Understands translate Turkish
3,174 parallel translation
If you want to make something that understands human behavior, it has to be at least as smart as a human.
Eğer insan davranışını anlayan bir şey yapmak istiyorsan onun en azından bir insan kadar zeki olması gerekir.
Whoever is handling this stuff understands how dangerous it is, right?
Bu işin başında her kim varsa tehlikenin boyutunu biliyordur.
Well, Caffrey understands people.
Caffrey insanları anlar.
English, so my partner understands.
İngilizce konuş ki ortağım anlasın.
He understands strength.
- O güçten anlar.
She understands that in the places where I fight cases...
Uğruna savaştığım yerleri düşününce anlayacaktır.
Look, no one understands that you and I were meant for each other.
Kimse birbirimiz için yaratıldığımızı anlamıyor.
I am everyone's friend, but no one understands me one.
Ben herkesin dostuyum, ama beni anlayan yok.
Someone who examines, thinks, understands.. .. and says that this is wrong.
Birileri araştırıp, düşününce yanlış olduğunu söylerler.
Finally someone who understands me.
Nihayet, beni anlayan biri geldi.
Apparently, she understands him.
Belli ki, o kız onu anlıyormuş.
He understands mortality!
Ölümlülüğün farkın vardı.
Thanks to you, my girlfriend loves and understands football.
Senin sayende, kız arkadaşım futbolu seviyor ve anlıyor.
Understands every word but refuses to speak it.
Her kelimeyi anlıyor ama konuşmayı reddediyor.
I've ever been with who actually understands what I do.
Çünkü neler yaptığımı anlayabilen birlikte olduğum ilk kadın.
Everyone here understands that this transition is really difficult for you.
Herkes, bu geçiş döneminin senin için çok zor olduğunu anlıyor.
Yes It seems he understands word
Ama kelimeleri anlıyor gibi.
He knows the law he writes letters, he shows you the way, he understands every issue.
Hukuk bilir, dilekçe yazar, yol yordam gösterir, her davadan anlar.
I think he understands that.
Sanırım bunu anlayabilir.
The simple answer is Jake obviously understands things which we cannot.
Buna verilecek en basit cevap, Jake'in olayları bizim gibi algılamadığı olacaktır.
Think he understands?
Anlıyor mu sence?
I'll be the one scientist who understands you.
Seni anlayan ilk ve tek Michelle bilimci olacağım.
Okay, nobody understands what I'm going through.
Neler yaşadığımı kimse anlamıyor.
I think she understands...
Bence o anlayacak...
She seems like an intelligent woman who understands that her livelihood, if not her life itself, depends on her discretion.
Geçimini sağlamayı bilen,... Akıllı bir kadına benziyor,... hemde sır vermemesi gereken bir işte çalıştığını düşünürsek.
"This bitch understands loyalty."
"Bu kancık vefa nedir bilir."
He understands that. He doesn't like it.
Bunu anlıyor ama hoşlanmıyor.
Think you're the only one who understands this fucker needs watching like a hawk?
Bu şerefsizi bir şahin gibi izleme ihtiyacı olan.. .. tek kişi olduğunu düşün.
This puppet understands everything.
Bu kukla herşeyi anlıyor.
Come on, what operative truly understands the meaning of "We will deny all knowledge"?
Yapma, hangi ajan şu cümlenin anlamını gerçekten bilir? "Hakkında hiçbir bilgimiz yok."
And if there's one thing that every politician instinctively understands, it's a good photo op.
Her politikacının önem verdiği şeylerden biri başarılı geçecek bir fotoğraf çekimidir.
See that he understands, would you?
Anlayıp anlamadığını bir kontrol eder misiniz?
Your father understands now why can't you?
Baban bunu anlıyor, sen neden anlamıyorsun?
Lucy was at Bletchley at me, she understands these things.
Lucy benimle birlikte Bletchley'deydi. O yüzden bu şeyleri anlar.
She understands much more than you might think.
Düşündüğünüzden çok daha fazlasını anlıyor.
And she certainly understands hard times.
Ve zor zamanları anlar.
I mean, she was a girl with a dream once, too, and she certainly understands hard times.
Demek istediğim o da hayalleri olan bir kızdı. Ve zor zamanları anlar.
Let's just say that, uh, he understands what it is that I'm really after.
O benim neyin peşinde olduğumu gerçekten anlıyor diyelim.
And you don't think Papa understands that?
Sence babam bunu anlamıyor mu?
Look, if there's anyone who understands what you're going through, it's me.
Bak, ne yaşadığını anlayacak biri varsa o da benim.
I just hope he understands that when a father does what's best for his son, a chief must do what's best for the village.
Umarım o bunu anlar bir baba oğlu için en iyisini, bir şef de kasabası için en iyisini yapmalı.
You're the only one who understands me.
- Beni bir tek sen anlıyorsun.
Why can't I find a girl who understands all I got to offer?
Neden benim yaptıklarımı anlayan bir kız bulamadım?
He, of all people, understands...
O, herkes anlar ki...
Life is nothing without you and there is no one who understands me.
Sensiz hayat bir hiç ve beni anlayacak kimse yok etrafımda.
Maybe someone who... Understands what you're going through.
Başından geçenleri anlayabilecek biriyle belki.
I think Mr. Porter understands the gravity of the situation.
Sanırım bay Porter durumun ehemmiyetini kavradı.
You know, someone who understands.
Beni anlayan birileri!
I am sure he understands.
Anlayacağına eminim.
He's five years old. He understands.
Beş yaşında ve olanları anlıyor.
Booth understands.
Booth anlıyor.
under 290
understand 2529
underground 88
underwear 81
understanding 63
undercover 116
underwater 36
understood 2547
underneath 75
underpants 29
understand 2529
underground 88
underwear 81
understanding 63
undercover 116
underwater 36
understood 2547
underneath 75
underpants 29
underwood 165
under the bridge 22
under the radar 23
under the bed 63
under the sea 16
understand me 81
understandable 121
understand this 55
under the table 51
understand what i'm saying 17
under the bridge 22
under the radar 23
under the bed 63
under the sea 16
understand me 81
understandable 121
understand this 55
under the table 51
understand what i'm saying 17