Underachiever translate Turkish
44 parallel translation
I think that the worst you could say about Him is that basically He's an underachiever.
Bence onun hakkında, ancak temelde pek başarıIı olmadığını söyleyebilirsiniz.
I have this very high IQ, if you hadn't noticed... and, I don't know, I'm just sort of this underachiever.
Fark etmediysen çok yüksek bir zekam var ve bilmiyorum biraz başarısızım.
Underachiever?
Basarısız mı?
He's intelligent, but an underachiever.
Zeki ama bekleneni veremeyen biri.
My friend's an underachiever like me.
Arkadaşım da benim gibi başarısızın biri.
Bart is an underachiever, yet he seems to be.... How should I put this? Proud of it.
Bart potansiyelini gösteremiyor, ancak nasıl söyleyebilirim?
Maybe she's just an underachiever.
Belki başarısız bir çocuktu.
Where the underachiever goes home at night to parents who care.
Orada fazla başarıIı olmayan insanların da anne babaları şefkatli olur.
You never said my grade depends upon some remedial underachiever.
Banada sınıfı geçmemin kaybeden birine bağlı olduğunu.
Well, I feel like I'm the mother of a dedicated underachiever, a gay workaholic... and Carla, who thinks she can conquer this whole terrifying world that we live in.
Kendimi eşcinsel bir işkoliğin ve Carla'nın annesi olarak bu işe adamış fakat asla bekleneni verememiş birisi olarak görüyorum. Carla ise, içinde yaşadığımız bu korkunç dünyayı yenebileceğini sanıyor.
He is the biggest underachiever of all time.
O, tüm zamanların en başarısızıdır.
- I'm a biological underachiever.
- Biyolojik açıdan başarısızım.
"Underachiever and proud of it." How old is this thing?
"Beklentilerin altında kalıp bundan gurur duyan." Bu şey ne kadar eski?
Hey, you, underachiever, wrap'em up
Ezik, şunları bi sarıver!
Nature of the wounds, we're looking at an inexperienced underachiever.
Yaraların özelliği ; acemi bir beceriksizle karşı karşıyayız.
And people say you're an underachiever.
- Bir de beceriksiz derler.
Uncle Charlie, I'm an underachiever, not an idiot.
Charlie amca, ben sadece tembel bir öğrenciyim, Aptal değilim.
Well, I'm a highly intelligent underachiever with debt.
Potansiyelini gerçekleştiremeyen, borç mahkûmu zeki biri.
Well, "potential" was the word, but "underachiever" is the sentiment.
"Potansiyel" kelimesini kullanmış olabilir ama demek istediği "yetersizlik".
You're the underachiever every woman wants to sleep with.
Başarısız her kadının beraber yatmak isteyeceği birisin sen.
Smart guy who's an underachiever and enjoys control over others. There's just one problem.
Başarıyı yakalayamayan ve başkasının hayatını kontrol etmekten zevk alan biri.
Maybe it's convenient for you to think of Jake as being pathetic, as you say, being an underachiever.
Belki de Jake'in senin deyiminle zavalli oldugunu...,... basarisiz bir insan oldugunu düsünmek senin için daha uygundur.
So you're saying that I'm with an underachiever
Kendime güvenim olmadigindan bir basarisizla...
'Cause of my grades. Actually, I'm an underachiever.
Notlarım yüzünden, aslında kapasitemin altında çalışıyorum.
- No, he's an underachiever. - Where have you been?
- Hayır, sadece kapasitesinin altında çalışıyor.
Every family has a black sheep, a colossal underachiever, a recovering addict, a fuck-up.
Tam bir yüz karası, iyileşmekte olan bir bağımlı.. ... bir fiyasko.
You're slightly unmotivated, a bit of an underachiever, but a loser?
Motivasyonunu kaybetmişsin başarısızlığı yaşıyorsun ama kaybeden misin?
- Bright, but an underachiever.
- Zeki ama hırslı değil.
Let's face it... underachiever, dead-end life, okay?
Kabul et. O başarısız biri. Hayatı perişan, tamam mı?
Antisocial, underachiever- - he's viable, but he doesn't have the intelligence I'd be looking for in our man.
Anti sosyal, başarısız tutarlı fakat aradığımız adamdaki zekâya sahip değil.
I feel you're a lifelong underachiever.
Hayatın boyunca bekleneni hiç başaramayan birisin.
Ok, uh, Garcia said that Eddie Langdon was a high-school dropout, right? Chronic underachiever?
Garcia Eddie Langdon'ın lise terk olduğunu söyledi değil mi?
The best I could hope for now is, she learns to become more of an underachiever.
Şimdilik en çok dilediğim şey bekleneni veremeyen biri olmadığının farkına varabilmesi.
Classic underachiever.
Klasik kendinden bekleneni veremeyen model işte.
Perhaps he's an underachiever, or at least in his own eyes, and he selects victims that he feels inferior to and then dominates and humiliates them.
Belki beklenenden daha az başaran biridir, en azından kendi gözünde. Kendini aşağılık hissederek kurbanlarını seçiyor onlara hükmedip, aşağılıyor.
No one can accuse you of being an underachiever, my dear.
Kimse seni az başarılı oldun diye suçlayamaz, canım.
But on the other hand... it's equally possible that she is a fatally flawed underachiever... doomed to a lifetime of failure, disappointment, unfulfilled expectations.
Öte yandan... asla kendisinden bekleneni karşılayamayacak, ömür boyu kaybetmeye... ve hayal kırıklığı yaşamaya mahkum, bozuk karakterli bir birey de olabilir.
Underachiever.
Beklentiyi alçak tutalım.
At best, you're an underachiever at a local radio station.
Alt tarafı yerel bir radyo istasyonundaki başarılı bir muhabirsin.
Often, a drunk underachiever.
Genellikle de sarhoş.
I'm just glad you're open to seeing me as Ben the man and bar owner, and not Ben the underachiever with the overbite.
Ben de beni bar sahibi Ben olarak ve diş fırlaklığı olan başarısız biri olarak görmediğine seviniyorum.
An underachiever.
- Kaldırım mühendisi.
A sociopathic underachiever with an extremely abusive childhood.
Üst düzey bir zekaya sahip ama hep başarısız olmuş bir sosyapat.
An underachiever.
Başarısızdı.
under 290
understand 2529
underground 88
underwear 81
understanding 63
undercover 116
underwater 36
underneath 75
understood 2547
underpants 29
understand 2529
underground 88
underwear 81
understanding 63
undercover 116
underwater 36
underneath 75
understood 2547
underpants 29
underwood 165
under the bridge 22
under the radar 23
under the bed 63
under the sea 16
understand me 81
understandable 121
under the table 51
understand this 55
understand what i'm saying 17
under the bridge 22
under the radar 23
under the bed 63
under the sea 16
understand me 81
understandable 121
under the table 51
understand this 55
understand what i'm saying 17