Two minutes ago translate Turkish
325 parallel translation
Two minutes ago, I would've sold my chances for a tired dime.
İki dakika önce, Şanslarımı yorgun bir paraya satmış olacaktım.
Kurt, two minutes ago, I put some shirts there by the mirror.
Kurt, iki dakika önce aynanın yanına bir sürü gömlek koydum.
Two minutes ago.
İki dakika önce.
Not two minutes ago I saw a man standing exactly here.
Tam iki dakika önce burada dikilen bir adam gördüm.
She left two minutes ago.
İki dakika önce çıktı.
Your bill started two minutes ago.
Faturanız iki dakikadır işliyor.
They just ran through two minutes ago, sir.
İki dakika önce geçtiler.
Two minutes ago you told me I wasn't good enough, now you say you're sorry!
Önce beni küçümsüyorsunuz, sonra da özür diliyorsunuz.
Not two minutes ago you said :
Daha iki dakika önce :
I just left her two minutes ago in the room.
Yanından iki dakika önce ayrıldım.
Exeter train left two minutes ago, sir. Get me Whitehall.
Yoldaş, yoksa bölüm yedi mi desem?
We have programmed infidelity in the queen as of two minutes ago.
Kraliçe'nin sadakatsizliğini 2 dakika önce programladık.
- Two minutes ago.
- İki dakika önce.
Two minutes ago, the Knicks are ahead 14 points... and now they're ahead two points.
Knicks, daha 2 dakika önce 14 sayı gerideydi ama şimdi 2 sayı önde.
Two minutes ago she was passing out.
İki dakika önce baygınlık geçiriyordu.
- About two minutes ago.
2 dakika oldu.
He was there two minutes ago.
2 dakika önce oradaydı.
I just got in the tub about two minutes ago.
Evet, küvete daha şimdi girdim.
Come on, Peg. We should've left two minutes ago.
Haydi Peg, iki dakika önce çıkmış olmalıydık.
They were swimming two minutes ago!
İki dakika önce yüzüyorlardı!
Two minutes ago you were my agent, and now...
İki dakika öncesine kadar benim yayıncımdın, şimdide kalkmış bana...
Two minutes ago I received a phone call... from the man who controls those 357 stations... the president of Metro Wave Broadcasting.
Biraz önce bu 357 radyoyu idare eden adam, şirketin başkanı beni aradı.
I told the wife two minutes ago, "I am leaving."
İki dakika önce karıma, "çıkıyorum" dedim.
Yeah, like, two minutes ago.
Evet iki dakika önce.
Where were you two minutes ago?
- İki dakika önce neredeydin? - Buradaydım.
The show just ended two minutes ago.
Dizi iki dakika önce yayımlandı.
Two minutes ago you are singing, dancing and sliding down a banister?
İki dakika önce ise şarkı söylüyor, dans ediyor ve tırabzandan kayıyordun.
Get the tap on Hudson's phone and see if it traced a call two minutes ago.
Hudson'ı iki dakika önce arayan kişinin yeri tespit edilmiş mi?
- No. I got here two minutes ago.
İki dakika önce geldim.
The Flaxian left two minutes ago.
Flaxian iki dakika önce ayrıldı.
We picked up some paint approximately two minutes ago.
Yaklaşık iki dakika önce bir şey gördük.
The Angel appeared suddenly, two minutes ago.
2 dakika önce aniden belirdi.
Two minutes ago, we were up six points- -
İki dakika önce altı sayı öndeydik.
I know, I did that two minutes ago.
Biliyorum, iki dakika önce de ben içmiştim.
Thirty-two minutes ago, the silent alarm went off, then the fire alarm.
32 dakika önce alarma basıldı, sonra da yangın alarmı.
You just asked me two minutes ago.
Daha iki dakika önce sormuştun.
Just woke up two minutes ago.
İki dakika önce uyandım da.
Okay, now correct me if I'm wrong but Dawson Leery didn't know about you and I until, what, two minutes ago?
Pekâlâ, yanlışsam beni düzelt. Dawson Leery aramızdakileri iki dakika öncesine kadar bilmiyordu?
- About two minutes ago.
- İki dakika önce.
Not over two hours ago. And it could've been 10 minutes.
İki saaten fazla olmamış, ama 10 dakika da olabilir.
She was still there two, three minutes ago.
İki üç dakika öncesine kadar oradaydı.
- That was two minutes ago.
- İki dakika önce 13.30'u geçti.
Approximately 30 minutes ago, two gunmen held up Ray Loomis'gas station in Sierra Point, killed Loomis and abducted his helper, Al Fleming.
Yaklaşık 30 dakika önce, silâhlı iki kişi... Sierra Point'te, Ray Loomis'in benzin istasyonunu soyarak Loomis'i öldürdüler ve yardımcısı Al Fleming'i kaçırdılar.
Two guys were looking for you like 10 minutes ago.
İki adam seni aradı, 10 dakika önce.
Fenton, the two gentlemen you showed in less than 15 minutes ago, did you see them leave?
Fenton, 15 dakika önce içeride gördüğün adamlar vardı ya onları ayrılırken gördün mü?
The Prime Minister, speaking a few minutes ago in the House of Commons, has warned that the international situation is deteriorating rapidly, and that war could break out at any time in the next two or three days.
Bir kaç dakika önce Avam Kamarası'ndaki konuşmasını tamamlayan başbakan şu anki uluslararası durumun hızla kötüye gittiği konusunda vatandaşlarını uyarıp önümüzdeki birkaç gün içinde savaşın patlak verebileceğini söyledi. Lanet olsun!
He said he was a representative of Warren International Trade Mart. More than five years ago, for two minutes...?
Sürücülerden biri... elinde çenesine kadar gelen bir şey tutuyordu.
If two Cairn had this conversation, it would have been over minutes ago.
Bu konuşmayı iki Cairn yapıyor olsaydı, dakikalar önce bitmiş olurdu.
Just went "Boom!" about two, three minutes ago.
İki üç dakika önce.
Ten minutes ago, we received a recording of a high-level diplomatic conference that took place between the Federation and the Romulan Empire on Earth two days ago.
On dakika önce, Federasyon ve Romula İmparatorluğu arasında iki gün önce yapılan üst düzey bir diplomatik toplantının görüntülerini aldık.
Two big guys dropped you off 1 0 minutes ago.
10 dakika önce iki adam getirdi.
two minutes 637
two minutes later 25
minutes ago 1231
agony 24
agos 130
agostino 34
agol 18
two months later 53
two months ago 182
two more 130
two minutes later 25
minutes ago 1231
agony 24
agos 130
agostino 34
agol 18
two months later 53
two months ago 182
two more 130
two men 105
two months 229
two million dollars 23
two million 58
two more minutes 21
two mississippi 27
two miles 20
two murders 21
two months 229
two million dollars 23
two million 58
two more minutes 21
two mississippi 27
two miles 20
two murders 21