat geliyor.
- That sounds awful.
- Bu çok korkunç.
I - I know that that sounds awful,
Biliyorum, korkunç geliyor,
That sounds awful.
Kulağa çok berbat geliyor.
That sounds awful.
Çok feci.
That sounds awful.
Nedir bu?
Fellas, that sounds awful good, but... no, it's too late.
Dostlarım kulağa çok hoş geliyor ama
Oh, that sounds awful.
Ama bu korkunç.
Oh, that sounds awful.
Bu korkunç bir şey.
That sounds awful.
Çok kötü.
- That sounds awful.
Kulağa kötü geliyor.
That sounds awful.
Berbat olmalı.
That sounds awful. I'll bring the popcorn.
İğrenç gözüküyor.Gelirken patlamış mısır getiririm.
That sounds awful.
- Kulağa berbat geliyor.
- That sounds awful.
- Çok kötü olmuş.
That sounds awful.
- Bu berbat, bebeğim.
Oh, that sounds awful.
Kulağa korkunç geliyor.
It sounds like that awful guy Franz Biberkopf.
Franz Biberkopf denen şu rezil herifin sesini duydum sanki.
That sounds an awful lot.
Kulağa çok fazla geliyor.
That sounds like an awful lot of children, but...
Anlaşılan ortalıkta çok çocuk olacak, ama...
That sounds pretty awful.
Kulağa korkunç geliyor.
That sounds really awful, honey.
Bu gerçekten çok kötü, tatlım.
- No, because I have a system. That letter sounds awful.
- O mektup çok kötüymüş.
I'm sorry, that probably sounds awful.
Üzgünüm, bu korkunç geliyor olmalı.
That's sounds awful.
Berbat gözüküyor.
Ooh. That sounds... awful.
Kulağa korkunç geliyor.
When you put it that way, it sounds awful.
Bu şekilde ifade ettiğinde kulağa çok kötü geliyor.
That sounds pretty awful.
Eğer bir şeyi bir kere görürsem, asla unutmam.
Gosh, that sounds an awful lot like you did know who Carl was before your lawyers mentioned him.
Sanki avukatların bahsetmeden önce de tanıyor gibi oldun çocuğu. Bak şimdi! Baksana ama?
Sounds like Brandy might get awful mad about that.
Korkarım ki Brandy buna çok kızacak.
Wow, that sounds, uh, awful.
Waw, bu - aa- berbat.
Well, I'm sorry, but that sounds an awful lot like doing nothing.
Üzgünüm ama, bu bana hiç bir şey yapmamak kadar kötü geliyor.
Boy, that wind sounds awful.
Rüzgar çok kötü gibi.
Oh, that sounds awful.
Bu korkunç.
That sounds... awful. Sorry. I gotta run.
Bu, kulağa berbat geliyor.
When you say it out loud like that, it sounds awful.
Sen böyle söyleyince daha da korkunç durdu bak.
As awful as that sounds.
Duyduğun kadar kötü.
I'm sorry, I know that sounds all braggy and unfair and awful, but you know what?
Üzgünüm, kulağa kibirli, insafsız ve kötü geldiğini biliyorum. Ama biliyor musun?
W-when you say it like that, it sounds awful bad.
Böyle söylediğinizde kulağa çok kötü geliyor.
That sounds an awful lot like a man doing a Big Year.
Tıpkı acemi bir yarışmacının Büyük Yıl'a katılmasına benziyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]