Whatever you're going through translate Turkish
66 parallel translation
I'm sorry for whatever personal turmoil you're going through, son.
Nasıl bir bunalım geçiriyorsun bilmiyorum ama.
Whatever you're going through, Morph, I've been there.
Başından neler geçtiyse Morph, onları ben de yaşadım.
Look, I don't claim to know what you're going through but whatever it is, it's not worth dying for.
Bak, neler yaşadığını bildiğimi iddia etmiyorum ama her ne yaşıyorsan yaşa, ölmeye değmez.
Being with them will make whatever you're going through feel like nothing.
Onlarla birlikte olmanın vereceği ızdırap diğer dertlerini bir hiç gibi hissettirecek sana.
Whatever phase you're going through, embrace it.Because at least it's interesting.
Önceden sıkıcıydm. Ne tür bir evreden geçiyorsan, onanla barış.
Trust me, whatever you're going through is not half as bad as what I'm facing.
İnan bana dostum. Derdin ne olursa olsun.. .. benimkinin yarısı kadar bile olamaz.
Being with them will make whatever you're going through feel like nothing.
Birsüre onlarla beraber olursan kendini sanki hiçbirşey olmamış gibi hissedeceksin
Ok, look, Miles, whatever you're going through, whatever is - - whatever's happening to you right now, we're gonna get through this... together.
Tamam, Sen geçiyor ne olursa olsun bakmak, Miles, ne olursa olsun - şu anda ne oluyor ne olursa olsun, biz bu üstesinden yapacaksın... Birlikte.
Whatever you're going through, I hope you don't blame me.
Neler yaşıyorsun bilmiyorum, ama umarım beni suçlamıyorsundur.
Which means... whatever it is fell through or you know I'm not going to like it so you're proceding without me.
Yani demek oluyor ki... her ne ise benim sevmeyeceğim birşey ve bensiz sürdürüyorsun.
I'm sorry, but whatever it is you're going through, you'll have to figure it out alone.
Üzgünüm ama yaşadığın her neyse, kendin çözmek zorundasın.
Listen, Nathan, whatever you're going through, I'm sorry about your dad.
Dinle Nathan ne olacaksa olsun bil ki baban için üzgünüm.
Look, whatever it is, whatever you're going through, it'll pass.
Bak, yaşadığın her neyse yakında atlatacaksın.
Just... whatever you're going through, I have the feeling I've been there too.
Sen ne sıkıntı çekiyorsan, ben de aynı sıkıntıları çekiyorum.
- I don't know! Whatever you're going through, killing yourself is not the answer!
Neler yaşadığını bilmiyorum ama kendini öldürmek çözüm değil Dex!
Whatever you're going through, just... let it happen.
Başından neler geçiyorsa, sadece... olmasına izin ver.
And then, when you're through with that, you're going to go to school, where you're going to apply your natural inquisitiveness to whatever is happening in that classroom.
Ve bu bittikten sonra okula gideceksin. Sınıfında olan bitene ilgini vereceğin yere.
Whatever you need, because I know what you're going through.
Bir ihtiyacın varsa söyle, neler yaşadığını biliyorum.
Whatever you're going through, we can help.
Başından her ne geçiyorsa sana yardım edebiliriz.
we just want to say how sorry we are for what you're going through but we're here to do whatever we can to try and get michael home.
Yaşadığınız şey için üzgünüz ama Michael'ı sağ salim bulmak için elimizden geleni yapacağız.
Whatever you're going through, I want to be there for you.
Ne yaşıyorsan seninle beraber olmak istiyorum.
If you're going all the way to Chicago, through Birmingham, whatever...
Chicago kadar gideceksen, Birmingham üzerinde, her neyse...
What I should have said was i feel terrible you're going through this, but I'm here for you, whatever you need.
Söylemek istediğim, böyle bir şey yaşadığın için ne kadar kötü hissettiğim ama yanındayım, ne zaman ihtiyacın olursa.
Whatever you're going through, this identity crisis, you can survive.
Bir kimlik bunalımı yaşıyorsun. Bunu atlatabilirsin.
Oh, man, you're going to break his... Whatever it is that pumps that black sludge through his veins.
Off, şimdi paramparça olacaktır damarlarına o çamuru her ne pompalıyorsa.
Nate, whatever you're going through, this isn't gonna fix it.
Nate, üzerine gittiğin her ne ise bu, olanları düzeltmeyecek.
I understand what you're going through, whatever the circumstances.
Koşullar ne olursa olsun neler yaşadığınızı anlıyorum.
I know you're going through a really scary time right now, but I feel like I don't know how to be around you anymore, and I know you're not really spiritual or whatever, but I feel like you're closing yourself to a world
Bunların ödünün ağzına geldiği bir vakitler olduğunu biliyorum, ama artık yanında nasıl olacağımı bilmiyor gibiyim. Ve dinle ilginin falan olmadığını da biliyorum ama bana seni şaşırtabilecek bir tecrübe dünyasına kapılarını kapatıyormuşsun gibi geliyor.
Whatever it is, whatever you're going through, I can't help you if you won't let me in.
Ne olursa olsun ne yapıyor olursan ol eğer izin vermezsen, sana yardım edemem.
Allison... whatever you're going through, it's affecting our chances of convicting Amenabar.
Allison ne yapmaya çalışıyorsan bu Amenabar'ı mahkum etme şansımızı azaltıyor.
So you're going to have to work through whatever hurt feelings you have and provide us with some information.
Ne kadar incinmiş duygun varsa hepsini bir kenara koyup bize bilgi vermeye çalışacaksın.
So... You need someone to talk to about whatever it is you're going through.
O yüzden bunları atlatmanı sağlayacak biriyle konuşman gerek.
Figure out a way to deal with whatever the hell it is you're going through before you mess your shit up for good.
Yaşadığın şu her ne ise bir an önce halletsen iyi olur yoksa bütün hayatını mahvedeceksin.
Why are you shutting me out of whatever it is that you're going through?
Beni niye dışlıyorsun, sıkıntı her neyse niye bana söylemiyorsun ki?
No. But after a while, you start to realize that whatever you're going through, it's 100 times worse for that person on the gurney.
Ama bir süre sonra sen her ne yaşıyorsan sedyedeki kişinin 100 katını çektiğinin farkına varmaya başlıyorsun.
Whatever this is, whatever you're going through, if you need a friend, just someone to talk to, I'm here, okay?
Bu her neyse ya da hangi aşamalardan geçiyorsan eğer konuşmak istediğin bir arkadaşa ihtiyaç duyarsan ben her zaman buradayım tamam mı?
Look, lavon, I know you're going through a rough time, so Wade and I will do whatever we can to help.
Bak Lavon, zor bir dönem geçirdiğini biliyorum, Wade ve ben yardım etmek için elimizden geleni yapacağız.
And whatever it is you're going through, we can go through it together.
Ve bu yaşadığın şey ne olursa olsun, birlikte atlatabiliriz.
Whatever you're going through, it's not too late.
Her ne yaşıyorsan, henüz çok geç değil.
I want you to know right here and now that whatever it is... that... that you're going through, I'm gonna be there for you.
Şu an, burada bilmeni isterim ki sorunun her ne ise senin yanında olacağım.
Whatever you're going through, guess what?
Hey! Ne yaşıyorsan ; unutma, ben de geçtim o yollardan.
So whatever this is, whatever you're going through, we're gonna get through it together, okay?
Yani ne oluyorsa, başına neler geliyorsa üstesinden birlikte geliriz tamam mı?
Look, Michael, whatever you're going through, there's a way out.
- Neden silahın var? Michael, nasıl bir işin içindeysen çıkışı vardır elbet.
Whatever you're going through, I'm going through.
Senin başına ne geliyorsa, ben de aynısını yaşıyorum.
If this case has taught us anything, it's that you can live, despite whatever pain you're going through.
Bu davanın bize öğrettiği bir şey varsa ne acı çekersen çek, yaşayabileceğindir.
A pretty girl tries to comfort you in your time of stress and whatever the hell else you're going through, and you gonna take it there with me?
Güzel bir kız stres anında sizi rahatlatmaya çalışır Ve cehenneme ne yaparsan yap, Ve sen de orada yanıma alacak mısın?
Oh, Frances, I'm sure that you and Robert are gonna be able to work out whatever little bump in the road you're going through.
Frances, Robert'la sorununuz her neyse... bunun üstesinden geleceğinize eminim.
Whatever you're going through... we're going through together.
İçinde ne yaşıyorsan unutma ki birlikte bunu yaşıyoruz.
Whatever you're going through we're going through together.
- Her ne yaşıyorsan, unutma ki bunu birlikte yaşıyoruz.
- Whatever you're going through, we're going through together.
- Seni seviyorum. - Ne yaşıyorsan yaşa bu yolda birlikteyiz.
Whatever you're going through, we're going through together.
Başından neler geçiyorsa birlikte karşılayacağız.
whatever you're doing 92
whatever you're selling 24
whatever you're having 17
whatever you're thinking 33
whatever you're gonna do 20
whatever you're planning 19
whatever you're thinking of doing 16
whatever 7954
whatevs 49
whatever you say 750
whatever you're selling 24
whatever you're having 17
whatever you're thinking 33
whatever you're gonna do 20
whatever you're planning 19
whatever you're thinking of doing 16
whatever 7954
whatevs 49
whatever you say 750
whatever works for you 17
whatever helps you sleep at night 20
whatever you need 442
whatever you think is best 17
whatever works 54
whatever you want 745
whatever it takes 474
whatever do you mean 52
whatever happens 538
whatever that means 174
whatever helps you sleep at night 20
whatever you need 442
whatever you think is best 17
whatever works 54
whatever you want 745
whatever it takes 474
whatever do you mean 52
whatever happens 538
whatever that means 174