English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ U ] / Underlined

Underlined translate Turkish

146 parallel translation
"'Please "'and that's underlined,
"Lütfen", bunun altı çizilmiş..
He's underlined every erotic passage and added exclamation points.
Erotik bütün bölümlerin altını çizip ünlem koymuş.
Every report underlined in red ink.
Her raporun sonunda zarar vardı.
He underlined one part.
Bir bölümün altını çizmiş.
I've underlined the transactions that I felt required your attention.
Dikkat etmeniz gereken yerlerin altını çizdim.
A practical joker underlined the killer's name on page 13.
Adamın biri eşek şakası yapmış, 13. sayfada katilin adının altını çizmiş.
A phrase was underlined :
Altı çizili şöyle bir cümle vardı.
George Rowton's bank statement - important item underlined, namely a withdrawal of £ 100.
George Rowton'un banka kayıtları - altı çizili yerde 100 sterlin çektiği görülüyor.
Some words are underlined
Bazı sözcüklerin altı çizili.
Therefore in those sales we are more likely to find that the official rise in mortgage rates The prospective rates of return on high tech investments, which led to a surge in business capital spending and significantly increased the underlined gross rate of productivity.
Bu yüzden, bu satışlarda ipotek oranlarının az da olsa dengelendiğini görebiliriz. Yüksek teknoloji yatırımlarının getirdiği yüksek karlar yatırımı artıracak ve verimliliğin büyüme hızını artıracaktır.
Read this part that Koko underlined for me.
Koko'nun altını çizdiği şu bölümü okuyuver.
The periodicals underlined humilhação of the caucasiano.
Haberlerde, kibirli beyazlar aşağılandı.
The military acted on behalf of the Emperor, but they underlined of that although the appearances, it enjoyed of little power in the land.
Ordu onun nâmına hareket etti. Ne var ki görünenin aksine, ordu bir şekilde O'nun Dünya üzerindeki gücünü kısıtladı.
Here's the application, signed by your husband : "urgent" underlined.
Başvuru burada. Kocanız tarafından "acil" diye altı imzalanmış.
Only the underlined parts.
Sadece altı çizili yerleri.
I received a copy of the book from the police in Kristiania with certain parts underlined.
Kristiania polisinden kitabın belirli yerleri altı çizilmiş şekilde bir kopyasını aldım.
Read only what is underlined with the red pencil.
Yalnızca altı çizili yerleri oku.
Now, all the ones we had before and our slogan is "We are the people," and "are" is underlined.
Daha önce hepsini denedik ve şimdi sloganımız "Biz, halkız." ve'halkız'ın altı çizili.
These new buttons have "we" underlined.
Yeni rozetlerde'Biz'in altı çizili.
I underlined the fuck scenes for ya.
Sana aşk bölümlerinin altını çizdim.
"Dear loving, giving, generous"... underlined four times... " Dad...
'Sevgili sevgi dolu, cömert', altı dört kere çizilmiş,'Baba,
I've underlined the important bits in red ink.
Önemli yerlerin altını kırmızıyla çizdim.
Look at the underlined part.
Altı çizili yere bakın.
This is underlined
Altı çizilmiş.
And they've already been underlined.
- Ve zaten altları da çizilmiş.
The guy who underlined them could have been a maniac.
Altlarını çizen adam manyak olmalı.
Just what you underlined.
Sadece senin altını çizdiğin yerleri.
- I see you've underlined a few.
Anlıyorum ki, bir çok kelimenin altını çizmişsinizdir.
However, and this part is underlined... "Once every hundred years, " at the stoke of midnight,
Ancak ve bu kısmın altı çizilmiş "her yüzyılda bir saat gece yarısını vurduğunda muska zarar görebilir hale gelir ve o an parçalanabilir".
Heather Duke underlined a lot of things in this copy of Moby Dick but I believe the word Eskimo, underlined all by itself, is the key to understanding Heather's pain.
Heather Duke bu Moby Dick romanlarından birçok şeyin altını çizmiş ama altları çizili bütün Eskimo kelimesinin Heather'ın acısını anlamamız için anahtar olacağına inanıyorum.
You wrote and underlined these passages.
Bu paragrafları siz mi yazıp altlarını çizdiniz?
Parts are underlined, making references to Biblepassages.
İncilin sayfalarını karalıyordu.
"Berlin is a liar." It's underlined.
"Berlin bir yalancıdır." Altı da çizilmiş.
At the beginning, I read the underlined passages without really understanding.
Başlangıçta, hiçbir şey anlamadan altı çizili yerleri okudum.
I borrowed a copy from a friend because I wanted to see what she underlined.
Genç bir arkadaşımdan almıştım. Altını çizdiği yerleri görmek istemiştim.
- Number one : airplay, underlined twice.
- Bir numara : Canlı yayına devam, altı çizili.
They're underlined.
Altları çizili.
I can see she's underlined the good bits.
Görebiliyorum güzel yerlerinin altını çiziyor.
When I was young... I lent her books and she underlined the good bits.
Ben gençken... Onun kitaplarından emanet almıştım ve o güzel yerlerin altını çizmişti.
Oh, there you go. "Don't forget to call Melanie Parker." Underlined three times.
Oh, işte. "Melanie Parker'ı aramayı unutma." Altı 3 defa çizilmiş.
When we opened the book to page 1 56, we discovered an underlined passage.
156 numaralı sayfayı açtığımızda, altı çizilmiş olan bir paragraf buluyoruz.
Could you please read this underlined passage to the court?
Lütfen altı çizili olan paragrafı mahkemeye okur musunuz?
Isn't that why you underlined the Hawthorne passage?
Hawthorne'un kitabının altını bu yüzden çizmediniz mi?
- We draw your attention... to underlined sections one through four.
Kahretsin. Dikkatinizi altı çizili 1. ve 4. paragraflara çekmek isteriz.
"Do you, Marge, take Homer in richness and in poorness..." "Poorness" is underlined. "... in impotence and in potence in quiet solitude or blasting across the alkali flats in a jet-powered, monkey-navigated...? "
"Marge Homer'ı zenginlikte ve fakirlikte -" "Fakirliğin" altı çizilmiştir sağlıkta ve hastalıkta ya da jet maymun tarafından kontrol edilen alkali plastiklerin patlamasında ve böyle devam ediyor
And this is further underlined in Georgiades- -
Ayrıca Georgiades davasında da vurgulanmıştır.
They even underlined a passage.
Bak bir paragrafın altını bile çizmişler.
- Underlined?
- Altını mı çizdin?
I underlined the best parts.
Önemli kısımların altını çizdim.
It was noted here, even underlined. "inconclusive."
Aslında buraya not düşülmüş, hatta altı da çizilmiş. "Kesin olmayan."
Mostly young men... who spend all their time looking for deleted Smith singles... and original, not re-released, underlined, Frank Zappa albums.
Genellikle özel Smiths singleları ve orijinal eski Frank Zappa albümleri arayan genç erkekler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]